Logo

2. Hukuk Dairesi2024/3601 E. 2024/5424 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma protokolünde belirlenen çocukla kişisel ilişki düzeninin çocuğun üstün yararına aykırı olup olmadığı ve kaldırılıp kaldırılmayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun eğitim çağında olması ve çarşamba günü kişisel ilişkisinin çocuğun düzenini bozması, çocuğun üstün yararına aykırı görülerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin kişisel ilişki gününün kaldırılmasına ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1149 E., 2024/208 K.

KARAR : Kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 10. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/151 E., 2022/620 K.

Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüyle kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle,tarafların İstanbul 10.Aile Mahkemesi'nin 2017/243 E, 2018/55 K sayılı ve 06.02.2018 tarihli kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, ortak çocukların velayetinin davacı annede olduğunu, baba ile olan kişisel ilişkilerinin her hafta Çarşamba günü okul çıkışından, ertesi gün okul girişine kadar ve her ayın 2 nci ve 4 üncü hafta sonu cuma günü çocukların okul çıkışından pazar günü saat 18.00’e kadar, babalarında kalmaları şeklinde kararlaştırıldığını, tarafların mutabık kalmaları durumunda düzenin değişebileceğinin de karar altına alındığını, erkeğin çocuklara ilişkin bazı düzenleri koruyamadığını, bazı aktivitelere katılamadıklarını, kişisel ilişkinin sık bir şekilde belirlenmiş olmasının çocukların düzenini bozduğunu bu nedenle ortak çocuklar ile baba arasında olan kişisel ilişkinin tekrar düzenlenmesi gerektiğini ileri sürerek anlaşmalı boşanma protokolünde kişisel ilişkiye dair düzenlenen "...Tarafların protokolde anlaştıkları şekilde, velayet görevi anneye bırakılan müşterek çocuklar ... ve ...'nin her yıl okulların kapanması ile birlikte yaz tatili dönemlerinde, baba ile çocuklar arasında kurulacak şahsi münasebet zamanlarında kaldırılmak üzere, her hafta Çarşamba günü okul çıkışından, ertesi gün okul girişine kadar baba ile çocuklar arasında şahsi ilişki tesisine..." şeklindeki kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kadın tarafından ileri sürülen iddiaların gerçeği yansıtmadığını, kadının ortak çocuklar ile baba arasında kurulan kişisel ilişkiye zarar vermeye çalıştığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmsini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mevcut durumda çarşamba günü kurulan kişisel ilişkinin çocukların ruhsal, bedensel gelişimlerini tehlikeye atmadığı, çocukların sosyal hayatını ve eğitim hayatını olumsuz etkilemediği, babanın çocuklarına düşkün ve ilgili bir baba olduğu, çocuklarının baba ile kurdukları sıcak ve samimi ilişkinin kesintiye uğramasının ve azalmasının çocuklar ve baba arasındaki yakınlığı bozma riski taşıdığı gerekçesiyle çarşamba günleri kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması ile ilgili bir kısıtlamaya gidilmesine gerek olmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesiyle; İlk Derece Mahkemesi kararının reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle davanın reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamında dinlenen taraf tanıklarının beyanları, 17.03.2021 tarihli sosyal inceleme raporu, ortak çocukların uzman raporundaki beyanlarının birlikte değerlendirilmesinde anlaşmalı boşanma protokolü ile ortak çocuklar ile baba arasında oldukça geniş ve doyurucu kişisel ilişki kurulduğu, ortak çocukların eğitim çağında olması nedeniyle çarşamba günü kurulan kişisel ilişkinin çocukların düzenini bozduğu ve çocukların menfaatine olmadığı, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüyle İstanbul 10. Aile Mahkemesi'nin 06.02.2018 tarih ve 2017/243 Esas, 2018/55 Karar sayılı kararının 3. maddesinde yer alan "Tarafların protokolde anlaştıkları şekilde, velayet görevi anneye bırakılan müşterek çocuklar ... ve ...'nin her yıl okulların kapanması ile birlikte yaz tatili dönemlerinde, baba ile çocuklar arasında kurulacak şahsi münasebet zamanlarında kaldırılmak üzere, her hafta Çarşamba günü okul çıkışından, ertesi gün okul girişine kadar baba ile çocuklar arasında şahsi ilişki tesisine" şeklindeki kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; ortak çocuklar ile babaları arasındaki kişisel ilişkinin sağlıklı bir şekilde devam ettiğini, dosya içerisine alınan uzman raporunda da bu durumun tespit edildiğini, mevcut kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirir olumsuz bir durum olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma protokolünde belirlenen kişisel ilişkinin çocukların üstün menfaatine uygun olup olmadığı, davanın kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un 6 ncı maddesi, 324 üncü maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeler Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi; Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3 üncü maddesi, 9 uncu maddesi ve 12 nci maddesi; Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.