"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/877 E., 2024/913 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ: Konya 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/1571 E., 2024/60 K.
Taraflar arasındaki velayetin değiştirilmesi ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesine asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı-davalı (baba) vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı vekili tarafından velâyetin değiştirilmesi ve kişisel ilişki davasına yönelik temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 382 inci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (13) üncü alt bendinde velâyetin değiştirilmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı olarak düzenlenmiştir. Aynı Kanunla 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz. Davacı-davalı (baba) vekilinin velâyetin değiştirilmesi davası yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı-davalı (baba) vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine yönelik temyiz dilekçesi yönünden; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı (baba) vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Karaman Aile Mahkemesinin 29.04.2014 gün ve 2013/114 Esas 2014/325 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma ilamında velâyetin anneye verildiğini, annenin 10.09.2017 tarihinde mesaj göndererek Almanya'ya yerleştiklerini bildirdiğini, müvekkilinin yarı yıl ve yaz tatillerinin tamamında çocuklarının kendisinde kalması şartıyla bu duruma rıza gösterdiğini, davalının yarı yıl tatilinde çeşitli bahaneler uydurarak çocukları Türkiye'ye getirmediğini ve müvekkilinin çocuklarını göremediğini belirterek velayet hakkını kötüye kullanması nedeniyle annenin ortak çocuklar üzerindeki velâyet hakkının kaldırılmasını, velayetin müvekkiline verilmesini, davalı anne ile kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı anne birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ve ortak çocukların Türk ve Alman vatandaşlığına sahip olup çifte vatandaş olduklarını, çocukların bütün ihtiyaçlarının müvekkili ve ailesi tarafından ve de Alman Devleti yardımı ile karşılandığını ve şu anda Almanya'nın birinci derecede en iyi okullarında öğrenim gördüklerini, babanın bu durumu bilmesine rağmen icra takibi başlattığını, müvekkilinin icra tehdidi altında olduğunu belirterek boşanma ilamında çocuklar ile babanın kişisel ilişki kurulması yönündeki hükmünün çocukların yüksek menfaatlerine, okul durumlarına ve sosyal kültürel gelişimlerine uymadığından yaz aylarında ve tatillerde olmak üzere yeniden tesis edilmesin karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin 22.12.2021 tarihli,2018/1005 E., 2021/1925 K. sayılı kararı ile velâyetin değiştirilmesi davasının reddine, birleşen davanın kabulü ile baba ve çocuklar arasında Şubat, Nisan, Haziran, Ağustos, Ekim, Aralık aylarının ilk haftası Pazartesi günü saat 09:00’dan Cuma günü saat 17:00 ve 1 Ağustos saat 09:00'dan 30 Ağustos saat 17:00 saatleri arasında kişisel ilişki tesisine karar verilmiş, her iki tarafın istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 07.09.2022 tarihli kararı ile, yabancı ülkede yaşayan çocuğun kişisel ilişki düzenlenmesine esas olmak üzere yaşanılan ülkede eğitim öğretim dönemleri, ara tatil ve yaz tatilinin başlangıç ve bitiş tarihleri araştırılıp çocukların eğitim öğretim hayatlarını aksatmayacak şekilde kişisel ilişki düzenlemesi yapılması gerektiği, söz konusu araştırmanın yapılması, oluşacak sonuca göre de bir karar vermek üzere iki tarafın sair istinaf sebepleri incelenmeksizin İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın mahalline gönderilmesine karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çocukların üstün yararı, bedensel ve fikri gelişimlerine dair menfaatleri gözetilerek velâyetin değiştirilmesi davasının reddine, davalı-davacı annenin davasının kabulü ile her yıl paskalya tatilinin ilk haftası Pazartesi günü saat 09:00'dan Pazar günü saat 17:00'ye kadar, yaz tatilinin ilk haftası pazartesi günü saat 09:00'dan ikinci haftası pazar günü saat 17:00'ye kadar, güz tatillinin ilk haftası pazartesi günü saat 09:00'dan pazar günü saat 17:00'ye kadar ve noel tatilinin ilk haftası pazartesi saat 09:00'dan Pazar günü saat 17:00'ye kadar davacı-birleşen dosyada davalı baba ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-davalı (baba) vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı-davalı (baba) vekili istinaf dilekçesinde özetle; velâyetin değiştirilmesi davasının kabulü gerektiğini, kişisel ilişkinin engellendiğini, davanın kabulünün çocuklarını bir daha görememesi anlamına geleceğini belirterek asıl davanın reddi, birleşen davanın kabulü yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların Karaman Aile Mahkemesinin 2013/114 Esas 2014/325 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları, ortak çocukların velâyetinin anneye verildiği, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulduğu, 2010 doğumlu ... ve 2012 doğumlu ...'nin idrak çağında olup, yurt dışında anne ile birlikte yaşadıkları, dosya kapsamına alınan sosyal inceleme raporunda, anne ile yaşamayı tercih ettiklerini beyan ettikleri, annenin velâyet görevini kötüye kullandığının ispatlanamadığı, fiilen velâyet görevini de yerine getirdiğinin anlaşıldığı, bu sebeple velâyetin değiştirilmesine yönelik asıl davanın reddinin isabetli olduğu, dosya kapsamı ile yaşadıkları ülkenin tatil günlerine göre düzenlenen ilişki kararının da isabetli olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı (baba) vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-davalı (baba) vekili özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek ve istinaf sebeplerini tekrarla kararın her iki dava yönünden bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının kabulünün isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 323 üncü maddesi. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 12 nci maddesi. Çocuk Haklarına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü ve 6 ncı maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı (baba) vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı-davalı (baba) vekilinin velâyetin değiştirilmesi davasının reddine yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.