Logo

2. Hukuk Dairesi2024/4969 E. 2024/8097 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı erkeğin malvarlığı üzerindeki tasarruf yetkisinin, ailenin ekonomik varlığının korunması gerekçesiyle sınırlandırılıp sınırlandırılmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadın tarafından sunulan delillerin, davalı erkeğin ailesinin ekonomik varlığını tehlikeye düşürecek şekilde tasarrufta bulunduğunu veya evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmekten kaçındığını ispatlamaya yeterli olmadığı değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2152 E., 2024/752 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Köyceğiz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/184 E., 2022/374 K.

Taraflar arasındaki davacı kadın tarafından açılan davalı eşin tasarruf yetkisinin sınırlandırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının uzun yıllardır tanınan ve bilinen bir tacir olduğunu,iyi geliri olduğunun herkesçe bilindiğini ancak gelirini müvekkilinden sakladığını, müvekkilinin ise bir kamu bankasında çalıştığını, davalının son zamanlarda müvekkiline kötü davrandığını, sürekli ayrılacağından bahsettiğini, bir kısım malvarlığını evlilik birliği içerisinde müvekkilinden habersiz sattığını iddia ederek; davalı üzerine kayıtlı olan ve evlilik birliği içinde edinilen 48 ... plakalı aracın ve ... Mahallesi 136 ada 68 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için araç ve taşınmaz üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı kadının iddialarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, pandemi sebebiyle işlerinin bozulduğunu, banka kredileri ayakta kalmaya çalıştığını, dava konusu olan 48 ... plakalı araç ve taşınmazın banka kredilerini kullanılarak alındığını, kanunun aradığı anlamda ailenin ekonomik varlığının korunması veya evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin neler olduğu ve miktarının belirtilmediğini, ailenin ekonomik varlığının tehlikede olduğu veya müvekkilinin evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmekten kaçındığı yönünde ispat vasıtasına da yer verilmediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ailenin ekonomik varlığının korunması veya evlilik birliğinden doğan mali yükümlülüğün yerine getirilmesi için tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasında ailenin ekonomik varlığının korunması hususunun bunu gerekli kılması veya evlilik birliğinden doğan mali bir yükümlülüğün yerine getirilmesinin bunu gerektirmesi gerekli olduğu davalı erkek eşin malvarlığı üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasını ve davacı kadının diğer eşin rızasına bağlanmasını gerektirir davanın ispatı yönünde kanaat oluşturacak somut bir gerekçe ortaya konulamadığı ve davacı kadın tarafından gösterilen ve dinlenen tanık beyanlarının da ispata mugayir bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve kanuna aykırı olduğu ileri sürerek kararın kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle istinaf kanun yolu itirazlarını aynen tekrar ederek, eldeki dava tarihinde boşanma ve mal rejimine ilişkin davaların açılmamış olduğunu sonradan açılmaları karşısında davanın açılmış olduğu tarihe göre değerlendirilerek davanın reddi yerine, konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığı şeklinde karar verilmesi ve dava açıldığı tarihteki şartları göre dava açmakta haklı olduğundan lehlerine vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmesi gerektiğini belirterek; davanın kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan tasarrufun sınırlandırılması davasında, davalı erkeğin, ailenin ekonomik varlığının korunması ve evlilik birliğinden doğan mali bir yükümlülüğün yerine getirilmesini gerektirecek ölçüde tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasının gerekip gerekmediği, dava açmakta haklı olduklarından beisle haklarında yargılama gideri ve vekâlet ücreti takdir edilip edilmemesi noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 199 uncu maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.