Logo

2. Hukuk Dairesi2024/1322 E. 2024/8301 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan karşılıklı boşanma davalarında, evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, kusurun kimde olduğu, boşanmaya bağlı olarak yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat taleplerinin olup olmadığı ve miktarları uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin sadakatsizlik, fiziksel ve psikolojik şiddet eylemlerinin evlilik birliğini temelden sarstığı, bu durumda erkeğin ağır kusurlu olduğu ve kadının taleplerinin kısmen kabulüyle belirlenen nafaka ve tazminat miktarlarının uygun olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1144 E., 2023/2045 K.

KARAR : Kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2023/100 E., 2023/287 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüne, tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun sair istinaf sebepleri incelenmeksizin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin, birinci fıkrasının (a) bendinin (4) üncü alt bendi uyarınca re'sen kaldırılmasına ve mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince kaldırma kararı sonrasında yeniden yapılan yargılamada, İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüne, tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle;erkeğin süregelen şekilde uyguladığı psikolojik ve fiziksel şiddet, hakaret, birlik görevlerini ihmal etmek, evin ihtiyaçlarını karşılamamak, başka kadınlarla görüşmek, davacının annesine ağır küfürler etmek, davacının annesiyle görüşmesine engel olmak, normal dışı cinsel isteklerde bulunmak ve davacıyı evden kovması sebepleri ile ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının hakaretleri, tehditleri, ailenin mahrem konularını başka ortamlarda anlatması sebepleriyle kusurlu olduğunu, kadının normal olmayan cinsel taleplerde bulunduğunu, ailesine hakaret ettiğini, kayınbabasının üzerine yürüdüğünü, asılsız şikayetlerde bulunarak ve şiddet uyguladığını belirterek asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkek yararına 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesi'nin 06.07.2021 tarihli kararı ile erkeğin, kadına karşı fiziksel şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, başka kadınlarla cinsel içerikli görüşmeler yaptığı ve sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği; kadının ise erkeğe ve eşinin ailesine hakaret ettiği, tehditlerde bulunduğu ve kayınbabasını iteklemeye çalıştığı gerekçesiyle erkeğin ağır kusurlu olduğu belirlenerek her iki tarafın açtığı boşanma davasının kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunu’nun 166. maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi'nin kararına karşı her iki taraf da istinaf başvurusunda bulunmuş olup davacı-davalı kadın: erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminat miktarları, davalı-davacı erkek: kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar yönünden istinaf etmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi tarafından karşı davaya ilişkin peşin karar harcı alınmadığından bahisle mahkeme kararı kaldırılmıştır.

2. .İlk Derece Mahkemesi'nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına fiziksel şiddet, hakaret ettiği ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, kadının ise eşine hakaret ettiği, eşinin ailesine hakaret ve tehdit ettiği ve kayınbabasını iteklemeye çalıştığı gerekçesiyle her iki tarafın da boşanma taleplerinin kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunu’nun 166. maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı-davalı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur, erkeğin davasının kabulü ve kadın lehine verilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî/manevî tazminat miktarları yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-davacı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur, asıl davanın kabulü, davacı/karşı davalı kadın lehine verilen yoksulluk nafakası ve maddî/manevî tazminat hükümlerinin haksız olduğu yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kusur gerekçelerini düzelterek, "kayınbabayı iteklemek" ve "eşinin ailesine hakaret ve tehdit etmek" kusurlarını kadının kusurlarından çıkarmış, erkeğe mahkemece belirlenen kusurlar yanında kadını isteği dışında cinsel beraberliğe zorlamak, evin doğalgaz ve internetini kapatarak birlik görevlerini yerine getirmemek ve gece uyandırmak, özellikle gürültü yapmak vs eylemleri ile kadın lehine cinsel şiddet ve psikolojik şiddet eylemlerini erkeğe kusur olarak eklemiştir. Buna göre erkeğin evlilik birliğini sona erdiren olaylarda ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın lehine 2.000,00 TL yoksulluk nafakası, 80.000,00 TL maddî ve 60.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiş, diğer istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar yönünden yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası,169 uncu, 174 üncü,

175 inci, 176 ncı, maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50, 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle erkeğe yüklenen sadakatsizlik vakıasının güven sarsıcı davranış boyutunda kaldığının anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.