Logo

2. Hukuk Dairesi2024/7853 E. 2024/8459 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasının kabulü, velayet, tazminat ve nafaka taleplerinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, bozma ilamına uygun hüküm verildiği, evlilik birliğinin temelden sarsıldığına dair delillerin yeterli olduğu ve davalı kadının tam kusurlu olduğunun tespit edilmesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin boşanmaya, velayete, tazminata ve nafakaya ilişkin kararının onanmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/1604 E., 2024/1721 K.

KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının doğuştan rahmi olmadığını eşinden sakladığını, sürekli huzursuzluk çıkararak saygısız davrandığını, son bir yıldır cinsel birlikteliklerinin olmadığını, temizlik hastası olduğunu, 17.01.2021 günü tartıştığını ve boşanmak istediğini söyleyerek evi terk ettiğini, çocuğu istemediğini belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, 20.000,00 TL maddî 30.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının asılsız olduğunu; davacının haksız ve mesnetsiz davasının tüm talepleri ile birlikte reddine; Mahkeme aksi kanaatte ise ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, aylık 1000,00 TL tedbir, iştirak nafakasına, aylık 1000,00 TL tedbir, yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 24.09.2021 tarihli kararı ile davalı kadının eşine 'hey, şşt' şeklinde seslendiği, kaba davrandığı, eşine ters cevaplar verdiği, eşinin ailesiyle görüşmesinde sorun çıkarttığı, boşanmaya neden olan olaylarda davalı kadının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilerek tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince

boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin davacı babaya verilmesine, çocuk ile anne arasında kişisel ilişki tesisine, davacı yararına 5.000,00 TL maddî ve 5.000,00 TL manevî tazminata, davalı kadın yararına aylık 350,00 TL tedbir nafakasına, davalı kadının maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili hükmün tamamına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 16.03.2023 tarihli ve 2021/2897 Esas, 2023/701 Karar sayılı kararıyla; Mahkemece kadına izafe edilen kusurlar yönünden dinlenilen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan duyuma dayalı beyanlar olup, bir kısmı ise sebep ve saiki açıklanmayan inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibaret olduğu, gerçekleşen bu durum karşısında; davacı erkeğin evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda davalı kadının kusurunun bulunduğunu kanıtlayamadığı, erkeğin boşanma davası yönünden 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası koşulları oluşmadığı gerekçesi ile başvurunun kabulüne, kararın kaldırılarak davacı erkeğin boşanma davasının reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı erkek vekili davanın reddi yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 21.03.2024 tarih ve 2023/3955 E., 2024/1979 K. sayılı kararı ile davacı erkeğin dava dilekçesinde birliğin sarsılmasına neden olarak davalı kadının sürekli huzursuzluk çıkarttığı ve saygısız davrandığı vakıalarına dayandığı, dosyanın tetkikinden, davalı kadının eşine 'hey, şşt' şeklinde seslendiği, kaba davrandığı, eşine ters cevaplar verdiği, eşinin ailesiyle görüşmesinde sorun çıkarttığı, bu halde, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabit olduğu, erkeğin davasının kabulüne karar verilecek yerde, hatalı gerekçe ve kusur belirlemesiyle erkeğin davasının reddinin doğru bulunmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı kadının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilerek tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin davacı babaya verilmesine, çocuk ile anne arasında kişisel ilişki tesisine, davacı yararına 5.000,00 TL maddî ve 5.000,00 TL manevî tazminata, davalı kadın yararına aylık 350,00 TL tedbir nafakasına, davalı kadının maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; boşanma davasının kabulü, velâyet, tazminat ve nafakalar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, boşanma davasının kabulü, velâyet ve tazminat ile nafakalar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 182, 174 üncü, 175 inci maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu, anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı kadın vekilince yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Emel'e yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.