Logo

2. Hukuk Dairesi2024/4217 E. 2024/5826 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin tazminat miktarı tespitinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, davalı-karşı davacı erkeğin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/3427 E., 2024/771 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davalarında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; tazminatlara karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliğinin erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile kadın yararına yasal faiziyle birlikte 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı erkek vekili karşı dava dilekçesinde; evlilik birliğinin kadının kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve erkek yararına yasal faiziyle birlikte 100.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 15.12.2020 tarihli ve 2018/796 Esas, 2020/783 Karar sayılı kararıyla; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kendisi ve ailesi kadına küfür eden, ailesinin eşine karşı olan davranışlarına sessiz kalan, ayrıldıkları esnada eşinin paralarını iade etmeyen ve böylelikle duygusal ve ekonomik şiddet uygulayan erkeğin tam kusurlu olduğu; boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği ve ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararına olacağı gerekçesi ile erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuk Yiğit'in velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk yararına hükmedilen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle aylık 400,00 TL'ye çıkarılmasına, kararın kesinleşmesinden sonra aylık 400,00 TL iştirak nafakası olarak devamına, kadının tedbir nafakası talebinin reddine ve kadın yararına kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte 20.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-davalı kadın vekili tazminatlar ile nafakaların miktarı; davalı-davacı erkek vekili erkeğin davasının reddi, kusur belirlemesi ve aleyhe hükmedilen tazminatlar yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 06.06.2022 tarihli ve 2021/652 Esas, 2022/1281 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince erkeğe yüklenen kusurlu davranışların gerçekleştiği ancak boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşinin ailesi ile görüşmeyen ve bu konuda sorun yaratan kadının da az da olsa kusurlu olduğu, böylelikle boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kadının az kusurlu olduğu; kadının kusurunun ispatlanması nedeniyle erkeğin davasının da kabulünün gerektiği ancak kadının davasındaki boşanma hükmü kesinleşmiş olduğundan erkeğin davası hakkında karar verilmesine yer olmadığı ve erkek dava açmakta haklı olduğundan erkeğin davasında kendisini vekil ile temsil ettiren erkek yararına vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği ve sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle; erkeğin kusur belirlemesi ve reddedilen davasına ilişkin istinaf itirazlarının kabulüne, kusur gerekçesinin erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu şeklinde düzeltilmesine, erkeğin boşanma davasının reddine ilişkin İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak erkeğin davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, erkeğin davasında kendisini vekil ile temsil ettiren erkek yararına 5.100,00 TL maktu vekâlet ücreti ödenmesine ve erkeğin sair, kadının ise tüm istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-davalı kadın vekili katılma yolu ile kusur belirlemesi, tazminatlar ile nafakaların miktarı; davalı-davacı erkek vekili kusur belirlemesi, aleyhe hükmedilen tazminatlar ve reddedilen tazminat talepleri yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 05.12.2022 tarihli kararı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu gerekçesiyle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının maddî ve manevî tazminat miktarı yönünden bozulmasına ve bozmanın kapsamı dışındaki temyize konu hükümlerin onanmasına karar verilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1. Bozmaya uyan Bölge Adliye Mahkemesi kadının zina nedeniyle boşanma istemli açtığı davanın işbu yargılamadaki kadının davasında verilen boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden sonra açılmış olması nedeniyle değerlendirilemeyeceği belirtilerek ve bozma kararına uyulmasına karar verilerek kesinleşen yönlerden karar verilmesine yer olmadığına ve kadın yararına kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş, verilen karara karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 28.03.2023 tarihli kararı ile 2023/5621 Esas, 2023/4313 Karar sayılı kararı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat az olduğu gerekçesiyle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının maddî ve manevî tazminat miktarı yönünden bozulmasına ve bozmanın kapsamı dışındaki temyize konu hükümlerin onanmasına karar verilmiştir.

C. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bozmaya uyan Bölge Adliye Mahkemesince yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadın yararına 120.000,00 TL maddî ve 120.000,00 TL manevî tazminatın boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı- karşı davacı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kusur belirlemesi ve tazminatların miktarı yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 174 üncü maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı-karşı davacı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Ali'ye yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.