"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/919 E., 2023/1274 K.
DAVA TARİHİ : 21.04.2015
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davalarında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya karşı direnme kararı verilmiş, bu kararın taraf vekilleri tarafından temyizi üzerine Dairemizce bozma kararı yerinde bulunarak direnme kararı incelenmek üzere dosya Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 08.03.2023 tarihli ve 2022/2-142 Esas, 2023/184 Karar sayılı ilâmı ile, davalı erkek vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı bozulmasına karar verilerek dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın yararına 20.000.00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü
I. DAVA
Davacı kadın (asıl) dava dilekçesinde; davalının gemici olduğunu, eşinin gemideyken başka kadınları düşünerek fantezi kurduğunu anlattığını, kendisine uygunsuz ilişki teklifinde bulunduğunu ileri sürerek tarafların boşanmalarına, velâyetin müvekkiline tevdiine, aylık 300,00 TL iştirak nafakasına, aylık 800,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 18.01.2018 tarihli ve 2015/320 Esas, 2018/39 Karar sayılı kararıyla; dinlenen davacı tanıklarının beyanları birlikte değerlendirildiğinde, davalının gemi ile çalışmaya giderken eşinin kız kardeşine ait bazı ev hâlini gösteren fotoğrafları da yanında götürdüğü, tek başına bu fotoğrafları götürmesinin kusur olarak görülmeyeceği ancak fotoğrafların bulunduğu flaş ve bilgisayarda pornogrofik görüntülerin bulunmasının kadın yönünden sadakat ve güven duygusunu zedeler nitelikte kabul edildiği, ayrıca davalının yine kendi erkek kardeşi ile ilgili ahlâk dışı beyanlarının olduğu boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkeğin kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nın (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, velâyet hakkının anneye tevdiine, ortak çocuk yararına aylık 300,00 TL iştirak, davacı kadın yararına aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına, 7.000,00 TL maddî ve 7.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 14.07.2020 tarihli ve 2018/1518 Esas, 2020/795 Karar sayılı kararı ile; kadın yararına nafaka takdiri isabetli olmakla birlikte süresiz olarak verilmesinin doğru olmadığı, tazminat miktarlarının ise az olduğu gerekçesiyle davacı kadının tazminat miktarına; davalı erkeğin yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf taleplerinin kısmen kabulü ile davacı kadın yararına 15.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, aylık 400,00 TL'den takdiren 3 yıllık olmak üzere toplam 14.400,00 TL toplu yoksulluk nafakasına, davacı kadının kişisel ilişki tesisi ve nafakalar ile erkeğin kusur belirlemesi, tazminatlar ve yargılama giderlerine yönelik istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili yoksulluk nafakasının toptan verilmesi, tazminat ve nafaka miktarları; davalı erkek vekili kusur, tazminatlar, nafakalar ve vekâlet ücreti yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 25.01.2021 tarihli ve 2020/6556 Esas, 2021/545 Karar sayılı kararı ile;
davacı kadının çalıştığı, sürekli ve düzenli geliri olduğu tespit edildiğinden boşanma nedeniyle yoksulluğa düşmeyeceği, 4721 sayılı Kanunun 175 inci madde koşullarının oluşmadığı, davacı kadının yoksulluk nafakası isteminin reddi gerektiği ve davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına, tarafların sair temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin 27.05.2021 tarihli ve 2021/370 E., 2021/898 K. sayılı kararı ile; önceki gerekçelere ek olarak; davacı kadının kusurunun bulunmadığı, asgari ücretle çalışmasının yoksulluğunu ortadan kaldırmayacağı, aldığı asgari ücret dışında gelir getiren bir malvarlığının bulunmadığı, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları da gözetilerek yoksulluk nafakasına karar verilmesi gerektiği, ayrıca takdir edilen 15.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminat miktarının tarafların ekonomik ve sosyal durumuna uygun olduğu gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
2.Kararın davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairenin 27.12.2021 tarih ve 2021/8815 Esas, 2021/10137 Karar sayılı kararı ile; direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, temyiz incelemesinin yapılmak üzere dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.
3.Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 08.03.2023 tarihli ve 2022/2-142 E., 2023/184 sayılı kararıyla; davacı kadının asgari ücretle geçimini sağladığı, gelir getirici malvarlığının bulunmadığı ve yardıma muhtaç olduğu, buna karşılık davalı erkeğin ise, emekli olduğu ve aylık 1.100,00 TL gelirinin bulunduğu, davacı kadının sürekli ve düzenli geliri olduğu tespit edildiğinden boşanma sebebiyle yoksulluğa düşmeyeceği anlaşıldığından davacı kadın yararına yoksulluk nafakası isteme koşullarının oluşmadığı sonucuna varılmakla Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı kararın oy çokluğu ile bozulmasına karar verilmiştir.
C. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan Bölge Adliye Mahkemesince yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, bozma kararı sonrası yapılan duruşma nedeniyle vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili özetle; yoksulluk nafakasının kaldırılması kararına itiraz etmediklerini, bozma sonrası duruşma açıldığından lehlerine vekâlet ücreti takdiri gerektiğini belirterek tedbir nafakası, kusur, tazminatlar ve vekâlet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı, usuli kazanılmış hakka uygun karar verilip verilmediği, davalı erkek lehine bozma sonrası zorunlu açılan istinaf duruşması nedeniyle vekâlet ücreti takdiri gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanunun 4 üncü, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri. Hukuk Genel Kurulu'nun 04.03.2021 tarihli, 2021/2-96 Esas, 2021/205 Karar sayılı kararı (bozma sonrası açılan istinaf duruşması nedeniyle vekâlet ücretine hükmedilemeyeceği kararı).
3. Değerlendirme
1.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla davalı erkek vekilinin aşağıdaki paragraflar dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.İlk Derece Mahkemesince boşanma ve fer'îlerine ilişkin davanın kabulüne dair verilen karar, her iki taraf vekilince istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurusu kısmen kabul edilmek suretiyle kadın yararına 15.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminat ile 14.400,00 TL toptan yoksulluk nafakasına hükmedilerek kararın düzeltilmesine ve yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.
3.Taraf vekillerinin temyizi üzerine bu kez Dairemizin 25.01.2021 tarihli ve 2020/6556 Esas, 2021/545 Karar sayılı ilamıyla, davacı kadının yoksulluk nafakası isteminin reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle erkek yararına, tazminat miktarlarının ise az olduğu gerekçesiyle kadın yararına hükmün bozulmasına, temyize konu sair yönlerin ise onanmasına karar verilmiştir.
4.Bölge Adliye Mahkemesince 27.05.2021 tarihli kararı ile "kadın yararına 15.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminat ile 14.400,00 TL toptan yoksulluk nafakasına" hükmedilmesine ilişkin kararda direnilmiştir. Direnme kararı sadece davalı erkek tarafından temyiz edilmiş ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından da uyuşmazlık "davacı kadın yararına yoksulluk nafakası şartlarının oluşup oluşmadığı" yönünden sınırlandırılarak incelenmiştir. Direnme kararının davacı kadın tarafından temyiz edilmediği, dolayısıyla Bölge Adliye Mahkemesinin 27.05.2021 tarihli direnme kararında belirtilen tazminat miktarlarının kadın yönünden kesinleştiği ve erkek lehine usuli kazanılmış hak teşkil ettiği açıktır. O halde, yoksulluk nafakası yönünden verilen direnme kararının bozulması sonrasında yapılan yargılamada Bölge Adliye Mahkemesince davalı erkek aleyhine olacak şekilde maddî ve manevî tazminat miktarlarının artırılması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarı yönlerinden BOZULMASINA,
2.Davalı erkek vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz eden iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.