Logo

2. Hukuk Dairesi2024/6057 E. 2024/6146 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tarafların ortak çocuğu ile anne arasında kurulan kişisel ilişkinin kapsamının çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı annenin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü gerekçelerin, çocuğun üstün yararına aykırı olduğu ve bozma nedeni oluşturmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/313 E., 2024/1178 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ: Silifke Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/54 E., 2021/869 K.

Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince çocuk ile kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı baba tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı anne vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı anne vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını, ortak çocuğun velâyetinin anneye verildiğini, Silifke 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/186 sayılı dosyası ile çocuk üzerindeki velayet hakkı değiştirilerek babaya verildiğini, anne ile kişisel ilişki kurulduğunu, davalı babanın anne ile çocuğun görüşmesini zorlaştırdığını, yardımcı olmadığını iddia ederek; çocuk üzerindeki velayet hakkının değiştirilerek davacı anneye verilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı anne vekili 10.11.2021 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; müvekkilinin, kızı ile iki hafta da bir sadece 3 saat yani ayda toplam 6 saat görüşebildiklerini, bu görüş aralığının müvekkilinin çocuğu ile kişisel ilişki kurması için yeterli olmadığını, velayetin değiştirilmesi yönünde açtıkları davayı, kişisel ilişkinin arttırılması talebi olarak ıslah ettiklerini beyan ederek müvekkili ile ortak çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin yatılı olarak kurulmasına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı baba vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının düzensiz ve savruk bir yaşantısının olduğunu belirterek davanın reddine hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; toplanan deliller ve mahkemece aldırılan sosyal inceleme raporları göz önünde bulundurulduğunda, davalı babanın velayet görevini hakkıyla yerine getirdiği fakat dinlenen tanık beyanları, dosya kapsamında alınan sosyal inceleme raporları, çocuğun duruşmadaki beyanı değerlendirildiğinde, çocuğun yüksek ve üstün yararı gereği, çocuk ile anne arasında kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi gerektiği gerekçesi ile; davanın kabulü ile "Her ayın 1. Ve 3. hafta sonları Cuma ve Pazar günleri arasında Cuma günü 18:00'dan pazar günü saat 17:00'ye kadar, Her ayın 2. ve 4. hafta sonları Cumartesi günü 09:00'dan saat 17:00'ye kadar, Dini bayramların 1. ve 2. Günü saat 09:00 ile ertesi günü saat 17:00 arasında, Her yılın Temmuz ayının 1.günü saat 09:00 ile 31.günü saat 17:00 arasında yatılı olmak üzere kişisel ilişki kurulmasına" karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı baba vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı baba vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kurulan kişisel ilişkinin müvekkili ile çocuğun yeterince zaman geçirmesinin engellendiğini belirterek; tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığı ancak çocuk ile davalı anne arasında, davacı babanın velayet hakkını kullanmasına engel olacak şekilde kişisel ilişki tesis edilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile; istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulü ile "her ayın 1. ve 3 haftası Cumartesi günü saat 10.00 ile Pazar günü saat 18.00 arasında, dini bayramların 2. günü saat 10.00 ile 3. günü 18.00 arasında, yarı yıl tatilinin (15 günlük) 1. günü saat 10.00’dan 7. günü saat 18.00’a kadar, her yıl anneler günü saat 10.00 ila 18.00 arası ve yaz döneminde her yıl 01 Temmuz saat 10.00'dan 31 Temmuz saat 18.00 arasında" kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı anne vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı anne vekili temyiz dilekçesinde özetle; kızının yaşının büyüyor olması ve beraberinde getirdiği fiziksel ve psikolojik değişikliklerde kız çocuğunun anne ile daha fazla birlikte zaman geçirmesi gerektiğini beyanla; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tarafların ortak çocuğu Bade ile davacı anne arasında kurulan kişisel ilişkinin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü, 323 üncü ve 324 üncü maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü, 9 uncu ve 12 nci maddeleri. Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı anne vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.