"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2022/138 E., 2022/323 K.
KARAR : Bozmaya uyularak yeniden hüküm kurulması
Taraflar arasında görülen karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davalarında Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece boşanma hükmü ve ziynet alacağı davası kesinleştiği halde yeniden hüküm kurulması ve tazminatların miktarlarının az olması yönlerinden kararın bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan yönlerden onanmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın reddi ile karşı davanın kısmen kabulüne, boşanma ve ziynet alacağı davası hakkında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, yoksulluk nafakası ve tazminatlara karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; ilk günden beri taraflar arasında şiddetli geçimsizliğin mevcut olduğunu, kadının üzerine düşen görevleri yerine getirmediğini, toplum içinde rencide edici davranışlarda bulunduğunu, sık sık ailesinin yanına habersiz olarak gittiğini belirterek davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı meddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin annesinin evliliğe müdahale ettiğini, erkeği dolduruşa getirdiğini, erkeğin bu duruma sessiz kaldığını, erkeğin kadının annesine kadını sevmediğini ve annesinin zoruyla evlendiğini söylediğini, başka kadınlara uygunsuz mesajlar gönderdiğini, kadının ailesi ile görüşmesinin yasaklandığını, erkeğin annesinin kadına hakaret ettiğini, erkeğin sorumsuz davranışları nedeniyle düşük yaptığını, erkeğin fiziksel şiddet uyguladığını ve kadının ailesine hakaret ettiğini belirterek karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile birlikte 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00TL manevî tazminata, ziynetlerin aynen iadesine, mümkün olmaması halinde ise bedelinin erkekten alınıp kadına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 17.03.2016 tarihli ve 2014/273 Esas, 2016/140 Karar sayılı kararıyla, kadının eşinin bilgi ve rızası bulunmadan sürekli olarak ailesinin yanına gittiğinin tanıklarca beyan edildiği, erkeğin ailesinin yanına gidildiğinde orada kalmak istemediği için taraflar arasında tartışma çıktığının beyan edildiği,kadın yönünden bu hususlar dışında evlilik birliği içindeki geçimsizlikle ilgili başkaca bir beyan ve delilin dosyada yer almadığı; erkeğin ise kadına hakaret ettiği, "annem ne derse o olacak" şeklinde ifadeler kullanıldığı, rızası olmadan gebe iken kadını Kilise götürdüğü ve bunun sonucu bebeğin kaybedildiği, kadını döverek hürriyetinden yoksun bıraktığı, bu nedenle ceza yargılaması sonucunda ceza aldığı; erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesi ile asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 150,00TL tedbir ve 200,00 TL yoksulluk nafakasına, 3.000,00 TL maddî ve 3.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyası alacağı talebinin kısmen kabulü ile 4.818,00 TL ziynet bedelinin erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili tarafından asıl davanın reddi, kusur belirlemesi, hükmedilen yoksulluk nafakası ve tazminatlar, ziynet alacağı davasının kabul edilen kısmı, tazminatların reddedilen kısmı yönünden lehe vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden; davalı-davacı kadın vekili tarafından ise kusur belirlemesi, yoksulluk nafakasının ve tazminatların miktarı, lehe tek vekâlet ücretine hükmedilmesi, ziynet alacağı davasının reddedilen kısmı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairemizin 02.10.2018, tarihli ve 2016/23637 Esas, 2018/10452 Karar sayılı ilâmıyla; kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatların miktarlarının az olduğu, erkeğin reddedilen davası nedeniyle kadın yararına vekâlet ücretine hükmedilmediği, ziynet alacağı davasının kabul edilen kısmı yönünden kadın yararına nispi vekâlet ücretine hükmedilmediği gerekçesi ile kararın bozulmasına, erkeğin tüm kadının sair temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir.
3.Dairemizin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-davalı erkek vekili karar düzeltme talebinde bulunmuş ve Dairemizin 20.06.2016 tarih, 2018/8146 Esas, 2019/7469 Karar sayılı kararı ile erkeğin ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmediği gerekçesi ile karar düzeltme talebinin kabulü ile buna ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına, reddedilen ziynet alacağı miktarı yönünden erkek yararına nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile kısmen onama ilamının buna ilişkin kısmının kaldırılmasına, Mahkeme kararının bu sebeple bozulmasına, kadının çalışıp çalışmadığı yönünde araştırma yapılması gerektiği, erkeğin yoksulluk nafakasına ilişkin itirazının kabulü ile kısmen onama kararının yoksulluk nafakası yönünden de kaldırılmasına, Mahkeme kararının bu sebeple bozulmasına, erkeğin diğer yönlere ilişkin karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1.Bozmaya uyan Mahkemenin 16.09.2021 tarih, 2019/257 Esas, 2021/179 Karar sayılı kararıyla, tarafların güncel sosyal ve ekonomik durum araştırmalarının yapıldığı, kadının düzenli işinin olmadığının ve yoksulluktan kurtulmadığının tespit edildiği, tazminat miktarlarının bozma ilamı gereğince artırıldığı ve vekâlet ücretleri yönünden de bozma ilamı doğrultusunda karar verildiği gerekçesi ile asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulü ile 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına, 5.000,00 TL maddî ve 5.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyası alacağı talebinin kısmen kabulü ile 4.818,00 TL ziynet eşyası bedelinin ziynet eşyası bedelinin erkekten alınarak kadına verilmesine, boşanma davası yönünden kadın yararına AAÜT uyarınca 4.080,00 TL maktu vekâlet ücretine, ziynet eşyası alacağı yönünden kadın yararına AAÜT uyarınca 4.080,00 TL nispi vekâlet ücretine ve erkek yararına AAÜT uyarınca 4.080,00 TL nispi vekâlet ücretine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı-davalı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve tazminatlar, vekâlet ücreti, ziynetin kabul edilen kısmı yönünden; davalı-davacı kadın vekili tarafından yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatın miktarı, vekâlet ücreti yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Dairemizin 28.02.2022 tarih, 2022/1231 Esas, 2022/1884 Karar sayılı ilâmıyla, boşanma hükmü ve ziynet alacağı davası önceki bozma ilamı ile kesinleştiği halde buna ilişkin karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yeniden hüküm kurulmasının doğru görülmediği, kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarının bozmanın amacına uygun olmayıp az olduğu gerekçesi ile kararın bozulmasına, tarafların sair ve kesinleşen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar verilmiştir.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının araştırıldığı, tazminatın zenginleşme aracı olmaması ve paranın alım gücü değerlendirilerek kadın yararına tazminatların miktarlarının belirlendiği gerekçesi ile asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne, tarafların boşanma ve ziynet alacağına ilişkin hükümlerin kesinleşmesi nedeniyle boşanma ve ziynet alacağı hususunda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, kadın yararına aylık 500.00 TL yoksulluk nafakasına, 30.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata, tazminatların reddedilen ve kabul edilen kısmı yönünden taraflar yararına ayrı ayrı vekâlet ücretine, nafaka alacağı yönünden kadın yararına vekâlet ücretine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-davalı erkek vekili ziynet alacağının kanıtlanamadığını, lehe tek vekâlet ücretine hükmedilmediğini, bir kararda birden fazla vekâlet ücretinin olamayacağını, ziynete hükmedilmesi ile maddî tazminata hükmedilmiş olduğunu, tekrar maddî tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğunu, maddî ve manevî tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, ödeme gücü bulunmadığını belirterek ziynet alacağı davası, vekâlet ücreti, hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bozma ilamına uygun karar verilip verilmediği, tazminat miktarları ile vekâlet ücretinin doğru takdir edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü ve 326 ncı maddesi, geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci ve 439 uncu maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3.Değerlendirme
1.Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olduğu anlaşılmakla; davacı -davalı erkek vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Dairemizin 28.02.2022 tarihli 2022/1231 Esas, 2022/1884 Karar sayılı bozma ilamı ile karar, yoksulluk nafakası ve erkeğin davasının reddi nedeniyle kadın yararına hükmedilen vekâlet ücreti yönünden kesinleşmiştir. Hal böyle olunca, Mahkemece kesinleşen yoksulluk nafakası ile erkeğin davasının reddi nedeniyle kadın yararına yeniden vekâlet ücretine hükmedilmesi hatalı olmuştur. Kaldı ki, boşanma davasının fer'î talepleri yönünden de kadın lehine ayrıca vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Temyiz olunan Mahkeme kararının, yoksulluk nafakası, erkeğin davasının reddi nedeniyle kadın yararına hükmedilen vekâlet ücreti ile boşanmanın fer'î talepleri yönünden kadın yararına hükmedilen vekâlet ücretleri yönünden erkek yararına BOZULMASINA,
2- Davacı-davalı erkek vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Mahkeme kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,22.04.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.