Logo

2. Hukuk Dairesi2024/528 E. 2024/7824 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirlemesi, hükmedilen tazminat ve nafaka miktarlarının yerindeliği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin kadına yönelik fiziksel şiddetinin bir kez olduğu ve süreklilik arz etmediği, ancak diğer kusurlu davranışlarıyla birlikte değerlendirildiğinde boşanmaya sebep olan olaylarda ağır kusurlu olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1224 E., 2023/1382 K.

DAVA TARİHİ : 23.09.2019

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında

hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/188 E., 2021/173 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin istinaf başvurusununu esastan reddine kadının başvurusunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının huzursuzluk çıkardığını iftira attığını, sebepsiz yere uzaklaştırma kararı aldığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davacı erkek vekilinin 13.11.2019 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; davalı kadının aşırı kıskanç olduğunu, müvekkilinin akrabalarıyla görüşmesine engel olduğunu, önceki evliliğinden olan kızına kötü davrandığını hakaret ettiğini, onu evde istemediğini, şüpheci olduğu ve müvekkilini sadakatsizlikle suçladığını dedikodusunu yaptığını, sürekli takip ettiğini, müsrif olup sürekli borçlandığını, muska büyü yaptırdığı, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini, müvekkili yararına yasal faizi ile birlikte 50. 000.00 TL manevî tazminata karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın cevap dilekçesinde; erkek eşin ailesinin baskısı altında kaldığını, sürekli fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, müvekkilinin kanser hastası olduğunu ve tedavi ücretlerini karşılamadığını, sürekli hakaret ettiğini, başka kadınlar ile ilişkisinin olduğunu, davacı erkek eşin ve ailesinin müvekkilini eve almadığını beyan ederek; davacının açtığı davanın reddine karar verilmesini, aksi halde tarafların boşanmalarına karar verilmesi halinde müvekkili yararına aylık 1.500,00 TL tedbir- yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının erkek eşe karşı küçük düşürücü söylemlerde bulunduğu, muska ve büyü yaptırdığı, aşırı kıskanç olduğu, erkek eşin akrabalarının ortak konuta gelmesini istemediği, davacının ilk evliliğinden olan kızını kabullenmediği, kötü günler için biriktirdiği altınları bozdurduğu, davacı erkek eşin ise kadına karşı fiziksel şiddet uyguladığı, kadını hor gördüğü evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde erkek eşin az kadının ise ağır kusurlu olduğu boşanma sebebiyle kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek eş yararına manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının evlilik birliğinin sona ermesinde ağır kusurlu olduğundan, yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminata hak kazanamayacağı gerekçesi ile; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, erkek eş yararına 7.500,00 TL manevî tazminata, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir nafakasına, kadının yoksulluk nafakası ve maddî manevî tazminat taleplerinin reddine karar verlimiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespiti yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, erkek lehine hükmedilen manevî tazminat, tedbir nafakasının miktarı, reddedilen nafaka ve tazminat talepleri yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin kararında erkek eşin kadına sürekli hakaret ettiği ve davalı tanığı ... K.'nın "herkes ... ve ...'ın sevgili olduğunu bilirdi. Bazı etkinliklere ..., ... ile yalnız katılırdı" şeklindeki beyanlarına üstünlük tanınarak davacının güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, kadına sürekli şiddet uyguladığı, davalı kadının ise; eve misafir kabul etmediği, davacıya hakaret ettiği, davacının biriktirdiği parayı davacıdan habersiz olarak aldığı, erkek eşin güven sarsıcı davranışları karşısında kadının davranışlarının kıskançlık olarak değerlendirilemeyeceği, davacı erkek eşin kızı ...'nin beyanlarında, davalı kadının kendisine yaklaşımının iyi olduğunu, fiziki görünüşü ile hiç dalga geçmediğini belirtmesi nedeniyle, bu maddî vakıanın kadına kusur olarak yüklenemeyeceği mahkemece kadın yönünden kabul edilen" büyü, muska gibi hurafelerle ilgilenme, aşırı kıskançlık sergileme, kocanın ilk evliliğinden olan kızını kabullenmeme, erkeği sürekli kontrol altında tutmaya çalışma "kusurlarının somut olayda gerçekleşmediği, erkek eşin, kadına yönelik sürekli hakaret, sürekli şiddet ve güven sarsıcı davranışlarda bulunma, kadının ise erkeğe yönelik eve misafir kabul etmeme, davacıya hakaret ettiği, davacı erkek eşin biriktirdiği parayı davacıdan habersiz olarak aldığı kusurlarının gerçeklemesi karşısında erkek eşin ağır kadının ise az kusurlu olduğu boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, erkek eşin evlilik birliğinin sarsılmasında ağır kusur olduğundan hakkında manevî tazminat şartlarının gerçekleşmediği ve istinafa konu sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile; erkek eşin istinaf başvurusunun esastan reddine; kadının ise kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, tazminatlar ve erkek eş lehine verilen manevî tazminata yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile kusur gerekçesinin düzeltilmesine, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kadın yararına dava tarihinden, karar tarihi olan 05.03.2021 tarihine kadar aylık 400,00 TL tedbir nafakasına karar tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata, davacı erkek eşin manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakası ve tazminatların kabulü ve miktarı yönüden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle: kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve kadın yararına hükmedilen nafakaların kabulü ve miktarı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine ve özellikle, erkeğin kadına yönelik fiziksel şiddetinin bir kez olduğu ve süreklilik arzetmediği, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından belirlenen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlarla birlikte değerlendirildiğinde boşanmaya sebep olan olaylarda erkek eşin yine de ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.