"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/71 E., 2023/680 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bafra Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/809 E., 2022/934 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davacı-davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; kadının bir bahane bulup kavga çıkartarak evi terk edip Ankara'da bulunan ailesinin yanına gittiği, erkeğe bir yabancıymış gibi davrandığı, agresif olduğu, kadının erkeğe hakaret ve küfür ettiği, toplum içerisinde devamlı suretle küçük düşürdüğü kadının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini ve kadının iddialarını kabul etmediğini beyan ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve terk nedeniyle boşanmalarına, erkek yararına 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata, kadının davasının reddine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin iddialarını kabul etmediğini, erkeğin kadına sevgi ve saygı göstermediği, tarafların ortak yaşayacakları konutu dahi tutmadığı evlendiklerinde herhangi bir ev eşyası almadığı, kadına ekonomik şiddet uyguladığı ve para göndermediği, erkeğin güven sarsıcı sadakatsiz davranışlarının mevcut olduğu, erkeğin kusurlu hareketleri nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini iddia ederek erkeğin davasının reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına ve 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili ıslah dilekçesinde özetle; cevap dilekçesi ve karşı dava dilekçesinin talep kısmında "Müvekkil lehine 1000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine", karar verilmesi şeklindeki talebini "Müvekkil lehine 1000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, boşanmayla birlikte yoksulluk nafakası olarak devamına " olarak karar verilmesi olarak ıslah ettiklerini beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; erkeğin görevi gereği doğu ilinde bulunduğu geçici süre görev yapacağı inancı ile kadına ayrı bir ev açmadığı ayrı bir ev olmaması sebebiyle ev eşyası temin etmediğinin anlaşıldığı, görev süresi içerisinde geliri ve imkanı olmasına rağmen kadını aile bireylerinin yanında kalmaya mecbur ettiği ve düzen kurmadığı, erkeğin evlilik birliği içerisinde evli bir erkeğe yakışmayacak samimiyette sosyal medya üzerinden karşı cinsle fotoğraflar yayınlayarak güven sarsıcı davranışta bulunması nedeniyle erkeğin kusurlu bulunduğu, erkeğin dilekçeler teatisi aşamasında iddia ettiği vakıaların dosya kapsamında ispatlanamadığı, erkek tanıkları her ne kadar kadının evden ayrıldığı yönünde beyanda bulunmuş olsalar da evlilik birlikteliklerinin içeriğine dair bilgilerinin olmaması yalnızca evden ayrıldığını beyan etmeleri, ne kadar sıklıkla evden gittiği, evden ayrıldığında ortak haneye dönmediği süre tanıklar tarafından nicelendirilememesi nedeniyle ispatlanamayan iddiaların kusur kapsamına alınmadığı terke dayalı (yasal şartların oluşmaması terk ihtarı gibi) ve evlilik birliğinin temelden sarsılması sebebiyle açılan boşanma davasının reddine karar verildiği, erkeğin boşanma davasını dayandırdığı olayları kanıtlayamadığı, netice ile kadın tarafından açılan boşanma davasında ise, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu, kadının ise kusursuz olduğunun anlaşıldığı, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile; asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 800,00 TL tedbir ve toptan olarak 28.800,00 TL yoksulluk nafakasına ve kadın yararına 30.000,00 TL maddî, 27.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı-davalı erkek vekili; kusur belirlemesi, kendi davasının reddi, hükmedilen nafakalar ve tazminatlar, toptan nafakaya hükmedilmesi, vekâlet ücreti yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-davalı erkek vekili; kusur belirlemesi, kendi davasının reddi, hükmedilen nafakalar ve tazminatlar ve miktarları, toptan nafakaya hükmedilmesi, vekâlet ücreti yönlerinden temyiz talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkek tarafından açılan boşanma davasının kabulünün gerekip gerekmediği, kadın yararına nafaka ve tazminat takdirinin ve miktarlarının isabetli olup olmadığı, toptan yoksulluk nafakasının dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un, 4 üncü, 6 ıncı, 166 ıncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ıncı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,24.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.