"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/309 E., 2022/604 K.
DAVALILAR : 1-Türkiye Halk Bankası A.Ş. vekili Avukat ... 2-Abdurrahman Temiz vekili Avukat ...
DAVA TARİHİ : 22.03.2016
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 11. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/416 E., 2020/242 K.
Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir
Kararın davalı Banka vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı banka vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 21.11.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde duruşmalı temyiz eden davalı ...Ş. vekili Avukat ... Karataş Kartin ve karşı taraf davacı ... vekili Avukat Gamze Akarsu ile dahili davalı ... vekili Avukat Rahman Rahim Dumlupınar geldiler. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; mülkiyeti davalı eş üzerine kayıtlı olan "Ankara ili Çankaya ilçesi Hilal Mahallesi 26945 Ada 8 Parsel D Blok 5. Kat 18 no'lu bağımsız bölüm" sayılı taşınmaz üzerine davacı eşin muvafakati olmadan davalı banka lehine 01.03.2010 tarihli 2386 yevmiye no'lu ipoteğin konulduğunu, bu konutun satın alındığı 09.05.2006 tarihinden itibaren aile konutu olarak kullanıldığını, davacının taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulması için tapu müdürlüğüne gittiğinde ipotek işlemini ve Ankara 8. İcra Müdürlüğü'nün 2015/18381 sayılı icra takibini öğrendiğini, yapılan ipotek işleminin geçersiz olduğunu beyanla, "Ankara ili Çankaya ilçesi Hilal Mahallesi 26945 Ada 8 Parsel D Blok 5. Kat 18 no'lu bağımsız bölüm" sayılı taşınmaz üzerine, davalı banka lehine konulan 01.03.2010 tarihli 2386 yevmiye no'lu 500.000,00 TL bedelli ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Banka vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın aile konutu niteliğinde olmadığını, dava konusu taşınmaz için banka eksperlerince düzenlenen ekspertiz raporunda dava konusu taşınmazın kiracı tarafından kullanıldığının tespit edildiğini, banka yetkilileri tarafından yapılan araştırmada da taşınmazın aile konutu olmadığının anlaşıldığını, bankanın iyi niyetli kazanımının korunması gerektiğini, ipotek tesis tarihi itibariyle davalı eşin başka bir adreste ikamet ettiğini, ipotek resmi senedinde de adresini dava konusu taşınmazdan farklı bir yer olarak beyan ettiğini, ayrıca zamanaşımı itirazında bulunduklarını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı Abdurrahman Temiz davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ve davalı eşe ait mernis kayıtlarının tetkikinde; 01.04.2007 tarihinden itibaren Hilal Mahallesi Hollanda Caddesi No:29/18 Çankaya adresinde ikamet ettikleri, başkaca adres değişikliğinin yapılmadığı, dava konusu taşınmazın davalı adına edinildiği 2006 yılından itibaren oturdukları hususunda tanık beyanlarının bulunduğu, icra müdürlüğünce yapılan kıymet taktirinde dahi davacı eşin konutta hazır olduğu, davalı banka tarafından davacının ipoteğe açık rıza verdiği hususunun ispat edilemediği, davanın ve birleşen davanın taşınmazın aile konutu olması, 4271 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194 üncü maddesi gereğince davacı eşin onaylı açık rızası olmadan ipotek konulamayacağı kanaatına varıldığından davanın kabulüne karar verildiği, her ne kadar davalı ... tarafından davanın kabulü nedeniyle yargılama gideri ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulmayacağı itirazında bulunulmuş ise de davanın açılmasına davalı eşin sebebiyet vermiş olması, davalı eşin kabulünün davayı sona erdirecek usul işlemi niteliğinde olmaması nazara alınarak bu itirazın yerinde olmadığı gerekçesi ile davanın kabulü ile dava konusu Hilal Mahallesi 26945 ada, 8 parsel, D Blok 18 nolu bağımsız bölüm üzerindeki davalı bankanın 01.03.2010 tarihli ipoteğin kaldırılmasına, dava değeri üzerinden alınması gereken 34.155,00 TL harçtan peşin olarak alınan 8.538,75 TL harcı mahsubu ile eksik 25.616,25 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydedilmesine, davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden dava değeri üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 42.050,00 TL vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davacı tarafından yatırılan 8.583,15 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Banka vekili ve davalı Abdurrahmen Temiz tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı banka vekili istinaf dilekçesinde hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehlerine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı Abdurrahman Temiz istinaf dilekçesinde aleyhine hükmedilen yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücreti yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehlerine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, Mahkemenin vakıa ve hukukî değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı bankanın istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar vermek gerektiği, öte yandan, davalı eşin ön inceleme aşaması tamamlanmadan davayı kabul ettiği, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Hakkında Tebliğ'in 6 ncı maddesi ile, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 22 nci maddesi uyarınca yargılama giderlerinden sorumlu olduğu miktarın belirlenmesi gerekirken, yargılama giderlerinin tamamından davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması yerinde görülmediği, açıklanan nedenle davalı eşin istinaf isteminin kısmen kabulüne karar verildiği gerekçesi ile davalı bankanın istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı eş Abdürrahim Temiz'in istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, davacı tarafça peşin yatırılan 8.538,75 TL harcın mahsubu ile, bakiye 25.616,25 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, ancak 492 sayılı yasanın 22 nci maddesi uyarınca davalı eşin sorumluluğunun bakiye harcın 8.538,75 TL kısmı ile sınırlı tutulmasına, davacı tarafça peşin yatırılan 8.538,75 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalı eşin sorumluluğunun 2.846,25 TL'lik kısım ile sınırlı tutulmasına, davacı kendisini vekil marifetiyle temsil ettirdiğinden, İlk Derece Mahkemesi karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 42.050,00 TL vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Hakkında Tebliğ'in 6 ncı maddesi uyarınca davalı eşin vekâlet ücretinin 21.025,00 TL'lik kısmından sorumlu olduğuna, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu'nun (1) sayılı tarifesi uyarınca alınması gereken 34.155,00 TL nispi karar ve ilam harcından, davalı banka tarafından yatırılan 8.538,75 TL'nin mahsubu ile bakiye 25.616,25 TL harcın davalı bankadan alınarak hazineye gelir kaydına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Banka vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı banka vekili temyiz dilekçesinde, Bölge Adliye Mahkemesi kararının hükmün tamamı yönünden bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, aile konutu nedeniyle ipoteğin kaldırılması davası olup, uyuşmazlık taşınmazın aile konutu vasfında olup olmadığı, davacı tarafın taşınmaza ipotek konulması sırasında rızasının alınıp alınmadığı, davalı Abdurrahman'ın yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretine ilişkin sorumluluğu noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 59 uncu maddesi, 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ve 371 inci maddesi. 4721 sayılı Kanun’un 194 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı banka vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi kapsamında aile konutuna konulan ipoteğin kaldırılması talepli davalarda, hususmet aile konutunun maliki olan eş ile ipotek lehtarına yöneltilir. 6100 sayılı Kanun'un 59 uncu maddesi gereğince bir hakkın birden fazla kimseye karşı birlikte ileri sürülmesi ve tamamı hakkında tek hüküm verilmesi gereken hâllerde, mecburi dava arkadaşlığı vardır. 6100 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesi gereğince yargılama giderleri haksız olan taraftan alınır. Bu itibarla davanın kabulüne karar verilmesi halinde, davalılar yasal olarak mecburi dava arkadaşı olduklarından yargılama giderlerinden müteselsilen ve müştereken sorumludurlar. Dava konusu edilen ipotek işleminin tarafı olan ve davanın kabulü beyanı tek başına hukuki sonuç doğurmayan davalı eşin yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin tamamından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirmelerle yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiş kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda (2) numaralı paragraflarda belirtildiği üzere davalı Banka yararına yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücreti yönünden BOZULMASINA,
2.Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davalı banka vekilinin sair temyiz tirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Duruşma için takdir olunan 17.100,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı bankaya verilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.