"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2011/148 E., 2011/164 K.
Taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş ve akabinde 28.11.2011, 01.06.2020, 19.07.2023, 04.09.2023 ve 03.10.2023 tarihli ek kararlar verilmiştir.
Mahkemenin 28.11.2011, 19.07.2023, 04.09.2023 ve 03.10.2023 tarihli ek kararları davacı erkek temyiz edilmesi üzerine, Dairece davacının 28.03.2011 tarihli birinci ek karara yönelik temyiz dilekçesinin reddine, 19.07.2023 tarihli üçüncü ek karara yönelik temyiz itirazlarının reddi ile 19.07.2023 tarihli üçüncü ek kararın onanmasına, 04.09.2023 tarihli dördüncü ve 03.10.2023 tarihli beşinci ek karara yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile dördüncü ve beşinci ek kararların bozularak ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek, tarafların anlaşmalı boşanma protokolü çerçevesinde boşanmalarına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın, tarafların boşanma protokolü çerçevesinde boşanmalarına hükmedilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
A. Mahkemenin Birinci Kararı
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuk ...'nın velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk yararına aylık 100,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile kadın yararına aylık 100,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.
B.Mahkemenin Birinci Ek Kararı
1.Davanın tarafları Mahkemeye başvurarak tarafların Sakarya ili, Adapazarı ilçesi, ... köyü, ... kuyusu, pafta 3, parsel 5088'de kayıtlı taşınmazın aralarında 1/2 oranında tescil edilmesi, taşınmaz satıldığı takdirde tapu masraflarının davacı erkek tarafından karşılanması ve satış bedelinin taraflar arasında %50 oranında paylaştırılması konusunda anlaştıklarını ancak mahkemenin bu hususta karar vermediğini belirterek ek karar verilmesini talep etmişlerdir.
2.Mahkemenin 28.03.2011 tarihli birinci ek kararı ile, talebin kabulü ile tarafların anlaştıkları Sakarya ili, Adapazarı ilçesi, ... köyü, ... kuyusu, pafta 3, parsel 5088'de kayıtlı taşınmazın tapu kaydında taraflar arasında 1/2 oranında tesciline, devir masraflarının davacı tarafından karşılanmasına, taşınmaz satıldığı takdirde satış bedelinin taraflar arasında %50 oranında paylaştırılmasına ve taşınmaza tedbir konulmasına karar verilmiştir.
C. Mahkemenin İkinci Ek Kararı
1.Davacı kadın 29.05.2020 tarihli dilekçesinde kararda "taşınmazın 1/2 hissesinin iptaline" ifadesi yazmadığı için taşınmazın adına tescil edilmediğini ve taşınmazın ada ve parsel numaralarının değiştiğini belirterek tavzih kararı verilmesini talep etmiştir.
2.Mahkemenin 01.06.2020 tarihli ikinci ek kararı ile, tavzih ile hükmün genişletilip değiştirilemeyeceği gerekçesiyle, talebin reddine karar verilmiştir.
D. Mahkemenin Üçüncü Ek Kararı
1.Tapu Müdürlüğü yazısında, taşınmazın ada ve parsel numarasının değiştiği, daha önce arsa olan taşınmaz üzerinde 1 ve 2 numaralı bağımsız bölümler üzerinde kat mülkiyetinin kurulduğu ve davaya konu taşınmazla ilgili kararın uygulanmasında tereddüt yaşandığı belirtilerek tavzih kararı verilmesi talep edilmiştir.
2.Mahkemenin 19.07.2023 tarihli üçüncü ek kararı ile; kararda belirtilen taşınmazdaki ihtiyati tedbirin ve tescil hükmünün sonradan kat mülkiyetine geçilmesi sebebiyle iki bağımsız bölüm yönünden de devam edeceği gerekçesiyle; Mahkemenin ihtiyati tedbir kararının her iki bağımsız bölüm yönünden devam ettiğinin ve tescil hükmünün de her iki bağımsız bölümün de ayrı ayrı 1/2 oranında taraflara tescili şeklinde anlaşılması gerektiğinin tespitine ve kesinleşen ek karar yönünden tavzih yapılmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
E. Mahkemenin Dördüncü Ek Kararı
Davalı kadının üçüncü ek kararın kesin olarak verilmesi talebi Mahkemece kabul edilmiş ve 04.09.2023 tarihli ek karar ile 19.07.2023 tarihli ek kararın ikinci paragrafının "Dair tarafların yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere karar verildi." şeklinde tavzihine karar verilmiştir.
F. Mahkemenin Beşinci Ek Kararı
Davacı erkeğin üçüncü ve dördüncü ek kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurması üzerine, Mahkemenin 03.10.2023 tarihli beşinci ek kararı ile, Mahkemenin birinci ek kararının taraflarca temyiz edilmeyerek kesinleştiği ve üçüncü ve dördüncü ek kararlara karşı temyiz kanun yolunun kapalı olduğu gerekçesiyle, temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen birinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci ek kararlarına karşı süresi içinde davacı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 17.01.2024 tarihli ve 2023/8830 Esas, 2024/299 Karar sayılı kararıyla, Tavzih talebi hakkında verilen kararlara karşı temyiz kanun yolu açıktır. Bu itibarla, 19.07.2023 tarihli üçüncü ek kararın kesin olduğu yönündeki 04.09.2023 tarihli dördüncü ek karar ile erkeğin temyiz başvurusunun bu yönden reddine dair 03.10.2023 tarihli beşinci ek kararın bozularak ortadan kaldırılmasına, 19.07.2023 tarihli üçüncü ek karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğundan üçüncü ek kararın onanmasına, 28.11.2011 tarihli birinci ek kararın süresinde temyiz edilmediğinden bu karara yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
V. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı erkek karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davacı erkek; tarafların ortak çocuklarından birinin davacıdan olmadığının mahkeme kararı ile kesinleştiğini, bağıştan rücu şartlarının bulunduğunu ve yargılamanın yeniden yapılması gerektiğini belirterek birinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci ek kararların usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karar düzeltme sebeplerinin bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle onanmış, kabul edilmiş, bozularak ortadan kaldırılmış olup, temyiz ilamında yer alan açıklamalara, göre karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Karar düzeltme talebinin REDDİNE,
1086 sayılı Kanun 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 2.320,00 TL para ceza ile 891,50 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
17.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.