"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2227 E., 2023/2091 K.
DAVA TARİHİ : 13.06.2022
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 10. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/413 E., 2023/413 K.
Taraflar arasındaki baba ile çocuk arasında boşanma kararı ile tesis edilen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile baba ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmiştir.
Kararın davalı anne vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı anne vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı baba vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, boşanma kararında ortak çocuğun velâyetinin anneye verilerek baba ile çocuk arasında her ayın 1. ve 3. hafta sonu Pazar günü 10:00'dan akşam saat 18:00'e kadar, dini bayramların 2.günü saat 10:00'dan 18:00'e kadar, resmi tatil günleri saat 10:00'dan 18:00'e kadar kişisel ilişki kurulduğunu, kurulan kişisel ilişkiye çocuğun küçük olması ve annesinden beslendiği için itiraz etmediklerini ancak çocuğun büyüdüğünü ve yetersiz geldiğini, davalı annenin zorluk çıkardığını, birçok kez icra kanalı ile görüşmek zorunda kaldığını iddia ederek; davacı baba ile ortak çocuk arasında yatılı olacak şekilde yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı anneye dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmesine rağmen davalı anne dava dilekçesine cevap vermemiştir. Duruşmalarda alınan beyanında; davacı ile çocuk arasında kurulacak kişisel ilişkinin yatılı olarak düzenlenmesi hususunun ileriki yıllara bırakılması gerektiğini, şu anda kurulacak yatılı ilişkinin çocuğu psikolojik bunalıma sürükleyeceğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların Bursa 5. Aile Mahkemesinin 21.10.2015 tarih 2014/456 E. 2015/949 sayılı kararı ile boşandıkları, ortak çocuk Nazlı'nın velâyetinin anneye verildiği, davacı baba ile küçük arasında kişisel ilişki tesis edildiği, boşanma karar tarihinde 2 yaşında olan çocuğun şu an 9 yaşında olduğu, boşanma kararı ile her ayın 1. ve 3. hafta sonu Pazar günü ve bayramlarda ve resmi tatillerde gündüzlü şekilde kurulan kişisel ilişki süresinin babalık duygularının tatmini açısından yetersiz olduğu, her ne kadar küçük uzman görüşmesinde ve mahkeme huzurunda babasının yanında yatılı kalmak istemediğini beyan etmiş ise de; küçük ile davacı arasında duygusal bağın oluşturulması, baba-çocuk ilişki ve iletişiminin devam ettirilmesinin çocuğun gelişimini olumlu etkileyeceği, çocuğun üstün menfaatleri gözetilerek, baba ve çocuğun anayasal hakkı olan birbirlerini tanıma, iyi ilişki kurma ve manevî bağlarının olumlu bir şekilde devamını sağlayacak, ana-babalık duygusunu da tatmine yeterli ve bu esasları içerecek şekilde uygun ve yeni bir düzenleme yapılması gerektiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile, Bursa 5. Aile Mahkemesinin 2014/456 Esas, 2015/949 Karar sayılı kararı ile hükmedilen kişisel ilişkinin değiştirilerek, davacı baba ile ortak çocuk Nazlı arasında her ayın 1.ve 3. hafta sonu Cumartesi günü sabah saat 10:00'dan Pazar günü akşam saat 17:00'ye kadar, dini bayramların 2.günü sabah saat 10:00'dan 3.günü akşam saat 18:00'e kadar, Babalar Günü sabah saat 10:00'dan aynı gün akşam saat 17:00'ye kadar, tekli yıllarda çocuğun doğum günü olan 02 Ocak'ta sabah saat 10:00'dan aynı gün akşam 17:00'ye kadar, sömestr tatilinin 1. günü sabah saat 10:00'dan 7. günü akşam saat 18:00'e ve yaz tatillerinde 1 Temmuz sabah saat 10:00'dan 20 Temmuz akşam saat 18:00'e kadar olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı anne vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı anne vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece aldırılan sosyal inceleme raporunun heyet tarafından değil sosyal hizmet uzmanı tarafından düzenlendiğini, çocuğun beyanının aksine karar verildiğini, çocuğun baba yanında kalmama sebeplerinin incelenmediğini, davacı babanın nafaka yükümlülüğünü de yerine getirmediğini belirterek tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı anne vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı anne vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla tamamı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, baba ile çocuk arasında boşanma kararı ile belirlenen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesinin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 323 üncü maddesi, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası, 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri.Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 4 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı anne vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.