Logo

2. Hukuk Dairesi2024/4955 E. 2024/5454 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilmesinde yasal süre aşımı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Elektronik tebligatın muhatabın adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağı ve davalı-davacı vekilinin temyiz dilekçesini yasal süre geçtikten sonra verdiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz dilekçesinin reddine ilişkin ek kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/153 E., 2024/269 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/215 E., 2020/174 K.

Taraflar arasındaki asıl dava olarak açılan boşanma davası ile birleşen dava olarak açılan tedbir nafakası davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, kadının başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince 02.04.2024 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin süreden reddine karar verilmiştir.

Ek karar davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartları ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Temyiz istemi, davalı-davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine yönelik Bölge Adliye Mahkemesinin 02.04.2024 tarihli ek kararına ilişkindir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca bölge adliye mahkemesince verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabilir. Temyiz dilekçesinin süresinden sonra verilmesi hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen karar, davalı-davacı kadın vekiline tarihinde 27.02.2024 tebliğ edilmiş; temyiz dilekçesi ise yasal süre (12.03.2024) geçirildikten sonra 13.03.2024 tarihinde verilmiştir.

Temyiz dilekçesinin süre aşımı sebebiyle reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesince verilen ek karar yukarıda anılan Kanun hükümlerine uygun olduğundan temyiz isteminin reddi ile söz konusu kararın onanması gerekir.

KARAR

Açıklanan sebeple;

Bölge Adliye Mahkemesince verilen 02.04.2024 tarihli ek kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.07.2024 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır (Tebligat Kanunu m. 7/a-f.4, Elektronik Tebligat Yönetmeliği m. 9/6).

Bilindiği üzere bir takvim günü, gece saat 24:00'den (12:00 veya 00:00 olarak da adlandırılır) ertesi gece 24:00'e kadar olan saat dilimidir. Diğer bir anlatımla bir takvim günü, gece saat 00:00’dan (12 saatlik zaman dilimine göre ise gece 12:00’den başlayıp ertesi gece 24:00’e kadardır. Ertesi gece saat 24:00'de (yani saat 00:00'da) diğer gün başlar. Birbirini izleyen günler arasında ara bir zamanın bulunmadığı, bir günün sona ermesiyle diğer günün başlayacağı da kuşkusuzdur.

Bu durumda, elektronik yolla yapılan bir tebligatın muhatabın adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılmasından, beşinci günün sona ermesi ve altıncı günden itibaren yasal sürenin başlayacağını anlamak gerekir. Aksi düşünce kabul edilirse, yasada “beşinci günün sonunda yapılmış sayılır” ibaresinde yer alan “sonunda” sözcüğünün hiçbir anlamı bulunmamaktadır. Hem bir günün sonundan söz edip hem de o gün tebligatın yapılmış sayılacağı başlı başına bir çelişki oluşturur. Ayrıca, “muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci gün” hesaplanırken, tebligatın beşinci günde yapılmış kabul edilmesi hâlinde; tebligatın, beşinci günün “başında”, “ortasında”, “sonunda” yapılmış olmasının bir farkı da kalmaz. Oysa yasa koyucu burada, “izleyen beşinci günün sonunda” ibaresiyle; tebligatın okunmuş sayılması (tebligatın yapılmış sayılması) için tebligatın muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihten sonra beş tam günün geçmesini amaçlamıştır. Diğer bir anlatımla, muhataba tebligatı okuması (tebellüğ etmiş sayılması) için, tebligatın elektronik adresine ulaştığı gün hariç beş tam gün verilmiştir. Yasa koyucu, tebligatın elektronik adrese ulaştığı günü izleyen beşinci günde tebligatın yapılmış sayılacağını amaçlasaydı, “izleyen beşinci günün sonunda” ibaresinin yerine “izleyen beşinci günde” tebligat yapılmış sayılır şeklinde düzenleme yapabilirdi. Dolayısıyla “beşinci günün sonunda” şeklindeki düzenlemeyi, elektronik yolla yapılan tebligatın, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci gün bittikten sonra; yani, izleyen altıncı günde yapılmış sayılır şeklinde anlamak gerekir.

Eldeki temyiz başvurusunun yukarıdaki açıklamalar ışığında değerlendirilmesi gerekmektedir. Dava dosyasına göre Mahkeme kararının davalı-davacı vekilinin elektronik adresine 22.02.2024 tarihinde ulaştığı anlaşılmaktadır. Tebligat, davalı-davacı vekilinin elektronik adresine ulaştığı tarihi (22.02.2024 gününü) izleyen beşinci günün sonunda (beş tam gün sonra); yani, 27.02.2024 gününün bittiği (sona erdiği) ve 28.02.2024 gününün başladığı gece saat 00:00’da yapılmış sayılacaktır. 28.02.2024 tarihi Çarşamba gününe rastlamaktadır. Bu durumda, davalı-davacının iki haftalık istinaf süresi 13.03.2024 Çarşamba günü tatil saatine kadar devam etmektedir (HMK m. 92/2, 361/1). Ayrıca, elektronik ortamda yapılan işlemlerde ise süre gün sonunda bitmektedir (HMK m. 445/4).

Davalı-davacı vekili, 13.03.2024 Çarşamba günü (son gün) kararı temyiz ettiğine göre, davalı-davacı vekilinin temyizi süresinde olup hukuka aykırı olan ek kararın kaldırılarak temyiz isteminin esas yönüyle incelenmesi gerekmektedir.