Logo

2. Hukuk Dairesi2024/6224 E. 2024/6533 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığı, sarsıldı ise kusurun kimde olduğu, boşanmaya karar verilirse nafaka ve tazminat ödenip ödenmeyeceği ve miktarının ne olacağı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/852 E., 2023/884 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Yozgat Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/52 E., 2023/51 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalının birlik görevlerini canı istediğinde yerine getirdiğini, evden bir yerlere giderken eşine hiç haber vermediğini, saygı göstermediğini,erkeğin eşini aldattığı kuruntusuna çocukları inandırıp karşı cephe almalarını sağladığını, şiddet uyguladığını kovduğunu, erkeklik onurunu kırdığını, davalının, davacıyı erkek arkadaşından bile kıskandığını belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, 100.000,00 TL maddî tazminat, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının hem maddî hem de manevî olarak evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmediğini, manevî beklentilerinin de hep karşılıksız kaldığını, hakaret ettiğini, çevreye ve kadına zarar verdiğini, eş ve çocuğunu sürekli ihmal ettiğini,eş ve ortak çocuklar ile iletişimi kestiğini eve gelmeyi dahi bıraktığını, davalının yaklaşık beş yıldır annesi ile birlikte yaşamakta olduğunu, ne amaçla gittiğini söylemeden sık sık Gürcistan'a gittiğini, davalının gittiği yerlerden aylarca dönmediğini belirterek davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince

boşanmalarına, 2.000,00 TL tedbir nafakasına boşanmadan sonra her yıl Üfe oranında arttırım yapılarak tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına, 100.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkek, eşine karşı ilgisiz davranarak, eşinin ihtiyaçları ile ilgilenmeyerek, eşine hakaret ederek, evlilik içerisinde birlikte alınması gereken kararları eşine danışmadan tek başına alarak, annesinin yanında yaşayıp birlikte yaşama yükümlülüğünü ihlal ederek evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında ağır kusurlu olduğu kadının ise eşine ütü fırlatarak evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında hafif kusurlu olduğu gerekçesi ile, asıl davanın ve birleşen davanın her ikisinin de kabulü tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince

boşanmalarına, kadın için aylık 750,00 TL tedbir nafakası, aylık 1.200,00 TL yoksulluk nafakasına, hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl Ocak ayında TÜİK'in belirlemiş olduğu ÜFE oranında arttırılmasına, 40.000,00 TL maddî, 35.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine, erkeğin maddî tazminat ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili; kadının davasının kabulü, kusur tespiti, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminatlar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili; kusur tespiti ve asıl davanın kabulü, nafaka ve tazminat miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, hükmedilen nafakaların nitelikleri, günün ekonomik koşulları, kadının ihtiyaçları, nafaka ödedikten sonra elinde kalan geliri ile erkeğin geçimini sağlama imkanı ile hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde kadın için hükmedilen yoksulluk nafakasının, maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesi ile erkeğin tüm istinaf taleplerinin ve kadının kusur tespiti ve birleşen davanın kabulü kararına dair istinaf başvurularının esastan reddine, kadının lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının ile lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlara dair istinaf başvurularının kabulüne, ilgili bnetlerin kaldırılmasına, kadın için kararın kesinleştiği tarihten geçerli olmak üzere 2.000,00 TL yoksulluk nafakası verilmesine, hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl Ocak ayında TÜİK'in belirlemiş olduğu ÜFE oranında arttırılmasına, kadın yararına 80.000,00 TL maddî, 80.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili; kusur tespiti, nafakalar ve tazminatların usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı kadın vekili; kusur tespiti ve asıl davanın kabulü, tazminat miktarlarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tarafılarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davalarda taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına nafaka ile tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Ümüt'e yükletilmesine,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının Meral'e yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.