"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1802 E., 2023/1938 K.
KARAR : İstinaf başvurusu hakkında karar verilmesine yer olmadığına
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bartın Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/195 E., 2022/702 K.
Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, ziynet alacağı davasının ise kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince Bartın Aile Mahkemesi'nin 2021/195 Esas, 2022/702 Karar sayılı ilamının, boşanma, nafaka ve ziynet alacağı yönünden kesinleştiğinden feragat nedeniyle bu konularda bir karar verilmesine yer olmadığına, İlk Derece Mahkemesinin kusur tespiti ile davacı kadının tazminat taleplerinin reddine ilişkin kararına yönelik istinaf başvurusu ise konusuz kaldığından, bu konularda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 1997 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocukları olduğunu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğunu iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir nafakası, 2.000,00 TL yoksulluk nafakası, 65.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminat ile ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğunu, erkeğin de boşanmak istediğini iddia ederek tarafların boşanmalarına, erkek yararına 100.000,00 TL maddî tazminat, 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tüm dosya kapsamından boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, kadın yararına karar tarihine kadar aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, karar tarihi itibariyle aylık 1.250,00 TL tedbir nafakası, karar kesinleştikten sonra aylık 1.250,00 TL yoksulluk nafakası, yasal şartları oluşmadığından tarafların tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, ziynet alacağı davasının ise kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının az olduğu belirtilerek; kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı kadın vekili tarafından dosya istinaf incelemesindeyken sunulan 14.12.2023 tarihli dilekçeyle boşanma davasından feragat ettiklerini bildirdikleri, İlk Derece Mahkemesince; boşanma, nafaka, ziynet alacağı konularında verilen hükümlerin istinaf edilmeyerek kesinleştiği, davacı kadın vekilinin feragat beyanının bu yönlerden hukuken geçerli sonuç doğurmayacağı, bu sebeple, bu konulardaki feragat beyanı kapsamında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği, davacı kadının istinaf konusu ettiği; kusur tespiti, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi kararı yönünden ise davacı kadın vekilinin feragat beyanının değerlendirilmesi gerektiği, İlk Derece Mahkemesince maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verildiği dikkate alındığında, bu konudaki istinaf başvurusunun da konusuz kaldığı belirtilerek; Bartın Aile Mahkemesi'nin 2021/195 Esas, 2022/702 Karar sayılı ilamı, boşanma, nafaka ve ziynet alacağı yönünden kesinleştiğinden feragat nedeniyle bu konularda bir karar verilmesine yer olmadığına, İlk Derece Mahkemesinin davacı kadının maddî ve manevî tazminat talebinin reddine ilişkin kararına yönelik istinaf başvurusu konusuz kaldığından, bu konularda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının hatalı olduğu, erkeğin geçirdiği rahatsızlık nedeniyle kadının yanında olduğu, tarafların evliliklerine bir şans daha vermeye karar verdikleri, erkeğin kadının kusurlu davranışlarını bu hali ile affettiği, feragat beyanı da dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek; hükmün tamamı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; kadın tarafından açılan evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma istemine ilişkin olup uyuşmazlık, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığı, kadın vekilinin feragat beyanı uyarınca davanın reddine karar verilmesi şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 307 inci ve devamı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.