"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2170 E., 2023/2171 K.
KARAR : Kısmen kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Nevşehir 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/649 E., 2023/370 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlere karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde; tarafların 2002 yılında evlendiklerini, ortak iki çocukları olduğunu, davalının babası ile ortak fırın işlettiğini, iyi bir gelire sahip olduğunu, davalının evlilik birliği boyunca müvekkiline sevgisiz ve ilgisiz davrandığını, müvekkiline vakit ayırmadığını, davalının 14 yıl boyunca müvekkilini ailesi ile oturmaya zorladığını, davalı- karşı davacının anne ve babasının müvekkilinin sürekli giyim ve davranışına müdahale ettiğini, davalı- karşı davacının bu müdahalelere hep sessiz kaldığını, taraflar ayrı eve çıktıklarında da davalının sevgisizliği ve ilgisizliğinin aynı şekilde devam ettiğini, işten geldikten sonra müvekkili ile zaman geçirmek yerine telefonla vakit geçirmeyi tercih ettiğini, ortak çocuklarla yeterince ilgilenmediğini, davalının fiziksel ve sözlü şiddet uyguladığını, evliliğin ilk yıllarından itibaren müvekkili ne zaman davalı ile konuşmak istese davalının her defasında tartışma çıkardığını, tartışmalarda ortak çocuklar önünde bağırdığını, şerefsiz diyerek hakaret ettiğini, müvekkilini ortak çocuk ... araya girmediği zaman yumruk ve tokatla darp ettiğini, darp olayında gördüğü olay karşısında ortak çocuk ...'nın baygınlık geçirdiği için hastaneye dahi kaldırıldığını, her tartışmadan sonra davalının anne ve babasını çağırdığını, müvekkilinin çocukların önünde bir de onların azarlamasına maruz kaldığını, davalının aile sırlarını anne ve babasına açıkladığını, davalının maddî olarak evle ilgilenmediği gibi aşırı kısıtlamalara gittiğini, davalı ve ailesinin sosyal şiddet uyguladıklarını, her sosyal ortamda davalının müvekkiline uzak durduğunu, müvekkilinden uzakta oturduğunu, davalının müvekkili ile hiçbir sosyal faaliyet içerisinde bulunmadığını, davalının sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarda bulunduğunu, ... isminde bir bayanla görüşmeye başladığını, evlilik birliğinin kendisine yüklediği sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, tarafların birbirlerine fotoğraflarını gönderdiklerini, davalı- karşı davacının ... isimli bayana güneşim, güzellik, bu dünyamı aydınlattığın için minnettarım, aramızdaki bağı kimse kolay kolay koparamaz, seninle her şey yolunda ona eminim şeklinde sözlerle mesaj gönderdiğini, davalının bu bayana söylediği sözlerin hiç birisini bir gün olsun müvekkiline söylemediğini, ayrıca davalının ... isimli bayanın evine de gittiğini ortak çocuklara söylediğini, müvekkilinin ortak hayatı sürdürmesinin artık mümkün olmadığını, davalıdan boşanmak istediğini, davalının kusurlu davranışları ile evlilik birliğini bu noktaya getirdiğini, davalının boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu olduğunu, izah edilen nedenlerle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin davacıya verilmesine, davacı ve ortak çocuklar için dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yasal faiziyle birlikte aylık olarak her biri için ayrı ayrı 1.000,00'er TL tedbir nafakasının davalı- karşı davacıdan tahsiline, boşanmaya karar verilmesi halinde aynı miktar nafakanın çocuklar yönünden iştirak, davacı- karşı davalı yönünden yoksulluk nafakası olarak devamına, müvekkili için 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; iddialarının hukuki dayanaktan yoksun ve soyut iddiaları olduğunu ve gerçeği yansıtmadığını, tarafların 2002 yılından beri evli olup ortak iki çocukları bulunduğunu, müvekkilinin dilekçede bahsedildiği gibi fırın işletmecisi değil babasına ait olan fırında asgari ücretle çalıştığını, davacının ailesinin hatta komşularının yanında dahi müvekkilini aşağılamaktan, parası olmadığından, evde ki eşyaları beğenmediğinden vs bahsetmekten çekinmediğini, müvekkilini telefonuna “ömür iyesi” olarak kaydetmesinin bile bu konuda ne kadar rahat olduğunun göstergesi olduğunu, ... isimli bayan ile telefonda yazıştıklarını, ancak bu yazışmaların bir abi kardeş konuşmasından öteye hiç gitmediğini, davacının müvekkili ile bir eş olarak ilgilenmediğini, hatta yataklarını dahi ayırdığını, müvekkili bu ihtiyacını dile getirdiğinde ise bana bunlarla gelme artık, bende bitti, anladın mı bitti, hatta ailelerinin yanında biz bacı kardeşiz artık, o işler 20-25-30 yaşlarda olur demekten çekinmediğini, aile sırlarını ifşa ettiğini, müvekkiline hakaretler ettiğini, müvekkilini kendinden soğutmaya çalıştığını, defalarca evi ve çocuklarını terk edip babasının evine gittiğini, belirtilen sebepler doğrultusunda asıl davanın reddi ve karşı davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacının nafaka talebinin reddine, ortak çocukların velâyetinin Mahkemeye bırakılmasına, ortak çocuklar ile müvekkili arasında kişisel ilişki tesisine, evlilik birliğinin sarsılmasında asıl kusurlu olan davacı- karşı davalının aleyhine, müvekkiline ödenmek üzere 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata, karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; eşine birden fazla kez fiziksel şiddet uygulayan, güven sarsıcı davranışlarda bulunan, babasının evliliğe müdahalelerine engel olmayıp eşi ve çocukları ile nedensiz şekilde yeterli vakit geçirmeyen, ayrıca gücü oranında evlilik birliğine ve aile bireylerine ekonomik yardımda bulunmayan davalı- karşı davacının ağır, eşine hakaretamiz ve küçük düşürücü ifadelerde bulunan davacı- karşı davalının ise hafif kusurlu olduğu gerekçesiyle; asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuk ...'ün velâyetinin davacı- karşı davalı anneye verilmesine, baba ile aralarında kişisel ilişki tesisine, tarafların ortak çocuğu olan ... 14.05.2022 tarihi itibarıyla ergin olduğundan ... lehine 14.12.2021 tarihinde kararlaştırılan tedbir nafakasının 14.05.2022 tarihi itibarıyla kaldırılmasına, 14.05.2022 tarihinden sonra nafaka talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuk ... lehine aylık 900,00 TL tedbir 1.000 TL iştirak nafakasına hükmedilmesine, davacı- karşı davalı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, davacı- karşı davalı kadın lehine 60.000,00 TL maddî 60.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, davalı- karşı davacı erkeği maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkeme kararını kusur belirlemesi, kabul edilen karşı boşanma davası, tedbir nafakası ve iştirak nafakası maddî ve manevî tazminat yönünden istinaf etmiştir.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkeme kararını kabul edilen asıl boşanma davası, nafakalar, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar yönünden istinaf etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Mahkemece davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, İlk Derece Mahkemesi kararında gösterilen gerekçeler ile kusura ilişkin yapılan değerlendirmede açılan asıl ve karşı boşanma davasının ayrı ayrı kabulüne karar verilmesinde, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar ortak çocuk Kübra yararına tedbir nafakasına hükmedilmesinde ve reşit olduğu tarihe kadar ortak çocuk ... lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinde, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları ortak çocukların ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde hükmedilen nafakanın miktarında, ortak çocuk ... yararına iştirak nafakasına hükmedilmesinde, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, ortak çocuk ...'ün zorunlu ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde hükmedilen nafakanın miktarında, isabetsizlik bulunmadığı; buna karşın boşanmaya sebep olan olaylarda daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılan, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen, en azından eşinin maddî desteğini yitiren davacı- karşı davalı kadın yararına, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ve beklenen menfaatlerin kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, maddî ve manevî tazminat takdir edilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı; ancak takdir edilen tazminatların miktarının az olduğu gerekçesi ile davacı- karşı davalı kadın vekilinin lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminatın boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı- karşı davacı erkekten alınarak, davacı- karşı davalı kadına verilmesine, erkeğin tüm; kadının sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde; kusur belirlemesi, karşı davanın kabulü ve iştirak nafakası miktarı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili; istinaf dilekçesini tekrarla kadının davasının kabulü ve fer'îleri yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulünün yerinde olup olmadığı, nafakalar ve tazminatlar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun)190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 175 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının Vildan'a yükletilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ...'ye yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.