"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/44 E., 2023/2096 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/358 E., 2022/755 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekilince asıl davanın kabulü ve fer'îleri yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekilince asıl davanın kabulü ve fer'îleri yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile 26 yıllık evli olduklarını, ortak 2 çocuklarının bulunduğunu, davalının aile içerisinde sorumluluklarını yerine getirmediğini, aile birlikteliğine saygı ve sevgi göstermediğini, davalının özgür bir hayat sürmek istediğini, bu tutum ve davranışları sebebiyle aile birliğinin çekilmez hale getirdiğini, davalı ile aralarında ortak karar veremediklerini, birbirlerine zrar vermeye başladıklarını, tartıştıklarını, davalı eşinin kendisini sürekli küçük düşürdüğünü, kendisini ve ailesini beğenmediğini, psikolojik ve fiziksel şiddet yaşandığını, darp raporlarının bulunduğunu, davalının şiddet ve onur kırıcı davranışlarını müşterek çocuklar üzerinde de uyguladığını, eşinin kendisine karşı sorumluklarını yerine getirmediğini, kendisini ölümle tehdit ettiğini, özellikle maddi anlamda kendisine destek olmadığını, evlilik birliği içerisinde bir ev satın aldıklarını, ancak kendilerinin çocuklarının evinde kaldığını ve kredi ile satın aldıkları evi kiraya verdiklerini, kira gelirini davalı eşinin aldığını, kendisine vermediğini, evin alındığı dönemde kendisinin de çalıştığını, eşinin 6.700,00 TL maaş aldığını, kira bedeli olarak da 900,00 TL aldığını, dava tarihinden başlamak üzere 3.900,00 TL tedbir nafakası talep ettiğini, 100.000,00 TL maddî ve manevî tazminat talep ettiğini ve boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacının iddialarının tümüyle asılsız olduğunu, davalı müvekkilinin ailesine ve eşine her zaman ilgili olduğu, aslında davacının iyi bir anne ve eş olmadığı, davacının eşine karşı sürekli kendisini sevmediğini, kendisinden ayrılmak istediğini, davalı müvekkilinin kendisini aldattığını isnat ettiğini, davacı kadının eşine karşı cinsel sorumluluklarını yerine getirmediğini, ortak çocukları dünyaya geldikten sonra 2001-2002 yılından dava açıldığı tarihe kadar böyle devam ettiğini, davacı kadının eşine kendisinden tiksindiği, midesinin bulandığını söylediğini, aralarında tamamen cinsel bir kopukluk olduğu, az da olsa cinsel birliktelik yaşadıkların anlar da davalı müvekkilini yetersiz hissettirmeye yönelik söylemlerde bulunduğunu, davacı kadının davalı müvekkilinin üzerine kayıtlı olan telefon hattının kendi adına olarak değiştirilmesini talep etmiş, bu konuda çok ısrarcı davrandığını, bu olaydan sonra da davacının sürekli yalnız kalarak telefonda gizlice konuşmalar gerçekleştirdiğini, davacı kadının yaşanan tartışmalardan sonra evi terk etmeyi alışkanlık haline getirdiğini, eve dön çağrılarının da olumsuz olduğunu, davacının evlilik birliğini önemsemeden evi terk edip istediği zaman da eve geri döndüğünü, tüm bu nedenlerle asıl davanını reddine karar verilerek karşı davasının kabulü ile davacı kadından 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminat talep ettiğini vekâlet ücreti ve yargılama giderlerini davacı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; “asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukları reşit olduğundan velayet, kişisel ilişki ve nafaka hususunda karar verilmesine yer olmadığına, kadın yararına aylık 2.500,00 TL yoksulluk nafakası ve 40.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, karşı davanın feragat nedeniyle reddine" karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespiti, asıl davanın kabulü, nafaka ve tazminat takdiri yönünden yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ileri sürülen istinaf nedenlerine, kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde usul ve kanuna aykırılık görülmemesine göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur tespiti, asıl davanın kabulü, nafaka ve tazminat takdiri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kusur belirlemesi, davanın kabulü, nafaka ve tazminatlar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
Taraflar arasında görülen karşılıklı boşanma davasında kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, erkeğin davasının reddine karar verildiği, davalı-davacı erkeğin kararı tüm yönleriyle önce istinaf akabinde temyize getirdiği, bu itibarla boşanma kararının henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır. Taraflarca 29.01.2024 tarihli dilekçeleri ile anlaşmalı boşanma protokolü yapıldığı, tarafların anlaşmalı protokol doğrultusunda boşanma iradelerinin oluştuğu görülmüş olup kimlik tespitleri yapılarak boşanma protokolü gereğince tarafların beyanları alınarak işlem yapılması bu nedenle Mahkemece taraflarca sunulan protokolün değerlendirilerek bir karar verilmesi gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
VI.KARAR
Açıklanan sebeple;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.