"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/3026 E., 2023/3295 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ordu 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/439 E., 2023/424 K.
Taraflar arasındaki iştirak nafakası ile velâyetin değiştirilmesi, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin genişletilmesi davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının kısmen kabulü, erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- karşı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili dava dilekçesi özetle; tarafların Ordu 1. Aile Mahkemesinin 2018/1128 Esas ve 2018/1106 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, bu evlilikten tarafların ortak 1 çocukları bulunduğunu, velâyetin kendisinde olduğunu, ortak çocuk için 1.500,00 TL iştirak nafakası bağlanmasını, kesinleşme tarihinden itibaren TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı-karşı davalı kadın vekili ıslah dilekçesi ile; ortak çocuk için 2.500,00 TL iştirak nafakası bağlanmasını, kesinleşme tarihinden itibaren TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesi özetle; asıl dava yönünden davanın reddine, karşı dava yönünden talebinin kabulü ile tarafların ortak çocuğunun velâyetinin anneden alınarak babaya bırakılmasına, anne ile kişisel ilişki kurulmasına, mahkeme aksi kanaate hâsıl olduğu takdirde, taraflar arasında uygulanan fiili kişisel ilişki süreleri olan, ortak çocuk ile baba arasında her ayın 1. ve 3. haftası pazartesi saat 09.00'dan takip eden pazar günü saat 17.00'a kadar kişisel ilişki tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile velâyetin değiştirilmesi sebebi olmadığı, önceki ilamda belirlenen kişisel ilişki sürelerinin yeterli olduğu ve ortak çocuğun menfaatine uygun olduğu kanaatiyle karşı davanın reddine, davalı-karşı davacı tarafından dosyaya sunulan banka hesap hareketlerinden, davalının 2019 yılından bu yana önceleri 170,00 TL daha sonraki süreçte de en son 2023 yılı Mart ayında 250,00 TL olmak üzere okul aidatını ödediği, birkaç kez ortak çocuk için alışveriş yaptığı, davacı- karşı davalının mühendis olarak çalıştığı, aylık sabit bir gelirinin olduğu, kira ödemediği, bir evinin olduğu, davalı- karşı davacının öğretmen olarak çalıştığı, sabit bir gelirinin bulunduğu, lojmanda kaldığı, kira ödediği, bir aracının olduğu, tarafların sosyal ekonomik durum araştırma raporları, banka hesap hareketleri, dinlenilen tanık beyanları hep birlikte gözetildiğinde; ortak çocuğun çoğunlukla davacı yanında kaldığı, davacının ortak çocuğun giderlerini karşılamakta zorlandığı, davalı- karşı davacı tarafından yapılan ödemelerin yetersiz kaldığı anlaşıldığından tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumu itibariyle her ikisinin de sabit bir gelirinin bulunması nedeniyle her iki tarafın da gücü nispetinde katkıda bulunması gerektiğinden ekonomik olarak meydana gelen değişkenlik, paranın alım gücü, yukarıda belirtilen tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile hakkaniyet ilkesi nazara alınarak kadının davasının kısmen kabulüne, ortak çocuk için dava tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 1.500,00 TL iştirak nafakasının her ay davalı- karşı davacıdan alınarak ortak çocuğa velâyeten davacı- karşı davalıya verilmesine, ortak çocuk için hükmedilen iştirak nafaka miktarına kararın kesinleştiği tarihi takip eden yıllarda TÜİK’in yayınladığı yıllık ÜFE oranında artış uygulanmasına, karşı davanın reddine karar verilmiştir
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili katılma yoluyla; reddedilen nafaka miktarı yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili; hükmün tamamı yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; reddedilen nafaka miktarı yönünden yapılan incelemede istinaf kesinlik sınırı karar tarihinde 17.830,00 TL olup, istinaf konusu edilen iştirak nafakasının reddedilen miktarının (1.000,00x12=12.000,00TL) kesinlik sınırı olan 17.830,00 TL'nin altında olduğu, kadının iştirak nafakasının reddedilen miktarına yönelik istinaf isteminin esastan incelemeye geçilmeksizin, usulden reddine, erkeğin istinaf isteminin incelenmesinde; kişisel ilişki düzenlemesinde ortak çocuğun üstün menfaatleri de gözetilerek babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı bulunmuş, velâyeti annede olan ortak çocukla baba arasında okulların ara tatilleri de dikkate alınarak uygun süre ile kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile ilgili bentlerin kaldırılmasına, kadının iştirak nafakasının reddedilen miktarına yönelik istinaf isteminin esastan incelemeye geçilmeksizin, usulden reddine, erkeğin velâyetin değiştirilmesi-düzenlenmesi isteminin reddine, kişisel ilişkinin düzenlenmesi isteminin kısmen kabulü ile, ortak çocuk ile baba arasında her ayın 1. ve 3. cumartesi günleri saat 09:00'dan takip eden pazar günü saat 17:00'a kadar; her yıl 1 Temmuz günü saat 09:00'dan 31 Temmuz günü saat 17:00'a kadar; dini bayramların 2. günü saat 09:00'dan 3. günü saat 09:00'a kadar; her yıl ilk ara tatilin birinci günü saat 09:00'dan son günü saat 17:00'a kadar ve her yıl sömestr tatilinin 2. haftası pazartesi günü saat 09:00'dan takip eden pazar akşamı saat 17:00'a kadar kişisel ilişki kurulmasına, erkek lehine vekâlet ücreti verilmesine, erkeğin sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı kadın vekili; iştirak nafakasının istinaf incelemesinin kesin olmadığını, erkeğin davasında kişisel ilişki yönünden daha önceki kişisel ilişki ile aynı kurulan hükmün ve vekâlet ücretinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadının davasında istinaf konusu edilen iştirak nafakası miktarının kesin nitelikte olup olmadığı, kadının istinaf istemlerinin usulden reddi kararının ve erkeğin davasında kabulüne karar verilen kişisel ilişkinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 346 ncı, 352 nci, 353 üncü, 362 nci, 382 nci, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı, 323 üncü, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3 üncü, 9 uncu ve 12 nci maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü, 6 ncı ve 4 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı- karşı davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.