Logo

2. Hukuk Dairesi2024/6975 E. 2024/7851 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Aile konutu niteliğindeki taşınmazın, davalı eş tarafından davacının rızası olmadan devredilmesi nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil davasının kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıların taşınmazı gerçek değerinin çok altında aldıkları, devirler arasında kısa bir süre bulunduğu, satın alanların taşınmazın aile konutu olduğunu bildikleri ve el ve iş birliği içinde hareket ettikleri, davacının satışa açık rızasının da bulunmadığı gözetilerek, davacının tapu iptal ve tescil talebinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2030 E., 2023/2022 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 9. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/911 E., 2023/480 K.

Taraflar arasındaki tapu iptal tescil ve aile konutu şerhi konulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu, davacının taşınmaza aile konutu şerhi koydurmak için tapuya gittiğinde taşınmazın önce davalı ...`e, ...`in de ...`ye devrettiğini öğrendiğini, ...`in taşınmazı satın alırken kredi kullandığını, banka lehine ipotek tesis edildiğini, banka tarafından takip başlatıldığını, davacının taşınmazın satışı için muvafakati olmadığını belirterek taşınmazın tapusunun iptali ile davalı ... adına kayıt ve tesciline, dava konutu taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Banka cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 11.03.2022 tarih ve 2021/27 Esas 2022/243 Karar sayılı kararı ile; dava konusu taşınmazın davacının eşi davalı ... tarafından davalı ...`e devredildiği, ... tarafından da taşınmaz edinilirken ihbar olunan bankadan konut kredisi kullanıldığı ve banka tarafından 31.05.2018 tarihinde taşınmazın tapu kaydı üzerine 190.000,00 TL üzerinden ipotek tesis edildiği, ... tarafından taşınmazın davalılardan ...`ye 02.11.2018 tarihinde devredildiği, davaya konu taşınmazda davacı ve eşinin oturduğu, taşınmazın aile konutu olduğu, ancak aile konutunun hali hazırda tarafların ortak çocuğu ... adına kayıtlı olduğu, ortak çocuk ... ile davacı arasında herhangi bir husumet bulunduğuna dair dosyada beyan bulunmadığı, burada davacının kendisinden habersiz aile konutunun satıldığını ve bu sebeple tapu kaydının iptalini ve taşınmaza aile konutu şerhi konulmasını talep edemeyeceği, davalıların kötüniyetli olduğunun da ispat edilemediği, davacı tarafın konutun satışının engellenmesi amacıyla eldeki davayı kötüniyetli olarak açtığı gerekçesi ile davacının tapu iptal tescil davasının ve taşınmaza aile konutu şerhi konulması davasının reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin 22.09.2022 tarih ve 2022/1640 Esas 2022/1612 Karar sayılı kararı ile; davacının tapu iptal ve tescil talebi yönünden nispi peşin harç alınması gerektiği halde ayrı bir harç alınmadığı, davaya konu taşınmazın başında keşif icra edilerek taşınmazın dava tarihindeki sürüm değerini bilirkişi marifeti ile belirtmek ve belirlenen değer üzerinden hesaplanacak nispi harcın davacı tarafından yatırılması ve peşin harcın tamamlatılması gerekirken bu yönde işlem yapılmadan davaya devam edilmesinin hatalı olduğu, bunun yanında davaya konu taşınmazın tüm devir ve temlikleri gösteren tapu kaydının ve buna ilişkin dayanak belgelerin tapu idaresinden celp edilmemiş olduğu gerekçeleri ile davacının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi ilamının kaldırılmasına, kaldırma sebebine göre diğer istinaf başvuru taleplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, yeniden karar verilmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın davacının eşi davalı ... tarafından davalı ...`e devredildiği, ... tarafından da taşınmaz edinilirken ihbar olunan bankadan konut kredisi kullanıldığı ve banka tarafından 31.05.2018 tarihinde taşınmazın tapu kaydı üzerine 190.000,00 TL üzerinden ipotek tesis edildiği, ... tarafından taşınmazın davalılardan ...`ye 02.11.2018 tarihinde devredildiği, davaya konu taşınmazda davacı ve eşinin oturduğu, taşınmazın aile konutu olduğu, ancak aile konutunun hali hazırda tarafların ortak çocuğu ... adına kayıtlı olduğu, ortak çocuk ... ile davacı arasında herhangi bir husumet bulunduğuna dair dosyada beyan bulunmadığı, burada davacının kendisinden habersiz aile konutunun satıldığını ve bu sebeple tapu kaydının iptalini ve taşınmaza aile konutu şerhi konulmasını talep edemeyeceği, davalıların kötüniyetli olduğunun da ispat edilemediği, davacı tarafın konutun satışının engellenmesi amacıyla eldeki davayı kötüniyetli olarak açtığı gerekçesi ile davacının tapu iptal tescil davasının ve taşınmaza aile konutu şerhi konulması davasının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili; hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C.Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; her ne kadar taşınmazın davacının ve davalı eş ...`ın aile konutu olduğu, taşınmazın davalı ...`e devri sırasında davacının bu devre açık rızasının aranmadığı sabit ise de davalı ...`nin davacının ve davalı ...`ın ortak kızları olduğu, davalı ...`ın taşınmazı davalı ...`e devrinden kısa bir süre sonra davalı ...`in taşınmazı davalı ...`ye devrettiği gözetildiğinde davacının bu işlemlerden haberdar olmamasının hayatın olağan akışına aykırı düştüğü, davalı ...`nin taşınmazı devralmasından sonra da davacı ve eşinin taşınmazda ikamet etmeye devam ettikleri, dolayısıyla davacının bu satışlardan haberdar olduğu, zımni olarak rızasının bulunduğu, davalıların kötüniyetli olduklarının davacı tarafından ispat edilemediği, İlk Derece Mahkemesince davanın reddi kararında ve gerekçesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davanın kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ncı ve 194 üncü maddesi

3. Değerlendirme

Davacı taraf aile konutu niteliğindeki taşınmazın, davalı eş ... tarafından kendisinin rızası alınmadan diğer davalı ...`e devredildiğini, davalı ... tarafından da taşınmazın diğer davalı ...`ye devredildiğini, 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi uyarınca tapu kaydının iptali ile taşınmazın davalı ... adına kayıt ve tescilini ve taşınmaza aile konutu şerhi konulmasını talep etmiş, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu taşınmazın, davacının eşi olan davalı ... adına tapuda kayıtlı iken 31.05.2018 tarihinde davalılardan ...`e devredildiği, ...`in de 02.11.2018 tarihinde taşınmazı davalılardan ...`ye devrettiği anlaşılmaktadır. Aile konutu olan taşınmazın, hak sahibi olan eş tarafından üçüncü kişiye devri, davacının açık rızasını gerektirmektedir (4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi).Yapılan inceleme ve toplanan delillerden davacının satışa açık rızası alınmadığı gibi davalıların dava konusu taşınmazı gerçek değerinin çok altında aldıkları, devirler arasında kısa bir süre bulunduğu, satın alanların taşınmazın aile konutu olduğunu bildikleri, el ve iş birliği içinde hareket ettikleri anlaşılmaktadır. Bu sebeplerle davacının davasının kabulü gerekirken reddine karar verilmesi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.10.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.