Logo

2. Hukuk Dairesi2024/4940 E. 2024/8096 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının 1991-2004 yılları arasında yetiştirme yurdunda kaldığının tespiti talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurumun sunduğu belgelerde davacının korunma kararının kaldırılmasından sonra yurttan ayrılış kaydının boş bırakılması, ayrıca istihkak kesildiğine dair belge sunulamaması ve tanık beyanları değerlendirilerek davacının yurtta kaldığına dair iddiasının ispatlandığı kabul edilmiş ve mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/2474 E., 2022/136 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bingöl 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2015/1315 E., 2017/150 K.

Taraflar arasındaki davacının kurum bakımında kalmış olduğunun tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili hakkında Bingöl Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.10.1991 tarih, 1991/80 D.iş karar nolu kararı koruma kararı verildiğini fakat Bingöl Asliye Hukuk Mahkemesi kararıyla koruma kararının kaldırıldığını, kurumdan ilişiğinin kesildiği belirtiltiğini ancak söz konusu kararın fiilen uygulanmadığını ve müvekkilinin kardeşi ... ile birlikte yurtta kalmaya devam ettiğini iddia ederek; 1991-2004 yılları arasında, 18 yaşını ikmal edinceye kadar Bingöl Yetiştirme Yurdunda kaldığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Bingöl Asliye Hukuk Mahkemesinin 1991/80 D.iş Sayılı kararı ile davacının çocuk yuvalarından birine alınmasına karar verildiği yine Bingöl Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.01.1999 tarih 1999/2 Müt Sayılı kararı ile davacının koruma kararının kaldırılmasına karar verildiği ve kurum ile ilişiğinin kesildiğinin anlaşıldığı, dosyada bulunan resmi belgelerin aksine, davacının18 yaşını dolduruncaya kadar kuruma bağlı yetiştirme yurdunda kaldığına dair tanık beyanlarına itibar edilemeyeceği kaldı ki tanık beyanlarının da davacının iddiasını tam anlamıyla doğrulayamadığı, davacının hangi tarihler arasında kurumda kaldığının kesin ve net olarak ortaya konulamadığı ve iddiayı doğrulayan başkaca bir delil de bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece hukuka aykırı olarak davanın reddine karar verildiğini, müvekkilinin 18 yaşını dolduruncaya kadar kurumda kaldığının sabit olduğunu, davacı tanıklarının ve mali müşavir bilirkişi raporunun iddialarını doğruladığını belirterek, İlk Derece Mahkemesi Kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda yeniden hüküm kurulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davalı kurum tarafından sunulan resmi belgelerden davacının hakkında verilen korunma kararının kaldırılmasından sonra yurttan ayrılış kısmının boş bırakıldığı, istihkak, iaşe ve giyim ihtiyaçlarının kesilmesi ve davacının mutfak kazan kaydından düşümünün yapıldığına dair bir belgenin bulunmaması, tanık beyanları ile davacının koruma kararı kaldırılmasına rağmen yurtta kalmaya devam ettiğinin anlaşılmasına göre davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesinde usul ve yasaya uyarlılık bulunma gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulü ile; davacı ...’un 1991 yılından 2004 yılına kadar (18 yaşını bitirinceye kadar) yetiştirme yurdunda kaldığının tespitine, davacı vekili yararına vekâlet ücreti takdirine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; tanık beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, kurum kayıtlarının Bingöl ilinde yaşanan afet sebebiyle bulunamadığını, davacıya ait özlük dosyasının bulunmaması sebebiyle müvekkil kurumca usulüne uygun kayıt tutulmadığı şeklindeki değerlendirmeyle davacının 2004 yılında reşit oluncaya kadar kurumda kaldığının kabulü şeklinde karar verilmesinin hukukla ya da hakkaniyetle bağdaşır tutum olmadığını, davacının yurttan ayrılış tarihinin boş olmasının, koruma kararının kaldırıldığı 1999 yılından sonra yurtta kalmaya devam ettiği anlamına gelmeyeceğini belirterek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının kurum bakımında kalmış olduğunun ispatlanıp ispatlanmadığı, davanın kabulünün doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.