"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1131 E., 2023/2457 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/1439 E., 2022/1769 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin, kadına sürekli fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, aşırı tepkiler verdiğini, sürekli hakaret ettiğini, aşağıladığını, ailesinin de hakaret ettiğini, seni sevmiyorum, sen çirkinsin, seninle ilişkiye girmek istemiyorum şeklinde sözler söylediğini, kadının namusuna yönelik iftiralar attığını, çocukların kendinden olmadığını söylediğini, kadının ortak haneden çıkamadığını, ailesiyle görüşmesini kısıtladığını, erkeğin, kadının ailesiyle görüşmediğini, ortak çocuk ...'ye fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, sürekli tahdit ettiğini, cinsel şiddet uyguladığını, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, ilgi alaka göstermediğini, eşiyle gezmeye gitmediğini, zorla kredi çektirdiğini, abisine hakaret ve tehdit ettiğini, evden kovduğunu, zorla kadını geri götürmek istediğini belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, çocuk için aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine yasal faiziyle birlikte 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının, erkeğe ve ailesine sürekli hakaret ettiğini, aşağıladığını, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, evine, eşine ve çocuğuna gereken özeni göstermediğini, bulaşık, yemek ve temizlik işleriyle ilgilenmediğini, çocuğun okuluyla ilgilenmediğini, eşinin hastalığıyla ilgilenmediğini, kardeşlerini kıskandığını, kıyas içerisine girdiğini, misafir geldiğinde huzur bozucu hareketler yaptığını, gizlice cebinden para aldığını, cinsel ilişkinden kaçındığını, çocuğa şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, çocuk için aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, erkek lehine 25.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadının, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, eve misafir geldiği zaman güleryüz göstermediği, eşine ve ailesine hakaret ettiği, erkeğin ise eşine şiddet uyguladığı, eşine ve çocuğuna sürekli sert, kırıcı, emir verir şekilde hitap ettiği, aşağılayıcı konuştuğu, eşine ve ailesine hakaret ettiği, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır, kadının ise az kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin ikinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki tesisine, dava tarihinden karar tarihine kadar kadın lehine aylık 400,00 TL tedbir nafakasına, karar tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL'ye yükseltilmesine, aynı miktarda yoksulluk nafakasına, çocuk için dava tarihinden karar tarihine kadar aylık 200,00 TL tedbir nafakasına, karar tarihinden itibaren aylık 700,00 TL'ye yükseltilmesine, aynı miktarda iştirak nafakasına, yasal koşulları oluştuğundan kadın lehine yasal faiziyle birlikte 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tedbir ve iştirak nafakası ile tazminatların miktarı, vekâlet ücreti ve yargılama giderleri yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, velâyet, nafakalar ve tazminatlar yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğe verilen kusurların sabit olduğu, erkeğin çocuğun kendisinden olmadığına dair ithamlarda bulunduğunun tanık ...'in beyanıyla sabit olduğu halde kusur verilmemesinin hatalı olduğu gibi erkeğin şiddetinin sürekli olduğu, erkeğin başkaca kusurlarının ispatlanamadığı, kadına verilen kusurlardan kadının başka erkekle telefonda konuşması güven sarsıcı davranış boyutunda kaldığı halde sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı yönünde kusur verilmesinin hatalı olduğu, kadına verilen diğer kusurların sabit olduğu, kadının başkaca kusurunun ispatlanamadığı, geçimsizliğe sebep olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu, kadının az kusurlu olduklarının tespiti ile erkeğin kusura yönelik istinaf talebinin reddine, kadının kusura yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüne, çocuğun ayrılık aşamasında bir hafta annede, bir hafta baba ve ailesinde kaldığı, babanın uzun yol şoförü olmasından dolayı çocuğun bakımına elverişsiz bir mesleğinin olması, sosyal inceleme raporunda velâyetin anneye verilmesinin belirtilmesi, babanın çocuğa sert, kırıcı ve emir verir şekilde davranışlarının olması karşısında velâyetin anneye verilmesinin doğru olduğu, günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete göre çocuk için hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarının az olduğu gerekçesiyle kadının bu yönlere ilişkin istinaf itirazının kabulü ile yeniden hüküm kurulmak suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibarı ile çocuk için aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evlilikte geçen süre, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, verilen kusurların kadının kişilik haklarını zedelemesi, paranın alım gücü, hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle kadının bu yönlere ilişkin istinaf itirazının kabulü ile yeniden hüküm kurulmak suretiyle kadın lehine yasal faiziyle birlikte 35.000,00 TL maddî ve 35.000,00 TL manevî tazminata, erkek vekilinin tüm, kadın vekilinin ise sair istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, velâyet, nafakalar ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü kararının doğru olup olmadığı, kadın yararına tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı, hükmedilen nafakaların yerinde olup olmadığı, miktarlarının uygun olup olmadığı, çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası,174 üncü maddesi, 175 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.