Logo

2. Hukuk Dairesi2024/2007 E. 2024/4315 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasının temyiz incelemesi aşamasında taraflarca sunulan sulh protokolü uyarınca karar verilip verilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların boşanmanın fer'i konularında anlaşmaya vardıkları anlaşılan sulh protokolü ve boşanma kararının kesinleşmiş olması gözetilerek, tarafların bizzat dinlenmesi ve protokol hükümleri doğrultusunda karar verilmesi amacıyla bozma kararı verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1871 E., 2023/1964 K.

KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 24. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/225 E., 2022/477 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulüne ve fer'îlere karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının müvekkilinin haberi olmadan ailesinin yanına gittiğini, aile içinde alınması gereken kararlara ailesinin müdahale ettiğini, hakaret ve küfürler ettiğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, müvekkilini maddi konularda küçük gördüğünü belirterek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin telefon bağımlılığının olduğunu, güven sarsıcı davrandığını, ailesiyle ilgilenmediğini, hakaret ve küfürler ettiğini, psikolojik, ekonomik ve fiziksel şiddet uyguladığını, evi terk ettiğini ileri sürerek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak, müvekkili yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının eşini toplu ortamlarda yalnız bıraktığı, erkeğin ailesinin ortak konuta gelmelerini istemediği, eşinin ailesine gidip gelmediği, erkeğin de; evine geç saatlerde geldiği, eşinin ailesinin evlerine gelmesini istemediği, devamlı olarak ablasının evine gittiği, yaşanan tartışmalarda eşinin üzerine yürüdüğü, eşine ve çocuğuna küfür ettiği, başka kadınlarla mesajlaşarak güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu ve evi terk ettiği, gerçekleşen bu duruma göre tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, erkeğin kadına oranla daha ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, velâyet hakkının anneye tevdiine, aylık 400,00 TL tedbir, 500,00 TL iştirak nafakası, kadın yararına aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 30.000,00 maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı erkek vekili katılma yolu ile temyiz dilekçesinde özetle; kusur tespiti, tazminatlar ve nafakalar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda hüküm kurulmasını istemiştir.

2. Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur, tazminat ve nafaka miktarları yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda hüküm kurulmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadın yararına hükmedilen tazminat ve nafakaların, ayrıca çocuğun ergin olduğu tarihe kadar hükmedilen iştirak nafakası miktarının az olduğu gerekçesiyle kadının tazminat ve nafaka miktarlarına yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, velâyet ve kişisel ilişkiye ilişkin hükümlerin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 355 inci maddesi gereği kaldırılmasına, velâyet konusunda çocuk reşit olduğundan karar verilmesine yer olmadığına, kadın yararına aylık 1000,00 TL tedbir, 1500,00 TL yoksulluk, çocuk yararına boşanma hükmünün kesinleşmesinden çocuğun ergin olduğu tarihe kadar aylık 1500.00 TL iştirak nafakasına, 80.000,00 maddî, 60.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tüm, kadının sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı erkek vekili katılma yolu ile temyiz dilekçesinde özetle; kusur, tazminat ve nafakalar yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde erkeğin davasının istinaf edildiğini belirterek kusur tespiti, tazminat ve nafakalar yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiş, 07.05.2024 tarihli dilekçe ile taraflar arasında sulh protokolü düzenlendiğini belirterek bu protokole göre yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesini istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı-karşı davacı kadın vekilinin sunduğu sulh protokolü doğrultusunda karar verilip verilmeyeceği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Taraflarca karşılıklı açılan evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davalarının İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, her iki boşanma davasının kabulüne karar verilmiş; hüküm taraflarca istinaf edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kadın yararına hükmedilen tazminat ve nafaka miktarlarının az olduğu gerekçesiyle kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm tesisine, erkeğin tüm, kadının sair istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

2.Dosya temyiz incelemesi aşamasında iken davalı karşı davacı kadın tarafından her iki tarafın ıslak imzasını içeren 06.05.2024 tarihli "sulh protokolü" başlıklı dilekçe sunularak protokol doğrultusunda karar verilmesi talep edilmiştir. İş bu "sulh protokolü" başlıklı dilekçeden, tarafların boşanmanın fer'îleri konusunda anlaşmaya vardıkları anlaşılmaktadır. O halde boşanma kararının kesinleştiği de dikkate alınarak taraflar duruşmaya çağrılıp bizzat beyanları da alınmak suretiyle protokol doğrultusunda bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan harcın istek halinde yatıranlara iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.