"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1076 E., 2023/2302 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/1035 E., 2022/1167 K.
Taraflar arasındaki İpoteğin Kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili ve davalı banka vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun sair istinaf sebepleri incelenmeksizin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin, birinci fıkrasının (a) bendinin (4) üncü alt bendi uyarınca re'sen kaldırılmasına ve mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince kaldırma kararı sonrasında yeniden yapılan yargılamada, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili ve davalı banka vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ve davalı banka vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 77 yaşında olduğunu, okuma yazma bilmediğini, yıllardan beri davalılardan ... ile evli olduklarını, evliliklerinin halen devam ettiğini, tarafların ... Mah. Ada no: 989, pafta no: 22.L.4.B, parsel no: 1, arsa payı 1/1 de bulunan taşınmazda eşiyle birlikte aile konutu olarak ikamet ettiğini, müvekkil ve ...'in kendilerinden ayrı yaşayan ortak çocukları ... ile davalılardan Yapı ve Kredi Bankası AŞ arasında yapılan Genel Kredi Ve Teminat Sözleşmesine istinaden kredi kullandırıldığını, taşınmaz maliki davalı eş ..., ...'in belirttiği sözleşmeden doğan borçlarına karşılık vasıflarını belirttiği taşınmaz üzerinde davalı banka lehine ipotek tesis ettiğini, ...'in bankaya olan borcunu ödeyemediğinde söz konusu ipotekten haberdar olduklarını belirterek ipotek işlemine dayanak kabul edilen ipoteğe ilişkin müvekkilin böyle bir muvafakat vermediğini, muvafakatnamedeki imzayı da kendisinin atamayacağını, çünkü müvekkilin okuma yazmasının olmadığını belirterek yukarıda belirtilen taşınmazın kaydı üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına, taşınmazı üzerine aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; ipotek bedelinin 470.000,00 TL olduğunu, davacı tarafından dava dosyasına dayanak tapuya ilişkin ilgili tapu sicil müdürlüğüne "aile konutu" şerhini işlemek adına herhangi bir başvurusunun bulunmadığını, davacının okuma yazma bilmediği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, aile konutu iddiasının ipotek tesisi işleminden yaklaşık 1.5 yıl sonra ileri sürülmesinin davacının iyi niyetle hareket etmediğinin göstergesi olduğunu, müvekkil bankanın basiretli bir tacirin gereği olarak hareket ettiğini ve tapu kayıtlarına güvenerek ipotek tesisi işlemlerini yürüttüğünü, davacının banka lehine kurulan ipoteğin geçersiz olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacı eşin muvafakati ile hukuk düzenince korunacak bir ipotek tesis edildiğini, davacının davasını kötü niyetli olarak açtığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Dava dilekçesi davalı ...'e 16.02.2017 tarihinde tebliğ edilmiş olup davalı davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin ilk verdiği 17.09.2020 tarih, 2017/74 Esas, 2020/522 Karar sayılı kararı ile Gaziantep ili, ... ilçesi, ... mahallesi ... mevkii, 989 ada, 1 nolu parselde kayıtlı bulunan taşınmaz üzerine davalı ... AŞ tarafından 1. derecede 470.000,00 TL bedel ile 08.09.2015 tarih, 28386 yevmiye no ile konulan ipoteğin kaldırılmasına, ve bu taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasına karar verildiği, karar davacı vekili ve davalı banka vekilince istinaf edilmekle, Bölge Adliye Mahkemesinin 01.12.2021 tarihli kararı ile dava konusu taşınmazın tapuda arsa vasfında kayıtlı olduğu, mahallinde sadece fen bilirkişi ile keşif yapıldığı, raporda arsada zemin üzerinde iki katlı meskenin olduğunun belirtildiği, ancak Mahkemece bu dairelerden hangisinin aile konutu olarak kullanıldığının tespit edilmediği, fen ve inşaat bilirkişisi eşliğinde yeniden keşif yapılarak, hangi taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığı tespit edilip, bu kısım kroki üzerinde işaret edilerek, bu bölüm il sınırlı olacak şekilde karar verilmesi gerektiği belirtilmek sureti ile İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın tapu kaydında arsa vasfında görüldüğü, taşınmazın bulunduğu mahalde bilirkişiler eşliğinde keşif yapıldığı, taşınmazın iki katlı olduğu, dinlenen tanık beyanlarına göre üst katta davacının oğlunun oturduğu, bilirkişi raporunda B ile gösterilen yerde davacının oturduğu her iki yerinde ev olarak kullandığı, aile konutu olarak kullanılan yerin bilirkişi raporunda B ile gösterilen yer olduğu, aile konutu olan yere ipotek konulmasına ilişkin muvafakatnamenin de olmadığı anlaşılmakla; uzmanı bilirkişinin 17.10.2022 tarihli raporunda B ile gösterilen 89 metrekare üzerinde bulunan Yapı ve Kredi Bankası AŞ tarafından 1. derecede 470.000,00 TL bedel ile 08.09.2015 tarih, 28386 yevmiye no ile konulan ipoteğin kaldırılmasına, uzmanı bilirkişinin 17.10.2022 tarihli raporunda B ile gösterilen 89 metrekare taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti ile taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasına, karar verildiği karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı banka vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kararın infazında tereddüt olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı banka vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, bankanın iyi niyetli davrandığını, taşınmazın aile konutu vasfı taşımadığını, davacı kadının ipoteğe rızasının olduğunu, imza hususunda yapılan incelemenin yetersiz olduğunu ve Tapu Müdürlüğüne müracaat edilmeksizin aile konutu şerhi konulması hakkında açılan davanın hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini belirterek davanın kabulü yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince tarafların istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı banka vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın infazında tereddüt olduğunu belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı banka vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, davanın kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Davacı tarafından 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesine dayalı olarak açılan ipoteğin kaldırılması davasında taşınmazın aile konutu olup olmadığı, malik olmayan eşin ipotek konulmasına rızasının bulunup bulunmadığı, davanın kabulünün yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili ve davalı Banka vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının Emine'ye yükletilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden bankaya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.