Logo

2. Hukuk Dairesi2024/1448 E. 2024/2281 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Velayet hakkına sahip annenin, boşanmadan sonra çocuğun soyadının kendi bekarlık soyadıyla değiştirilmesi talebinin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanma sonrası velayet hakkına sahip annenin, çocuğun üstün yararı olması halinde çocuğa kendi bekarlık soyadının verilmesini isteyebileceği, idrak çağındaki çocuğun anne soyadını kullanma konusundaki görüşünün alınmasının ve çocuğun üstün yararının gözetilerek, yerel mahkemenin çocuğun soyadının annenin bekarlık soyadıyla değiştirilmesine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/827 E., 2023/1116 K.

DAVALILAR : 1-... vekili Avukat ... 2-Nüfus Müdürlüğü Adliye Temsilciliği

KÜÇÜK : ...

DAVA TARİHİ : ...

KARAR : Davanın kabulü

Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verildiğini, çocuğun bütün resmi ve diğer işlemleri ile müvekkilinin ilgilendiğini, müvekkili ile çocuğun soyadı farklılığının sorun yarattığını, çocuğun da bu durumu sorguladığını belirterek çocuk ...’ın soyadının "..." olarak düzeltilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile müşterek çocuğun, davacı anne ile soyadının farklı oluşunu sorun ettiği, çocuğun ruhsal gelişimi yönünden çocuğun soyadının, davacı annenin soyadı ile değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olabileceği, velâyet hakkı kapsamında, davacı annenin çocuğun soyadını belirleme hakkının da yer aldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, çocuğun soyadının ... olarak değiştirilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; davanın reddinin gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile boşanma ile velâyeti anneye verilen ortak çocuk ...’ın 12.04.2010 doğumlu olduğu, taraflar arasında görülen boşanma kararının 09.07.2014 tarihinde kesinleştiği, velâyet hakkına sahip davacı annenin, çocuğun soyadı farklılığından kaynaklı sıkıntılar yaşadığını ileri sürerek eldeki davayı 11.05.2018 tarihinde açtığı, dosya kapsamı itibariyle davacı tarafından çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesine dair haklı sebepler ve çocuğun üstün yararı olduğunu ispatlayacak yeterli deliller mevcut olmadığı gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının davasının reddine karar verilmiştir

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı anne vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemiz 03.05.2023 tarihli ilamı ile boşanma sonrası velâyet hakkına sahip davacı annenin çocuğun üstün yararı varsa çocuğa kendi bekarlık soyadının verilmesini isteyebileceğini, idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınmasının ve görüşlerine gereken önemin verilmesinin gerektiğini, somut olayda idrak çağında bulunan ortak çocuğun anne soyadını kullanma konusundaki görüşü alınarak ve toplanan diğer delillerle birlikte değerlendirilerek, anne soyadını kullanmaya izin konusunda bir karar verilmesi gerektiğini belirterek hükmün bozulmasına karar vermiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; idrak çağında olan ...'nın duruşmada dinlendiğini, onun da annesinin soyadını kullanmak istediğini, annesiyle birlikte yaşadığını ve okulda, annesiyle soyadının farklı olmasından dolayı problem yaşadığını, babasıyla görüşmediğini söylediğini, çocuğun soyadının annenin soyadıyla değiştirilmesinde çocuğun üstün yararının bulunduğunu belirterek davanın kabulüne ve ...'ın soyadının annesinin soyadı olan "..." olarak değiştirilmesine, karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı baba vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı baba vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu, davanın açıldığı tarihte müşterek çocuğun 8 yaşında olduğunu, idrak çağında olmadığını, her davanın açıldığı günün koşullarına göre değerlendirilmesi gerektiğini, çocuğun beyanlarının annenin yönlendirmesi sonucu olduğunu, sadece müşterek çocuğun beyanının da üstün yarar kapsamında değerlendirilemeyeceğini, davanın davacı annenin kişisel hırslarından kaynaklandığını ileri sürerek davanın kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, velâyet hakkına dayalı olarak çocuğun soyadının annenin bekarlık soyadı ile değiştirilmesi istemine ilişkin olup uyuşmazlık davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ncı, 321 inci maddesi. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 10 uncu, 20 nci maddesi, 41 inci maddesi ile 90 ıncı maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi, 11 Nolu Protokol ile Değişik İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmeye Ek 7 Nolu Protokol 5 inci maddesi, Anayasa Mahkemesi'nin 8.12.2011 tarihli ve 2010/119 esas, 2011/165 karar sayılı iptal kararı. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 3 üncü ve 12 nci maddeleri, Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu, anlaşılmakla; davalı baba vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı baba vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...