Logo

2. Hukuk Dairesi2024/180 E. 2024/5015 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına kimin kusurlu olduğunun tespiti, maddi ve manevi tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği ve miktarlarının belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi’nin, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, delilleri ve dosya kapsamına göre hüküm kurmuş olması, usul ve yasaya uygun bulunarak temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/505 E., 2023/1587 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 18. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/1210 E., 2022/825 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava ve karşı dava cevap dilekçelerinde özetle; kadının erkeğin ailesini sürekli suçladığını, pandemide erkeğe "ailenin yanına git" dediğini, sonra da eve almadığını iddia ederek asıl davanın kabulüne kaşrı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap-karşı dava ve ikinci cevap-karşı dava cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin %50 mental bozukluğunun olduğunu, evlenmeden önce bunu kadına söylemediklerini, kadının görümcesinin verdiği harçlıklarla evi geçindirdiklerini, erkeğin yazın 4 ay boyunca ailesinin yanına tatile gittiğini ve o süreçte kadınla ve ihtiyaçlarla ilgilenmediğini, emekli olduktan sonra erkeğin vaktinin çoğunu telefonda ve uygunsuz internet sitelerinde geçirdiğini, erkeğin eskort kadınların kartvizitlerini biriktirdiğini, erkeğin tüp bebek sürecini desteklemediğini iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 800,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakanın ÜFE oranında artırılmasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin, evin maddî geçimi ile ilgilenmediği, her yıl düzenli olarak uzun süre ile yazlığına gittiği, bu şekilde evlilik görevlerini ihmal ettiği, eşinin tüp bebek tedavisini desteklemediği, üzerinde hayat kadınlarının telefonlarının bulunduğu, kadının ise; 2020 yılı içinde eşine "ailene git, eve gelme" diyerek evden kovduğu, anahtarı kendisine vermediğinin anlaşılmasına göre bu haliyle erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, boşanmayla kadının mevcut ve beklenen menfaatleri zedeleneceği ve kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına yasal faizi ile birlikte 45.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, karşı davanın kabulü, tazminatlara hükmedilmesi ile miktarları, karşı davanın reddedilen kısımları yönünden lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesi yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, takdir edilen tazminat miktarları, tedbir ve yoksulluk nafakasının reddi kararı ile erkek yararına vekâlet ücretinin reddine karar verilmesi gerektiği yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, asıl ve karşı davanın kabulünde, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ile kadın yararına maddî ve manevî tazminat takdir edilmesi ve miktarlarının usul ve yasaya uygun olduğu yine vekâlet ücreti hakkında verilen hükümlerin isabetli olduğu gerekçesi ile tarafların istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, tazminatlara hükmedilmesi ile miktarları yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, takdir edilen tazminat miktarları, tedbir ve yoksulluk nafakasının reddi kararı yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,27.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.