Logo

2. Hukuk Dairesi2024/367 E. 2024/7452 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusurun belirlenmesi, tedbir nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği ve tazminat miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1647 E., 2023/1519 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Erzurum 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/86 E., 2022/179 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekilince temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin, eşini 2002-2003 yıllarında farklı kadınlarla aldattığını, zina yaptığını, kadına ve çocuklara sözlü ve fiziksel şiddet uyguladığını, 2019 yılı Aralık ayında erkeğin daha önce ilişki yaşadığı kadının numarasının telefonunda kayıtlı olduğunu gördüğünü, profil fotoğrafından tanıdığını, davalı ile ortak çocuk ... bu konuyu konuştuğunda bu kadın ile hala görüştüğünü, 2002 yılından beri hiç ayrılmadıklarını, sürekli olarak ilişki yaşadıklarını ifade ettiğini, davalının 11.12.2020 tarihinde evi terk ettiğini ve evlilikten doğan sorumluluklarını yerine getirmediğini, Erzurum 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/65 Esas sayılı dosyasından zimmet suçundan mahkumiyetine karar verildiğini, bu cezayı 2020 yılında öğrendiğini belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar için ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faiziyle birlikte 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, ziynetlerin ve mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacakların kadına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; boşanma davasını kabulünü, anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin, kadını aldattığı, kadına psikoloik ve fiziksel şiddet uyguladığı, haklı bir sebep olmaksızın 11.12.2020 tarihinde evini terk ederek evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini ihmal ettiği, gayri ahlaki yaşam tarzını gösterir şekilde zimmet suçu işlediği, davalının iddia ettiği hususları ispatlar mahiyette delil bulunmadığı ve bu sebeple davalının iddia etmiş olduğu hususların sabit olmadığı, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, tarafların sosyal ve ekonomik olarak birbirlerine yakın düzeyde maaş ve gelir düzeylerinin bulunduğu, davalı adına yapılan sorgulamada 1 adet ev, 1 adet dükkan ve 1 adet aracının bulunduğu, kadının Haziran ayı emekli maaşının 4.281,57 TL olduğu, üzerine kayıtlı 3 adet mesken bulunduğu göz önüne alınarak kadın lehine aylık 600,00 TL tedbir nafakasına, boşanma sebebiyle davacının yoksulluğa düşmeyeceği anlaşıldığından yoksulluk nafakası talebinin reddine, ortak çocuklar ergin olduğundan davacının velâyet, çocuklar için tedbir ve iştirak nafakası taleplerinin reddine, yasal koşulları oluştuğundan kadın lehine yasal faiziyle birlikte 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata, ziynet ve mal rejiminden kaynaklı davaların tefriki ile ayrı esasa kaydına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, tedbir nafakası ve tazminatlar yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ileri sürülen istinaf nedenlerine, kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde usul ve kanuna aykırılık görülmemesine göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kusur belirlemesi, tedbir nafakası ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kusur belirlemesi, tedbir nafakası ve tazminatlar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’un 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.