"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2213 E., 2023/2204 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 9. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/90 E., 2023/798 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1-Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin maddî ve manevî destek vermediğini, çok kez şiddet uyguladığını, öldürmekle tehdit ettiğini, erkek arkadaşları ile ahlaksız mesajlaştığını, fikir ayrılıklarının olduğunu iddia ederek davanın kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata, 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, çocukların velâyetinin kendisine verilmesine ve her bir çocuk için 1.500,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2-Davacı kadın vekili 03.02.2023 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; davalı erkeğin davacıyı hem kadınlarla hem de erkeklerle defalarca aldattığını, eve geç geldiğini, eşi ve çocukları ile ilgilenmediğini, ihmal ettiğini, erkeklerle mesajlaşmalarından haysiyetsiz bir yaşam sürdüğünün anlaşıldığını, davacının zorunluluktan ötürü davalı ile kaldığını, fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, sürekli hakaret ettiğini, büyük çocuğa da fiziksel şiddet uyguladığını iddia ederek ıslah dilekçelerinin kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 163 üncü maddesi uyarınca boşanmalarına, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, çocukların velâyetinin davacı anneye verilmesine, 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata, 2.000,00 TL yoksulluk nafakasına, her bir çocuk için 2.000,00'er TL iştirak nafakasına ve bu nafakaların her yıl yasal artış oranında artırılmasına, davacı kadın lehine ve çocuklar lehine verilen tedbir nafakasının devamına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı erkek süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı kadın vekilinin, 07.04.2023 tarihli celsede tanık bildirmeyeceklerini beyan ettiği, davacı tarafın dosyaya ibraz etmiş olduğu mesajlaşma kayıtlarının ise kim tarafından, kime gönderildiği ve zaman dilimine ilişkin olarak net bir bilgi içermediği ve tek başına somut delil olarak değerlendirilerek hükme esas alınamayacağı, kadının davalı erkek tarafından şiddete uğradığına ilişkin dosyaya delil olarak sunmuş olduğu ceza dava dosyasındaki suç tarihinin, dava açılış tarihinden sonra olması nedeniyle yine hükme esas alınamayacağı, davacı tarafça dosyaya başkaca bir delil de sunulmadığı, davalının az da olsa kusurunun varlığı somut ve yasal delillerle ispatlanamadığı gerekçesi ile, davacının 4721 sayılı Kanun'un 163 üncü maddesi ve 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği boşanma davasının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalı erkeğin davacıyı hem kadınlarla hem de erkeklerle defalarca aldattığını, eve geç geldiğini, eşi ve çocukları ile ilgilenmediğini, ihmal ettiğini, erkeklerle mesajlaşmalarından haysiyetsiz bir yaşam sürdüğünün anlaşıldığını, kadına fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, sürekli hakaret ettiğini, büyük çocuğa da fiziksel şiddet uyguladığını, ceza dosyasının yeni bir vakıa değil, delil olarak değerlendirilmesi gerektiğini beyanla kararın kaldırılması ve taleplerinin kabulü istemiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili, istinaf sebepleri ile kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürmeye dayalı boşanma davasının koşullarının oluşup oluşmadığı, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, maddi ve manevi tazminat ile nafaka koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 163 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü, 175 inci ve 330 uncu maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.