Logo

2. Hukuk Dairesi2024/607 E. 2024/1628 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Velayeti annede olan çocuğun, annenin bekarlık soyadını kullanmasının çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun anne ile aynı soyadını taşımaması nedeniyle psikolojisinin olumsuz etkilendiği, sosyal yaşamında sıkıntılar yaşadığı ve baba ile iletişiminin bulunmadığı gözetilerek, annenin bekarlık soyadını almanın çocuğun üstün yararına uygun olduğu değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/699 E., 2023/1755 K.

KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Akyurt Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2022/271 E., 2023/11 K.

Taraflar arasındaki çocuğun velâyet sahibi annenin bekarlık soyadını kullanmasına izin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların boşandıklarını ve ortak çocuğun velâyetinin anneye verildiğini, ortak çocuğun soyadı farklılığı nedeniyle okul hayatında ve sosyal hayatında pek çok sorun yaşadığını, en son havalimanında soyadlarının farklı olması nedeniyle alıkonulduklarını, boşanma ilamının gösterilmesi ile yolculuğa devam edebildiklerini, buna benzer birçok üzücü olay yaşadıklarını davalı babanın ortak çocuğun ihtiyaçları ile ilgilenmediğini ve arayıp sormadığını, boşanma kararından sonra davalı babaya ulaşılamadığını ve çocuk lehine hükmedilen nafakaların ödenmediğini belirterek ortak çocuk Ecrin Nas'ın "Korkmaz" olan soyadının "Gökmen" olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; velâyet hakkının soyadı değişikliğini kapsamadığını, davacının duyduğu husumet nedeniyle bu davayı açtığını, çocuğun soyadının değiştirilmesi ile çocuğun evlilik birlikteliği içinde doğmadığı izlenimi verilebileceğini, küçüğün bu durumdan zarar göreceğini, çocuğun yaranın üstün tutulması gerektiğini, davalının çocuğu ile ilgilenmediği ve nafakaları ödemediği hususundaki iddiaların asılsız olduğunu, davalı çocuğu ile görüşme girişiminde bulunduğunda davacının bahaneler ileri sürdüğünü, davacı tarafından engellenmeyen tüm günlerde davalının çocuğu ile vakit geçirdiğini, çocuğun ihtiyaçlarını haricen davalı tarafından karşılandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.Akyurt Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesinin 23.06.2020 tarih 2019/329 Esas, 2020/110 Karar sayılı kararın ile davanın kabulüne karar verilmiş olup, davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 30.06.2022 tarih, 2020/946 Esas, 2022/1456 Karar sayılı kararı ile Nüfus Müdürlüğünün de hasım olarak gösterilmesi gerektiği gerekçesi ile kararın kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile velâyet hakkı tevdi edilen annenin çocuğun soyadını kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebinin velâyet hakkı kapsamındaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olduğu, velâyet hakkı kapsamında çocuğun soyadını da belirleme hakkının da yer aldığı,kendisine velâyet hakkı tevdi edilen annenin kendi soyadı ile değiştirmesini engelleyici yasal bir düzenlemenin bulunmadığı ve çocuğun soyadı değişmekle kişisel durumun değişmeyeceği, dosyadaki mevcut bilgi ve belgelerden anlaşıldığı üzere çocuğun annesi ile aynı soyadı taşımaması nedeniyle arkadaş ve sosyal çevresinde sorgulandığı, bu durumun çocuğun psikolojisini olumsuz yönde etkilediği, ayrıca havalimanı, otel girişleri, çocuk adına banka hesabı açılması burs işlemlerinin yapılması ve para çekilmesi gibi hususlarda soyadı farklılığının her defasında sıkıntı yarattığı, daha önce yaşanılan olaylar nedeniyle gezi alanlarında dahi kimlik gösterilmesi istendiğinde çocuğun bu duruma aşırı tepki gösterdiği, çocukla baba arasında çok fazla iletişiminin bulunmadığı,yaşanılan bu olayların çocuğun psikolojisini etkilediğinin çocukla sosyal hizmet uzmanı arasında yapılan görüşme neticesinde sunulan rapordan da anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, Ecrin Nas Korkmaz'ın "Korkmaz" olan soyadının "Gökmen" olarak nüfus kayıtlarında düzeltilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; soyadı değişikliğinin velâyet hakkı kapsamında olmadığını, soyadının soybağı esasına dayandığını, haklı nedenlerin bulunması durumunda soyadı değişikliğine gidilebileceğini, çocuk ile baba arasındaki bağın tamamen koptuğu hallerin varlığında haklı nedenlerin değerlendirilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmekle birlikte babanın sorumluluklarını ihmal etmesinin haklı neden olarak kabul edilemeyeceğini, davacının davalıya olan husumeti nedeniyle davanın açıldığını, baba ile kızının soyadlarının farklı olmasının daha büyük sorun yaratacağını, davanın kabulünün kamu düzenine aykırı olduğunu belirterek davanın kabulü yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl olanın çocuğun üstün yararı olduğunu, davacının davasını ispat için gösterdiği örnek olaylara da bakıldığında, her boşanma sonrası olabilecek olaylar olup resmi kayıtların ibrazı ile çözümlenebildiği,çocuğun sosyal çevresinde yaşadığı sıkıntıların aşılması yada yaşanmaması adına, boşanma olayı ve sonuçları hakkında ebeveynleri tarafından uygun yollarla aydınlatılmasının önem taşıdığı, davanın kabulü için gerekli olan çocuğun üstün yararının ispatlanamadığı gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasına, yerine yeniden hüküm kurulmasına, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; boşanma davasından yıllar sonra çocuğun farklı soyadında olmasından kaynaklı pek çok aşılamaz problem yaşaması bu durumun özellikle çocuğun psikolojik durumunu telafisi imkansız şekilde olumsuz etkilemesi nedeniyle bu davanın açıldığını, tanık beyanları ile babanın çocuk ile ilgilenmediğin, yeni eşinden dehi çocuğu gizlediğinin ve çocuğu dışarıda gören davalının onu görmezlikten gelerek yoluna devam ettiğinin ispatlanmış olduğunu, sosyal inceleme raporunda da lehe görüşün bildirildiğini, davalı babanın çocuğa tek kuruş nafaka ödemediğini, davalı tanığı olan davalının babasının beyanından da anlaşıldığı üzere çocuğun baba tarafıyla olan bağlarının kopmaması için davalının çocuğu almadığını bile bile davalının babasına ve babaannesine çocuğu teslim ettiğini, çocuğun üstün yararı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddinin hatalı olduğunu belirterek davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, çocuğun velâyet sahibi annesinin bekarlık soyadının kullanılmasının çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 10 uncu, 20 nci, 41 inci ve 90 ıncı maddeleri. 11 Nolu Protokol ile Değişik İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmeye Ek 7 Nolu Protokol 5 inci maddesi. Anayasa Mahkemesi'nin 8.12.2011 tarihli ve 2010/119 Esas, 2011/165 Karar sayılı iptal kararı. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 339 uncu vd. maddeleri.

3.Değerlendirme

Dava, çocuğun, velâyet sahibi annesinin bekarlık soyadını kullanmasına izin davasıdır. Boşanma sonrası velâyet hakkına sahip davacı anne çocuğun üstün yararı varsa çocuğa kendi bekarlık soyadının verilmesini isteyebilir. Sadece velâyet hakkına sahip olmak, velâyet hakkına sahip davacı anneye bekarlık soyadını çocuğuna kendiliğinden verme hakkını kazandırmaz. Burada çocuğun üstün yararı göz önünde tutulur. Ana ve babanın yararları; boşanmadaki kusurları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. Somut olayda, velâyet hakkına sahip davacı anne kendi soyadı ile çocuğun soyadının farklı olmasının çocuğu olumsuz şekilde etkilediğini ileri sürmüş ve çocuğun soyadının bekarlık soyadı olan Gökmen ile değiştirilmesini talep etmiştir. Yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin karar Bölge Adliye Mahkemesince, çocuğun üstün yararının ispatlanamadığı gerekçesi ile kaldırılarak davanın reddine karar verilmiş ise de; İlk Derece Mahkemesi kararında belirtildiği üzere velâyet hakkına sahip annenin çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebinin velâyet hakkı kapsamındaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olduğu, velâyet hakkı kapsamında çocuğun soyadını belirleme hakkının da yer aldığı, dosyadaki tanık anlatımları ve sosyal uzman raporu değerlendirildiğinde, çocuğun annesi ile aynı soyadını taşımaması nedeniyle psikolojisinin olumsuz yönde etkilendiği, sosyal yaşamında sıkıntılara yol açtığı, çocuk ile baba arasında fazla iletişimin bulunmadığı, haklı sebebin ispat edildiği, bu haliyle çocuğun velâyet hakkı sahibi annenin bekarlık soyadını almasının üstün yararına uygun olduğu anlaşılmış olup Bölge Adliye Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.