Logo

2. Hukuk Dairesi2024/3409 E. 2024/9575 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasına birleşen mal rejiminin tasfiyesi davasında, hüküm kısmında tasfiye neticesinde kabul edilen alacak miktarının açıkça belirtilmemesi nedeniyle kararın temyiz edilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 26. ve 297. maddeleri uyarınca hükmün sonuç kısmında her bir talep hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması ve taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği gözetilerek, birleşen davada tasfiye konusu taşınmaz yönünden kabul edilen alacak miktarının hüküm fıkrasında açıkça belirtilmemesi nedeniyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/360 E., 2024/391 K.

DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2016/822 E., 2023/988 K.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın vekili tarafından birleşen dava yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26 ıncı maddesi uyarınca, hakim, tarafların talep sonucu ile bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Ayrıca, aynı Kanun'un 297 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca da, hükmün sonuç kısmında her bir talep hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmalı ve taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.

2. Yukarıda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca yapılan incelemede; somut olayda, Mahkemece, gerekçe ve hüküm kısmında birleşen dava yönünden davanın kabulüne karar verilmesine rağmen, hüküm kısmında birleşen davada tasfiye konusu taşınmaz yönünden kabul edilen alacak miktarına yönelik bir hüküm kurulmamıştır. O halde, Mahkemece birleşen dava yönünden ne kadar alacak miktarının kabul edildiği açıkça yazılarak açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde denetime elverişli bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.

KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının birleşen dava yönünden BOZULMASINA, bozma sebebine göre davacı-davalı kadın vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.