"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/516 E., 2024/441 K.
KARAR : Bozma sonrası yeniden hüküm kurulması
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davası hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece işbu davanın reddinin hatalı olduğu gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2002 yılında evlendiğini, bu evlilikten ortak çocukları olduğunu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu olduğunu iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocukların her biri yararına ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir nafakası, 500,00 TL iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının kusurlu olduğunu iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 02.07.2020 tarihli ve 2018/1045 Esas, 2020/245 Karar sayılı kararıyla; davacı kadın tarafından dayanılan vakıaların ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 19.04.2022 tarihli ve 2020/1512 Esas, 2022/982 Karar sayılı kararıyla; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, usul ve yasaya uygun olan hükme yönelik yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili hükmün tamamı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 05.07.2022 tarih, 2022/4402 Esas, 2022/6707 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince tarafların halen aynı evde yaşadıklarının kabul edilmesine karşın dinlenilen davacı kadın tanıklarının beyanlarından, birlikte yaşamın çocuklar için olduğunun anlaşıldığı, dosya içerisinde mevcut olan ve usulüne uygun olarak dayanılan ceza dosyasındaki veriler dikkate alındığında kadının, Fetö/PDY silahlı terör örgütü üyesi olduğuna inandığı erkeğe olan güveninin sarsılması nedeniyle artık evliliğe devam etmesi kendisinden beklenilemeyeceği, kadının davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle belirtilen sebeple Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; uyulmasına karar verilen bozma ilamı doğrultusunda yeniden değerlendirme yapıldığı, kadının erkeğe hakaret ettiği, erkeğin ise birlik görevlerini ihmal ettiği ve kadının, erkeğin Fetö/PDY silahlı terör örgütü üyesi olduğuna inandığı erkeğe olan güveninin sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, alınan sosyal inceleme raporu içeriği, ortak çocukların yaşları, fiilen anne ile yaşadıkları dikkate alınarak ortak çocuklar ..., ... ve ...'in velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklarla baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk ... ergin olduğundan velâyet ve nafaka konularında karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuklar ..., ... ve ...'in ihtiyaçları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak ortak çocuklar ..., ... ve ... yararına ayrı ayrı karar tarihine kadar aylık 250,00 TL tedbir nafakası, karar tarihi itibariyle aylık 500,00 TL tedbir nafakası, karar kesinleştikten sonra aylık 500,00 TL iştirak nafakasına karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurunun bulunmadığı, taraflar arasında önceye dayalı yaşanan olayların kadın tarafından affedildiği, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, uyulmasına karar verilen bozma ilamının gereğinin yerine getirilip getirilmediği, kesinleşen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenip incelenemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu, anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı erkek vekilince yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
12.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.