Logo

2. Hukuk Dairesi2024/1487 E. 2025/405 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı kadının mal rejiminin tasfiyesi davasında yaptığı temyiz başvurusunun, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gerekçesiyle reddedilmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davacı kadının temyiz başvurusunda, alacağın tamamının değil sadece dava edilen kısmının dikkate alınarak temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gerekçesiyle temyiz dilekçesini reddetmesi hatalı olup, alacağın tamamı dikkate alındığında temyiz kesinlik sınırının aşıldığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi'nin ek kararı bozulmuş ve işin esasına yönelik yapılan temyiz incelemesinde ise ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2064 E., 2023/1568 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Trabzon 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/315 E., 2023/134 K.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen 26.12.2023 tarihli ek karar davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 26.12.2023 tarihli ek kararına yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;

Temyiz istemi, temyiz konusu miktar veya değerin kesinlik sınırının altında olduğu gerekçesiyle davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinin reddine yönelik Bölge Adliye Mahkemesinin 26.12.2023 tarihli ek kararına ilişkindir.

Miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgili olup temyiz kesinlik sınırı belirlenirken dava konusu edilen alacağın değeri dikkate alınır. Alacağın bir kısmının dava edilmesi halinde kesinlik sınırı dava edilen miktara göre değil, alacağın tamamına göre belirlenir. Dosya içeriğine göre, somut olayda, davacı kadının dava dilekçesinde ''... tasfiye konusu taşınmazın güncel değeri üzerinden yeniden hesaplama yapılarak müvekkilin 2/3'lik katkı payı alacağından davalının yapmış olduğu ödemenin mahsubu işe şimdilik 1.000,00 TL belirsiz alacağın tahsilini, mümkün olmaması halinde de fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL (belirsiz alacak) munzam zararın tahsilini ...'' talep ettiği, davacı kadın vekilinin 25.01.2023 tarihli 6100 sayılı Kanun'un 107 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca sunduğu dilekçesiyle de talep miktarı toplam 600.040,05 TL'ye yükselttiği, Mahkemece davanın reddine karar verildiği, davacının reddedilen alacak miktarı olan 600.040,05 TL'in karar tarihi itibariyle temyiz sınırı olan 238.730,00 TL'nin üstünde olduğu anlaşılmakla, davacı kadın yönünden kararın kesinlik sınırının altında kaldığından söz edilemeyeceğinden kararın kesin olduğu gerekçesiyle temyiz dilekçesinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesince verilen 26.12.2023 tarihli ek kararın 6100 sayılı Kanun'un 362 nci maddesine aykırı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda temyiz dilekçesinin kesinlik sebebiyle reddine ilişkin ek kararın hatalı olduğu anlaşılmakla; 26.12.2023 tarihli ek kararın ortadan kaldırılması gerekmiştir.

2. Davacı kadın vekilinin işin esasına yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince;

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Bölge Adliye Mahkemesince verilen 26.12.2023 tarihli ek kararın ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,16.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.