"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2024/2 E., 2024/111 K.
KARAR : Karar verilmesine yer olmadığı
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dairece İlk Derece Mahkemesi kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda kesinleşen hususlarda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadın ile olan evliliklerinin kadının kusurlu hareketleri neticesinde temelinden sarsıldığını ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminar ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı-karşı davalı taraf ile olan evliliklerinin erkeğin kusurlu hareketleri sonucunda temelinden sarsıldığını ileri sürerek 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile kadın yararına yasal şartları oluştuğu gerekçesiyle 150.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 11.11.2021 tarihli ve 2020/361 Esas, 2021/657 Karar sayılı kararıyla; erkeğin, kadına hakaret ettiği ve kadını ortak konuttan kovduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, kadına ait bir kusurun ispat edilmediği gerekçesiyle, asıl davanın reddine, karşr davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 600,00 TL tedbir nafakasına, karar tarihinden itibaren aylık 700,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal koşulları oluştuğundan kadın lehine 30.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; her iki boşanma davası ve fer'îleri yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; nafakaların ve tazminatların miktarı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 13.04.2022 tarihli ve 2022/839 Esas, 2022/1452 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 19.10.2022 tarihli ve 2022/6205 Esas, 2022/8337 Karar sayılı kararıyla; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu ve tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakasının az olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesinin tazminatlara ve yoksulluk nafakasına ilişkin esastan ret kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre onanmasına karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1. Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesince verilen, 29.01.2020 tarihli ara karar ile kadın lehine hükmedilen aylık 600,00 TL tedbir nafakasının 09.02.2023 tarihi itibarıyla 900,00 TL artırılarak aylık 1.500,00 TL olarak karar kesinleşinceye kadar devamına, kararın kesinleşmesinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına, davalı- karşı davacı kadın lehine 80.000,00 TL maddî tazminata, 70.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine dair karara karşı davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 01.11.2023 tarihli ilamı ile; İlk derece Mahkemesi kararının yalnızca kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasının az olduğu gerekçesi ile bu yönlerden bozulmasına karar verildiği, temyize konu diğer yönlerden ise kararın onandığı, İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyulmasına rağmen, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının bozmanın kapsamı dışında kalıp kesinleştiği gözetilmeden tedbir nafakası hakkında yeniden hüküm tesisinin doğru olmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla; Yargıtay 2. Hukuk Dairesince Onanmasına karar verilip kesinleşen tüm konularda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; mahkemece verilen nafaka ve tazminatların miktarının fazla olduğunu, kararın mağduriyetine sebebiyet vereceğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının erkek aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminatların miktarı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı boşanma davasından kesinleşen hususlarda verilen karar verilmesine yer olmadığına dair kararın isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 4 üncü maddesi, 97 nci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı-karşı davalı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden erkeğe yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.