Logo

2. Hukuk Dairesi2024/5986 E. 2025/2209 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında erkeğin kusur oranının belirlenmesi ve buna bağlı olarak hükmedilen maddi tazminat ve nafakanın miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, daha önceki kesinleşmiş bir boşanma davasında tarafların karşılıklı kusurlu bulunmadığına dair hükmün kesin hüküm teşkil etmesi, ancak eldeki davada erkeğin hakaret içeren sözlerinin yeni bir kusur oluşturabileceği gözetilerek, erkeğin tam kusurlu olmadığı ancak yine de boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusurlu olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/529 E., 2024/654 K.

DAVA TÜRÜ : Boşanma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 25. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/51 E., 2022/710 K.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafakalar ile tazminatlar yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle İlk Derece Mahkemesince, her ne kadar erkeğin eşini darp ettiği, ailesinin evine bırakarak birlikte yaşamaktan kaçındığı, müşterek evin ve ailesinin ihtiyaçlarını karşılamayarak birlik görevlerini yerine getirmediği, kilosunu gündeme getirerek "seni görücü usulü ile aldım, seni istemiyorum" diyerek hakaret ettiği, psikolojik şiddet uyguladığı; kadının ise ispatlanan kusurunun bulunmadığı gerekçesi ile erkeğin tam kusurlu olduğundan bahisle tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı olarak boşanmalarına ve fer'ilerine karar verilmiş ise de dosya kapsamından taraflar arasında daha önceden görülen ve tarafların kusurunun ispatlanamaması nedeniyle her iki davanın da reddedilmesi ile sonuçlanan ve kesinleşen Ankara Aile Mahkemesi'nin 2018/228 Esas, 2020/966 Karar sayılı karşılıklı boşanma davasında, tarafların kusurunun olmadığına ilişkin yapılan tespitin kesin hüküm teşkil ettiği, nitekim eldeki dosyada davacı kadının erkeğin kendisini darp ettiği, ailesinin evine bırakarak birlikte yaşamaktan kaçındığı, müşterek evin ve ailesinin ihtiyaçlarını karşılamayarak birlik görevlerini yerine getirmediği vakıalarına Ankara Aile Mahkemesi'nin 2018/228 Esas sayılı dosyasında da dayanmış olduğu ve reddedilen boşanma davasından sonra davalı erkeğin bu kusurlu davranışlarına devam ettiğine dair herhangi bir eyleminin de ispat edilemediği, davacı kadının kesinleşen Ankara Aile Mahkemesi'nin 2018/228 Esas, 2020/966 Karar sayılı karşılıklı boşanma davasında ileri sürmediği, eldeki dosyada ileri sürdüğü erkeğin eşine "hakaret ettiği" vakıasının ise gerçekleştiği ve erkeğe kusur olarak yüklenebileceği; belirlenen ve gerçekleşen kusurlara göre yine de boşanmaya sebep veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.