"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2159 E., 2023/2193 K.
KARAR : Kısmen kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sivas 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/60 E., 2023/334 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlere karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde; tarafların 11.04.2006 tarihinden beri evli olduklarını, ortak iki çocuklarının bulunduğunu, davalının sık sık alkol kullandığını ve evdeki eşyalara zarar verdiğini, düğünlerde org çalacağından bahisle 3 bileziğini aldığını ve org çalmaya başladığını ancak yine alkol aldığını, davalının 9 yaşındaki kızlarının yanında kendisini asmaya kalkıştığını, davalının davacıdan habersiz kredi çektiğini, davalının sırf dışarıda alkol almaması için davacının bir süre sonra evde alkol almasına müsaade etmek zorunda kaldığını, davalının esrar kullandığını, davacıyı aşağıladığını, davalının anlaması üzerine davalının davacıdan ve kardeşlerinden ev eşyalarının çalınmasına ilişkin şikayetçi olduğunu, iftirada bulunduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyan ederek, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin davacıya verilmesine, çocuklar için aylık ayrı ayrı 1.500,00'er TL nafakaya hükmedilmesine, davacı lehine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, eşinin kendisinden önce atanması nedeniyle Kayseri Akkışla ilçesine gittiklerini, ilçenin imkanlarının kısıtlı, köy gibi bir yer olması nedeniyle bunalıma girdiğini ve kendisini içkiye verdiğini, davacının işsiz olması nedeniyle alay ettiğini ve sık sık tartışma çıkardığını, davacının tartışmalarda hakaret ve tehditte bulunduğunu, çıkan tartışmada bira şişesini davalıya fırlattığını, alınan orgun halen her ikisinin de ortak malı olduğunu, yeni bir ev alımında davalının kendi ailesinden borç aldığını ve babasından alınan borcun halen ödenmediğini, ikinci bir eve taşındıklarında tüm eşyaların yenilendiğini ve lüks eşyalar alındığını, tüm borçların davalının sırtına bindiğini, davalının ödemelere yetişebilmek için ek iş yaptığını, ancak davacının hakaretlerine maruz kaldığını, davacının bu süreçte alkollü eğlenceler yapmaktan geri durmadığını, davalının hiçbir zaman uyuşturucu kullanmadığını, bu iddianın tamamen iftira olduğunu, eşinden habersiz kredi çekmediğini, davacıyı asla alkol içmeye zorlamadığını, davacının zaten alkol kullanan birisi olduğunu, eşyaları teslim almaya gittiğinde kendisinin bilgisi dışında davacının eşyaları taşıdığını, bazı değerli eşyaların götürülmesine ilişkin şikayette bulunduğunu, ancak bu durumun davacı tarafından gerçeğe aykırı dile getirildiğini beyan ederek, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin davalıya verilmesine, çocuklar için aylık ayrı ayrı 1.500,00'er TL nafakaya hükmedilmesine, davalı lehine 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı adamın sık sık bağımlılık derecesinde alkol kullandığı, davalı adamın davacı kadını aşağılayıcı şekilde konuştuğu, paspal, erkek ..., sen de kadın mısın? dediği, davalı adamın davacı kadına hakaret ettiği, davalı adamın eşinden habersiz kredi çektiği; davalı-karşı davacı tanıklarının anlatımlarından davacı kadının davalı adama hakaret ettiği, davacı kadının lüks harcama ve istekleri olduğu, her ev değiştirmede eşya yenilediği anlaşılmıştır. Bu sebeplerle tanık beyanları ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde davacı-karşı davalının az kusurlu, davalı-karşı davacının ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle; asıl davanın ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, tarafların ortak çocukları Neva ve Göktuğ'un velayetlerinin anneye verilmesine, velâyetleri anneye verilen müşterek çocuklar ile baba arasında şahsi münasebet tesis ve devamına, ortak çocuklar lehine dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık ayrı ayrı 1.300,00'er TL tedbir nafakasına hükmedildiği, nafakalarının karar kesinleştiğinde iştirak nafakası olarak devamına, davacı-karşı davalı kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile, 55.000,00 TL maddî 50.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak, kadına verilmesine, davalı-karşı davacı erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kusur belirlemesinin hatalı yapıldığını, lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının düşük olduğunu, ortak çocuklar lehine hükmedilen nafaka miktarlarının düşük olduğunu belirterek kararı bu yönlerden istinaf etmiştir.
2. Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, asıl davanın ispatlanamadığını, kusur tespitinin hatalı olduğunu, davacı-karşı davalının ağır kusurlu olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını, asıl davanın reddi, karşı davanın fer'îleri ile kabulünü talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminatların azlığına dair istinaf başvurusu dışındaki tüm istinaf taleplerinin esastan reddine, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile ilgili hükmün kaldırılarak 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminatın boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı - karşı davacı erkekten alınarak, davacı - karşı davalı kadına verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı-karşı davalı erkek vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulünün yerinde olup olmadığı, nafakalar ve tazminatlar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun)190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 182 nci, 330 uncu; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.