"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1504 E., 2023/1820 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/198 E., 2022/411 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesi ile; davalının davacıya hem fiziksel hem psikolojik şiddet uyguladığını, davalının alkol problemi bulunduğunu, ortak çocukların kendisinden olmadığını beyan ederek çocuklarının önünde davacıyı küçük düşürdüğünü, emekli maaşı ve kira geliri olduğu halde uzun süredir maddî anlamda eve katkı sağlamadığını, kalp krizi geçiren ve ameliyat olan davacıya manevî anlamda da destek olmadığını belirterek, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince
boşanmalarına, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata ve 1.500,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesi ile; davalının alkol problemi olmadığını, işyeri ile sıkıntı yaşadığı bu nedenle doktor raporu alması gerektiği için muayene olduğunu, davacı tarafa hiç bir zaman fiziksel ve psikolojik şiddet uygulamadığını, evin her türlü ihtiyacının müvekkili tarafından karşılandığını, kira gelirinin davalının kardeşine ait olduğunu, davalının eşinin rahatsızlığında davacıya destek olduğunu, hatta özel hastanede ameliyat ettirdiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin 03.12.2020 tarihli, 2019/228 Esas, 2020/647 Karar sayılı kararı ile, davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, davacı için aylık 750,00 TL tedbir - yoksulluk nafakası, 9.500,00 TL manevî tazminat takdirine, davacının maddî tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, Mahkemece verilen hükme karşı taraflarca istinaf yoluna başvurulmuş olup, Bölge Adliye Mahkemesinin 04.03.2022 tarihli kararı ile davacı kadının maddî tazminat talebi 4721 sayılı Kanun'un 174 ncı maddesinin birinci fıkrası kapsamında bulunduğu halde mahkemece bu talep hakkında olumlu/olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, bu talebin (re'sen) tefrik kararı verilip, esasa ilişkin karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi doğru olmadığı gerekçesi ile hükmün kesinleşen boşanma kararı dışındaki kısımlarının kaldırılmasına, tarafların sair istinaf başvurularının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve eksikliklerin tamamlanması için, dava dosyanın mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;davalının kadını yatağa fırlatmak suretiyle fiziksel şiddet uyguladığı, evin geçimine katkı sağlamayarak ekonomik şiddet uyguladığı, çocukların kendinden olmadığını söyleyerek duygusal şiddet uyguladığı bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabit olduğu, bu nedenle davalının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile boşanma konusunda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davacı için aylık 750,00 TL tedbir - yoksulluk nafakası, 25.500,00 TL maddî, 19.500,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili; tazminat ve nafaka miktarları yönünden istinaf etmiştir.
2.Davalı erkek vekili; kusur belirlemesi, maddî-manevî tazminat ve nafakalar yönünden istinaf etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, evlilik süresi, davalı erkeğin boşanmaya yol açan olaylarda tam kusurlu bulunması, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın lehine takdir edilen maddî ve manevî tazminatlar ve takdir edilen yoksulluk nafakasının az olduğu gerekçesi ile davacı kadının bu yöne ilişkin istinaf isteminin kabulü ile, İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükmünün kaldırılmasına,aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakasının, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davalı erkeğin, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili; davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakaların usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
İstinaf edilmeyerek kesinleşen yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğinden uyuşmazlık, kusur belirlemesi, kadın yararına nafaka ile tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, vekâlet ücretinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.