Logo

2. Hukuk Dairesi2024/1210 E. 2024/8090 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının kabulü ve fer'ileri ile ziynet eşyası alacağı talebinin reddine ilişkin istinaf başvurusunun temyiz incelemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları ve yargılama giderleri gibi hususlar değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/961 E., 2023/1746 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/752 E., 2021/102 K.

Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet eşyası alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine, ziynet eşyası alacağı davasının reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde erkek eşin ağır kusurlu olduğu iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata, kadına ait olan 13 büyük altın, 1 Cumhuriyet altını, 57 çeyrek altın, 29 yarım altın, 4 burma altın, 14 ayar bileklik, 14 ayar kolye niteliğindeki ziynet eşyalarının bedelinin ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı kadın vekilinin 18.06.2020 tarihli duruşmada ziynet eşyası bakımından dava değerini bildirmesi için verilen kesin sürede sunduğu 02.07.2020 tarihli dilekçesinde;dava konusu ziynet eşyalarını 13 tam altın; 34.060,00 TL, 1 Cumhuriyet altını 2.670,00 TL, 57 çeyrek altın 37.335,00 TL, 29 yarım altın 37.990,00 TL, 105 gram 4 burma altın bilezik; 39.900 TL, 25 gram 14 ayar altın bileklik 10.00 TL, 2 adet 40 gram 14 ayar altın kolye 16.000,00 TL ayrıca mehir olarak verilen 100 gr altının ise 38.000,00 TL toplam 215.955,00 TL'nin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Dava dilekçesi davalı erkeğe dava dilekçesi ve ekleri usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı erkek davaya yasal süresi içinde cevap vermemiş, yargılama aşamasında boşanmak istemediğini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı erkek eşin fazlaca alkol aldığı, davacı kadına küfür ettiği, evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde erkek eşin tam kusurlu olduğu, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararına olacağı ve velâyet kendisine verilmeyen eşin çocukların bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlü olduğu, davacı kadının ziynet eşyası bedeline ilişkin davasında dinlenilen tanığın düğünde takılan ziynetlerin kime teslim edildiğini görmediğini beyan ettiği, başkaca delillerle davasını ispatlayamadığı, mehir alacağı talebi yönünden ise usulüne uygun açılmış bir davası bulunmadığı gerekçesi ile; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuk ...'nın velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk yararına aylık 250,00 TL tedbir 400,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir 600,00 TL yoksulluk nafakası ile kadın yararına 8.000,00 TL maddî, 8.000,00 TL manevî tazminata, davacı kadının, ziynet eşyası bedeline ilişkin açmış olduğu davasının ispat edilemediğinden reddine, mehire ilişkin davası yönünden ise usulüne uygun harcı yatırılarak açılmış davası bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespiti, iştirak ve yoksulluk nafakaları ile maddî ve manevî tazminatın miktarına, reddedilen ziynet eşyası yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle;davanın kabulüne, kusur tespitine, velâyete, kişisel ilişkiye, tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakaları ile maddî ve manevî tazminatlara, boşanma davasında davalıya yüklenen harç, yargılama gideri ve avukatlık ücretine, davacının reddedilen ziynet eşyasına ilişkin davası yönünden vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri ile tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, tarafların yaşları, evliliğin süresi, beklenen menfaatlerin kapsamı, tazminata esas olan fiilin ağırlığı, günün ekonomik koşulları, kadının ve ortak çocukların zorunlu ihtiyaçları ve hakkaniyet kuralları birlikte değerlendirildiğinde kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasının ve çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakalarının az olduğu ve istinafa konu sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu, davacı kadın, düğünde takılan ziynet eşyalarının düğünün hemen ertesinde davalının ailesi tarafından alındığını, bir daha iade edilmediğini, davacının bu ziynetlerin kendisinden habersiz olarak bozdurulduğunu öğrendiğini belirterek ziynet eşyalarına ilişkin olarak alacak talebinde bulunduğu, davacı tanıklarının ziynet eşyalarına ilişkin beyanlarının duyuma dayalı olduğu, kadına düğünde takılan ziynet eşyalarının erkek eşin ve ailesi tarafından alındığının ispatlanamadığını, dava dilekçesinde talep etmeyip duruşmada ziynet eşyası bakımından dava değerini bildirmesi için verilen kesin sürede sunduğu dilekçede ileri sürdüğü 100 gram mehir altınına ilişkin talep iddianın genişletilmesi niteliğinde ileri sürüldüğünden bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin doğru olduğu, davacının dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayandığı dava dilekçesinde belirtilen ve düğünde davacıya takıldığı iddia edilen altınlara ilişkin olarak ispatlanmayan hususlar yönünden davacıya yemin teklif etme hakkı bulunduğunun hatırlatılması, yemin teklif edildiği takdirde ise usulünce yemine ilişkin yargılama işlemlerinin yerine getirilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesi ile; istinaf edilmeyerek kesinleşen yönlerden karar verilmesine yer olmadığına, kadının istinaf başvurusunun tazminatlar ile yoksulluk ve iştirak nafakasının miktarı yönlerinden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle ortak çocuk yararına aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.200,00 TL yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata, davacı kadının reddedilen ziynet alacağına, davalı erkek eşin ise ziynet alacağı davasında lehine nispi değil maktu avukatlık ücretine hükmedilmesine ilişkin istinafın şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ziynet alacağına yönelik davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine ve taraf vekillerinin sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir,

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; iştirak ve yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek ve kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kabul edilen dava ve fer'îleri yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının kabulü ve fer'îleri noktasında toplanmışlardır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu, 175 inci, 174 üncü ve 182 nci, 323 üncü, 330 uncu, 336 ncı maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının Müjde'ye yükletilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Selahattin'e yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.