Logo

2. Hukuk Dairesi2024/625 E. 2024/8055 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararında, erkeğin tam kusurlu olduğuna dair delillerin yeterliliği ve hukuki değerlendirmenin usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2032 E., 2023/2703 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Suluova 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/122 E., 2023/162 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve ferilerine karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı- karşı davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı- karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin fiziksel şiddet uyguladığını, psikolojik destek almaktan kaçındığını, ilgisiz olduğunu, ekonomik şiddet uyguladığını, zaman zaman evi terk ettiğini, sürekli boşanacağını söylediğini, müşterek hanenin ve çocuklarının ihtiyaçlarını karşılamadığını, küçük düşürdüğünü, hakaret ve küfür ettiğini, beddua ettiğini, birçok kez evden kovduğunu, hasta iken kadına bakmadığını, silahla öldürmekle tehdit ettiğini, en son evi terk ettiğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, aylık 1.000,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına,100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, 10 çeyrek altın, 25'er gr. 2 bileziğin aynen iadesine mümkün değilse şimdilik 1.000,00 TL'nin ve mal rejiminin tasfiyesi ile şimdilik 1.000,00 TL alacağın erkekten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı- karşı davalı vekili 11.01.2023 tarihli duruşmada ziynet alacağı taleplerinden feragat ettiklerini beyan etmişlerdir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının küfür ve hakaret ettiğini, sıklıkla bıçakla üzerine yürüdüğünü, iple boğazını sıkmaya çalıştığını, ziynetlerin ortak rızayla ihtiyaçlara harcandığını, kadının sıklıkla boşanmak istediğini, erkeği sevmediğini ve istemediğini söylediğini, kadının kıskanç olduğunu, sürekli erkeği başka kadınlarla yakıştırdığını, fiziksel şiddet uyguladığını, erkeğin elbiselerini kestiğini, erkeğin ortak olduğu iş yerinde kasadan parça parça habersiz para aldığını, ailesinin evliliğe müdahalesine sessiz kaldığını, gizlice biriktirdiği paranın akibetini eşinden sakladığını, yemek ve temizlik yapmadığını iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, yasal faizi ile 190.000,00 TL maddî ve 80.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadını ölümle tehdit ettiği, kadın ve çocukları araçtayken aracı kamyonun üzerine doğru sürdüğü, "bizim sonumuz ölüm" şeklinde beyanda bulunduğu, fiziksel şiddet uyguladığı, ortak çocukların ve evin ihtiyaçlarını karşılamadığı, kadına "gerizekalısın, aptalsın, ben sizin yapacağınız işin a.. k.., ben senin a..k, " şekilinde sözler söylediği "çalışırsan seni rezil ederim, sen bana eşek gibi döneceksin" diye tehdit ettiği, erkeğin dayandığı vakıaların ise dosyaya sunulan deliler ve dinlenen tanık beyanları ile kanıtlanamadığı, davalı- karşı davacı tanıklarının görgüye dayalı ve erkeğin iddialarını ispatlar şekilde somut beyanlarda bulunmadıkları, erkeğin tam kusurlu olduğu, kadının kusursuz olduğu gerekçesi ile asıl boşanma davasının kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile çocuklar arasında, her ayın 1. ve 3. haftaları Cumartesi saat 10.00 ile aynı gün saat 18.00 arası, Ramazan bayramının ikinci günü saat 10:00 ile aynı günü saat 18:00 arasında; Kurban bayramının üçüncü günü saat 10:00 ile aynı günü saat 18:00 arasında, babalar gününde 10:00-18:00 saatleri arasında baba tarafından çocuğun anne yanından bizzat alınarak süre sonunda geri teslim edilmek üzere şahsi münasebet tesisine, ortak çocuklar için aylık 500,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın için aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın için 40.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata, davacı-karşı davalı kadının ziynet eşyasına yönelik talebinin feragat nedeniyle reddine, karşı boşanma davasının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, kabul edilen tazminatlar ve miktarları, çocuk ve kadın lehine kabul edilen nafakalar miktarları, velâyet ve kişisel ilişki süreleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı- karşı davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı erek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; istinaf kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, kabul edilen tazminatlar ve miktarları, çocuk ve kadın lehine kabul edilen nafakalar miktarları, velâyet ve kişisel ilişki süreleri yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kadından kaynaklanan kusurlu bir davranışın ispat edilip edilmediği, kadın tarafından açılan asıl boşanma davasının kabulünün yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, erkeğin açtığı karşı boşanma davasının reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı, kadın yararına maddî-manevî tazminatın, tedbir ve yoksulluk nafakasının, çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakalarının yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, kabul edilen nafaka miktarları ile tazminat miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı ,velâyet düzenlemesinin ve kişisel ilişki sürelerinin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun'un) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi,182 nci, 323 üncü, 324 üncü, 327 inci ve 329, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3 üncü ve 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- karşı davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.