"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1736 E., 2024/313 K.
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Göksun 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2023/439 E., 2023/531 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, kusur belirlemesi, erkek aleyhine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat ile nafaka ve tazminat miktarları yönlerinden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
1.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle İlk Derece Mahkemesinin hüküm kısmının 5 inci maddesinde "...manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE," şeklinde yazılması gerekirken "Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 15.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE," şeklinde yazılmasının maddi hata sonucu ve mahallinde her zaman düzeltilebilir nitelikte olduğunun anlaşılmış bulunmasına ve İlk Derece Mahkemesince davalı-karşı davacı erkeğe "...evlenme aşamasında bir takım hususları gizlediği ve bunların sonradan ortaya çıktığı..." kusuru yüklenmiş ise de; evlilik öncesine ilişkin olayların taraflara kusur olarak yüklenemeyeceği, ayrıca erkeğin doğduğu zamandan itibaren nüfusunda kayıtlı bulunan çocuğunun varlığının nüfus kaydı ile her zaman ortaya çıkabileceği, bu nedenle erkeğe "...evlenme aşamasında bir takım hususları gizlediği ve bunların sonradan ortaya çıktığı..." kusurunun yüklenemeyeceğinin, ancak kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurları uyarınca erkeğin boşanmaya sebebiyet veren olaylarda yine de tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre davalı-karşı davacı erkek vekili aşağıdaki paragraf kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. 4721 sayılı Kanun'un 176 ncı maddesinin birinci fıkrasına göre, yoksulluk nafakasının toptan ve durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir. Yoksulluk nafakasının toptan ya da irat biçiminde ödenebilmesine karar verilebilmesi için, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücü ve isteklerinin göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. Toplanan delillerden, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı erkeğin tam kusurlu olduğu, kadının herhangi bir geliri ve mal varlığının bulunmadığı ve boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği ispatlanmış ise de, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evlilikte geçen süre, ortak çocuklarının olmaması ve yaşları da dikkate alındığında kadın lehine, 4721 sayılı Kanun'un 176 ncı maddesinin birinci fıkrası dikkate alınarak, "hakimin takdir yetkisi" çerçevesinde yoksulluk nafakası yönünden bir defaya mahsus olmak üzere "toptan ödeme" yönünde karar verilip verilemeyeceği hususu değerlendirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda (2) numaralı paragrafta belirtilen kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda (2) numaralı paragrafta belirtilen kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden erkek yararına BOZULMASINA,
3.Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davalı-karşı davacı erkek vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,20.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.