"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2601 E., 2023/3442 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm
kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Isparta 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/86 E., 2022/94 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı erkek dava dilekçesinde özetle; kadının akrabalarının ve tanıdıklarının sık sık ortak konuta geldiklerini, misafir konusunda kadını uyardığını, uyarıları dikkate almadığını, gelen misafirlerin erkeği maddî sıkıntılara soktuğunu belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin iddialarının asılsız olduğunu, kadının ağır şartlarda uzun saatler bahçede çalıştığını, erkeğin, kadına işçi muamelesi yaptığını, hakaret ettiğini, tehdit ettiğini, davacının şiddet uyguladığını belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin, kadına yönelik iddialarını ispatlayamadığı, her ne kadar bir kısım tanıklarının beyanlarından bir kaç kez tarafların evlerine kadının yatılı misafirlerinin geldiği sabit ise de bu misafirlerin gelişine erkeğin karşı çıktığının, onun karşı çıkmasına rağmen kadının eve ısrarla yatılı misafir kabul ettiğinin sabit olmadığı; erkeğin, kadına "öküz, çok yiyorsun" demek suretiyle hakaret ettiği, üzerine yürüdüğü ve evden kovduğu, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle erkeğin davasının reddine, kadının karşı davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, yoksulluk nafakası talep eden kusursuz kadının ev hanımı olduğu, herhangi bir gelirinin bulunmadığı, tam kusurlu erkeğin ise emekli olup emekli aylığı gelirinin bulunduğu, kendisine ait evde oturduğu, bu durumda kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesiyle kadın lehine 7.500,00 TL toptan yoksulluk nafakasına, yasal koşulları oluştuğundan kadın lehine 7.500,00 TL maddî ve 7.500,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına davacı- karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı- karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; her iki dava ve fer'îleri yönünden yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik sonrasında tarafların evine sık sık kadının yakınları ve arkadaşlarının gelip kaldığı, hatta bir kısmının ortak konut küçük olduğu için komşularda ağırlandıkları, erkeğin bu duruma herhangi bir itirazının bulunmadığı yönündeki beyanların kabulü mümkün olmayıp bu eyleminin kusur olarak değerlendirmesi gerekirken yazılı gerekçe ile erkeğin davasının reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, tanıklarca erkeğin eşinin üzerine yürüdüğü ve onu evden kovduğu belirtilmiş ise de, bu eylemin eski tarihli olduğu ve sonrasında evlilik birliğinin yürütüldüğü anlaşıldığından söz konusu eylemin kadın tarafından affedildiği ya da en azından hoşgörüyle karşılandığının kabulü gerektiği, erkeğin eşine hakaret içeren sözler sarfettiğinin sabit olduğu, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle kararın gerekçesinin düzeltilerek ilgili hükümler kaldırılmak suretiyle karşı davanın da kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, eşit kusurlu olduklarından tarafların tazminat taleplerinin reddine, kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, erkeğin sair istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı- karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadının tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.