"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1906 E., 2023/1690 K.
KARAR : Esastan ret
SAYISI : 2020/256 E., 2021/438 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili ve davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin ekonomik şiddet uyguladığını, çocuklarının eğitimini yarım bırakmakla tehdit ettiğini, kendisinin sosyal hayatına ve gezmelerine aşırı para harcadığını, kadına ve ailesine hakaret ettiğini, tehdit ettiğini, baskı uyguladığını, iftira atarak evden kovduğunu, ortak konutta kalan giysilerine zarar verdiğini, sadakatsiz davranışlarının bulunduğunu iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 9.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, 500.000,00 TL maddî tazminat ile 500.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, şirketinin durumunun da iyi olmadığını, çocuklarını özel okullarda okuttuğunu, ancak kadının kendisine asla değer vermediğini, ekonomik durumu kötüye gidince evden uzak durmaya başladığını, kızının doğumunu bahane ederek evle ilgilenmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde 100.000,00 TL maddî tazminat ile 100.000,00 TL manevî tazminatın kadından alınarak erkeğe verilmesine karar verilesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına birçok kez ağır hakaretlerde bulunduğu, psikolojik baskı uyguladığı, davacı kadın için ortak hayatın devamı kendisinden beklenmeyecek derecede çekilmez hale geldiği, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 2.500,00 TL tedbir nafakasına, kararın kesinlemesi halinde nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına, 150.000,00 TL maddî tazminat ile 80.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün kabul edilen nafaka, maddî tazminat ve manevî tazminat miktarları bakımından kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün boşanma, kusur belirlemesi, nafaka, maddî tazminat, manevî tazminat miktarları, bakımından kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esası ile ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içerisine toplandığı, kanunun olayda uygulanmasında hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun yine kusur belirlemesinin doğru olduğu, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın satın alma gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut veya beklenen menfaatlerin kapsamı ile günün ekonomik şartlarına kadın yararına yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat takdirinin doğru, miktarlarının uygun ve yerinde olduğu gerekçesi ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmün maddî tazminat ve manevî tazminat ve nafaka miktarları bakımından bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir
2.Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; hükmün kusur belirlemesi, kabul edilen maddî tazminat, manevî tazminat ve nafaka miktarı bakımından bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, bulunması halinde bulunan geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, maddî tazminat, manevî tazminat, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası ve miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 175 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı erkek vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece 4721 sayılı Kanun'un 175 inci maddesi uyarınca "hakkaniyet ilkesi" ile ilgili 4 üncü maddesinin de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi usûl ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
3.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, kişilik haklarına yapılan saldırıya, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci madde hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Yukarıda 2 ve 3 numaralı paragraflarda belirtildiği üzere temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat yönlerinden KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden davacı kadın yararına BOZULMASINA,
3.Yukarıda (1) numaralı paragraflarda belirtildiği üzere davalı erkek vekilin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.