Logo

2. Hukuk Dairesi2024/2125 E. 2024/2474 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Bozmaya uyularak verilen kararda hükmedilen iştirak nafakası ve tazminat miktarlarının azlığı nedeniyle bozma kararına uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin bozmaya uyularak verdiği kararda hükmedilen iştirak nafakası ve tazminat miktarlarının azlığı iddiasının, Yargıtay'ın önceki bozma kararının gerekçeleri ve dosya kapsamı dikkate alındığında, kararın bozulmasını gerektirecek bir isabetsizlik oluşturmadığı değerlendirilerek temyiz isteminin reddiyle İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/810 E., 2023/856 K.

KARAR : Bozmaya uyularak karar verilmesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi’nin esastan ret kararının kısmen kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının iştirak nafakası ile tazminat miktarları yönünden bozulmasına, temyize konu diğer yönlerden hükmün onanmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; yeniden çocuk yararına iştirak nafakasına, kadın yararına maddî ve manevî tazminata karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı- davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı- davalı erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının eylemleriyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasıldığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun)166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, velâyetin babaya verilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- davacı kadın vekili süresinde verdiği cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin sadakat yükümlülüğünü ihmal eylemlerinin olduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olduğunu iddia ederek 4721 sayılı Kanun’un 161 inci ve 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, her bir çocuk yararına ayrı ayrı aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata yasal faizi ile birlikte karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesi’nin 21.03.2019 tarih ve 2018/261 Esas, 2019/197 Karar sayılı kararı ile, erkeğin sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, ortak evden uzak kalarak birlikte yaşamaktan kaçındığı, birlik görevlerin ihmal ettiği, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile erkeğin davasının reddine, 4721 sayılı Kanun’un 161 inci ve 166 ncı maddesi gereğince kadının davasının kabulüne, velayetin anneye, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, her bir çocuk yararına ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte 45.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili; her iki dava yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili; tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 30.12.2021 tarih ve 2019/1796 Esas, 2021/2045 Karar sayılı kararı ile, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı- davalı erkek vekili kadının zina hukuksal sebebine dayalı boşanma davası ile kendi davasının reddi yönünden; davalı- davacı kadın vekili ise tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Daire’nin 18.05.2022 tarih ve 2022/2624 Esas, 2022/4696 Karar sayılı kararı ile, ortak çocuklarından ... doğumlu ...'nın temyiz inceleme tarihi itibariyle ergin olduğunun anlaşılmasına göre, davacı- davalı erkeğin tüm, davalı- davacı kadının ise diğer temyiz itirazları yersiz olduğu, kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarı ile 2007 doğumlu ortak çocuk ... yararına takdir edilen iştirak nafaka miktarının az olduğu gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan diğer itirazlara yönelik bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, kesinleşen yönlerden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, 2007 doğumlu ortak çocuk yararına aylık 1.500,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 90.000,00 TL maddî 80.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı- davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; bozmaya uyulmasına karşın bozmanın amacına uygun karar verilmediğini ileri sürerek; kararın iştirak nafakası ile tazminat miktarları yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kararın bozmanın amacına uygun olup olmadığı, nafaka ve tazminat miktarlarının az olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesi, 182 nci maddesi, 330 uncu maddesi. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı- davacı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden İjlal'e yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...