"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/31 E., 2024/1670 K.
KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Adana Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına-bozma kapsamı dışında kalan yönlerden onanmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; velâyetin anneye tevdiine, kadın yararına yoksulluk nafakasına, çocuk İmen için tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın dava dilekçesinde; erkeğin birlik görevlerini yerine getirmediğini, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, tarafların daha önceden açılan dava sonrası bir araya gelmediklerini belirterek tarafların şiddetli geçimsizlik, sadakat yükümlülüğüne aykırılık ve fiili ayrılık sebebiyle boşanmalarına, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata, velâyetin anneye tevdii ile aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk; aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini savunmuş, aksi halde velâyetin tarafına verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin 10.01.2018 tarihli ve 2016/348 Esas, 2018/8 Karar sayılı kararıyla; davalının eşine aşağılayıcı ve küçük düşürücü davranışlarda bulunduğu, ortak çocukla ilgilenmediği, başka kadınla ilişkisi olduğu, tam kusurlu bulunduğu gerekçesiyle tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, velâyetin anneye tevdiine, kadın yararına 20.000.00 TL maddî, 20.000.00 TL manevî tazminata, aylık 250.00 TL tedbir, 400.00 TL yoksulluk nafakasına, çocuklar yararına 300,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmiştir. Karara karşı davalı erkeğin istinaf talebi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 22.11.2019 tarihli kararı ile; davacı kadının boşanma talebinin hangi maddeye dayandığı açıklattırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi ve kabule göre de davalının tanık dinletme talebinin reddinin hatalı olduğu gerekçesiyle kararın kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
2. İlk Derece Mahkemesinin 04.11.2020 tarihli, 2019/373 Esas, 2020/222 Karar sayılı kararı ile; davacının 166 ncı maddenin birinci fıkrası olmadığı takdirde 166 ncı maddenin dördüncü fıkrasına dayalı dava açtığı, davalı erkeğin sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, davalı erkeğin tam kusurlu bulunduğu gerekçesiyle tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, velâyetin anneye tevdiine, kadın yararına 20.000.00 TL maddî, 20.000.00 TL manevî tazminata, aylık 250.00 TL tedbir, 600.00 TL yoksulluk nafakasına, çocuklar yararına 400,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 14.06.2022 tarihli ve 2021/1796 Esas, 2022/1465 Karar sayılı kararıyla; erkeğin başka bir kadından dört çocuğunun bulunduğu, buna karşılık kadının da fiili ayrılık sonrası çocukları erkeğe göstermediği, bu sebeple az kusurlu olduğu gerekçesiyle davalı erkeğin kusura yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, kadının az, erkeğin ağır kusurlu olduğunun tespitine, davalı erkeğin sair istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili hükmün tamamı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 09.11.2022 tarih, 2022/6970 E., 2022/9017 K. sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesinin ilk kararı ile hüküm altına alınan yoksulluk nafakası ile çocuklar lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakalarının sadece erkek tarafından istinaf edildiği ve bu miktarlar yönünden erkek yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu halde Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı sonrası kurulan ikinci hükümde usuli kazanılmış hakka aykırı olacak şekilde miktarların artırılmasının doğru olmadığı, diğer yandan davalı erkeğin temyiz dilekçesinin ekinde, Altınözü Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesinin 2012/101Esas ve 2014/62 Karar ve 26.03.2014 tarihli kararı ile erkek tarafından açılan velâyet davası yargılaması sonucunda ortak çocukların velâyetinin tarafına verildiğini belirttiği, her ne kadar tarafların üç çocuğundan ikisinin ergin olduğu anlaşılmakta ise de, ergin olmayan 30.09.2006 doğumlu İmen yönünden velâyet dosyasının getirtilip incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin de hatalı olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; boşanma, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden verilen kararlar Yargıtay safhasından geçerek kesinleştiğinden, bu konularda yeniden bir karar verilmesine yer olmadığına, 2006 doğumlu İmen'in velâyetinin anneye verilmesine, çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, kadın yararına boşanma kararının kesinleşmesine müteakip aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına, yargılama safhasında anne yanında kaldığı 2002 d.lu ... ve 2004 doğumlu ... için dava tarihinden itibaren bu çocukların reşit olduğu tarihlere kadar aylık 300'er TL tedbir nafakasına, 2006 doğumlu İmen için aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının eski olaylara dayanarak dava açtığını, tazminat ve nafaka talep etme hakkı olmadığını ayrıca davacının durumu araştırılmadan fahiş boyutta nafakaya hükmedildiğini, velâyetin babada olduğu kesinleştiği halde dava tarihinden itibaren çocuklar lehine nafakaya hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın hükmün tamamı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, uyulmasına karar verilen bozma ilamının gereğinin yerine getirilip getirilmediği, noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 182 nci, 330 uncu ve 331 inci maddeleri,
3. Değerlendirme
1.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; davalı erkeğin aşağıdaki paragraf dışından kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.30.09.2006 doğumlu ortak çocuk İmen temyiz incelemesi sırasında on sekiz yaşını doldurmakla ergin olmuş, bu suretle ana ve babanın velâyetine tabi olmaktan çıkmıştır. Adı geçen çocuk için ergin olduğu tarih itibariyle iştirak nafakasına da hükmedilemeyeceği gözetilerek velâyet ve iştirak nafakası talebi yönünden davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından, bu konuda bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesinin velâyet ve iştirak nafakası yönünden BOZULMASINA,
2.Davalı erkeğin sair temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.