Logo

2. Hukuk Dairesi2024/2857 E. 2024/9885 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında kusur belirleme, tazminat, nafaka miktarları ve velayet ile vekalet ücretine hükmedilmesi hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Erkeğe kusur olarak yüklenen olayların ispatlanamaması, kadına yüklenen sadakatsizliğin güven sarsıcı davranış boyutunda kalması, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin daha ağır kusurlu olması, yoksulluğa düşecek taraf lehine toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiği ve kadın yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken erkek yararına hükmedilmesi gözetilerek, karar kadın yararına vekalet ücreti ve erkek yararına yoksulluk nafakası yönünden bozulmuş, diğer yönlerden onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/219 E., 2024/209 K.

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Avanos Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/84 E., 2023/167 K.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı- davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, ret edilen ve kabul edilen tazminatlar ile kabul edilen nafakalar yönünden; davalı- davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur, tazminat ve nafaka miktarları ile velayet, davasının kabulüne rağmen ikinci kez erkek yararına vekalet ücretine hükmedilmesi, kendi yararına yargılama giderleri ile vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle erkeğe kusur olarak yüklenen “erkeğin çocuğa şiddet uyguladığı” vakıasının ispatlanmadığının, “çocuğu Almanya’ya kaçıracağını söylemesi” vakıasının ise dava tarihinden sonra meydana geldiğinin, bu nedenle ispatlanamayan ve dava tarihinden sonra meydana gelen olayların tarafa kusur olarak yüklenilemeyeceğinin; kadına yüklenen “sadakatsizlik” vakıasının ise “güven sarsıcı davranış boyutunda” kaldığının, belirlenen ve gerçekleşen diğer kusurlara göre boşanmaya sebep olan olaylarda yine de erkeğin daha ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Boşanma davalarında davanın kabul veya reddine göre davada kendisini vekille temsil ettiren taraf yararına vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir. Mahkemece karşılıklı açılan boşanma davalarının kabulüne karar verilmesine karşın kadının davasında kendisini vekille temsil ettiren kadın yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken kadının davasında erkek yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

3.Boşanma yönünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşulu ile geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. Tarafların evlilik süresi, kadının yaşı, çalışmaya engel halinin olmaması, yeniden evlenebilme şansı ile hakkaniyet ilkesi gereğince kadın yararına toptan yoksulluk nafakası verilmesi hususu da göz önüne alınarak bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şeklide karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı- davacı kadın yararına vekalet ücreti; davacı- davalı erkek yararına yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA,

2.Taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.