"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1168 E., 2023/2160 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ereğli(Konya) 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/596 E., 2022/92 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava ve karşı dava cevap dilekçesinde özetle; tarafların 26.08.2018 tarihinde evlendiklerini, ortak 1 çocuklarının olduğunu, erkeğin eşine saygı göstermediğini, hakaret ettiğini, aşağıladığını, erkek ve ailesinin müvekkiline düğünde takılan para ve takıları dahi üzerinde taşımaya layık görmediklerini, erkeğin jandarma uzman erbaş olarak görev yaptığını, 12.11.2018 tarihinde olay yerinde bir başkasını kaza ile silahla yaralamasından kaynaklı olarak 22.02.2019 tarihinde tutuklandığını, bu dönemde müvekkilinin Van Çaldıran'da kayınvalidesi ile birlikte yaşamaya başladığını, erkeğin ailesinin erkeğin maaş kartını ve o dönemde yatan parayı müvekkilinin rızası dışında aldıklarını, müvekkilini hiçbir şekilde para vermediklerini, erkeğin ailesinin müvekkilini eve kapattığını, balkona bile çıkartmadıklarını, müvekkilinin ailesi ve akrabalarının eve gelmesine izin vermediklerini, telefonla ailesini aramasına izin vermediklerini, erkeğin bir eş olarak müvekkiline karşı vazifelerini yerine getirmediğini, bir eş gibi görmediğini, müvekkiline harçlık vermediğini, müvekkilinin ihtiyaçlarını müvekkilinin babasının yardımcı olduğunu, erkeğin annesinin etkisi altında hareket ettiğini, erkeğin annesinin kadına ve oğluna üç harflilerin musallat olduğunu, kadının ailesinin evinde büyü ve cin olduğunu iddia ederek müvekkilini ailesinin evine göndermediğini, müvekkilini bu nedenle Konya'ya götürerek muska yaptırdığını, kadının ailesinin de aynı hocaya gidip muska yaptırmalarını isteyerek müvekkiline aşırı derecede mutsuz ettiğini, taraflar bağımsız eve çıktıkları bu dönemde erkeğin ev ile hiç ilgilenmediğini, evin ihtiyaçlarını karşılamadığını, bu dönemde müvekkilini darp ettiğini, erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, bu nedenle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, ortak çocuk lehine aylık 1.000,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, müvekkili lehine 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL tazminata hükmedilmesini, tazminatların yasal faizi ile bilikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının dava dilekçesindeki iddiaları hukuki dayanaktan yoksun ve soyut iddialar olup gerçeği yansıtmadığını, tarafların 26.08.2018 tarihinde evlendiklerini, ortak bir çocuklarının bulunduğunu, müvekkilinin Van’da Jandarma Uzman Erbaş olarak çalıştığını, talihsiz bir kaza nedeniyle işine ara verdiğini, şuanda A101 marketinde çalıştığını, Müvekkilinin Van’daki mesleğine ara verilmesi nedeniyle Ereğli’ye geldiğini, Ereğli’de müvekkilinin babasının kendileri için aldığı eve oturduklarını, taraflar arasında he evlilikte yaşanan ufak tefek sorunlar yaşandığını, davacı-karşı davalının aile içinde yaşanan her şeyi eşiyle konuşmak yerine kendi annesiyle ve yakınlarıyla konuşmayı seçtiğini, davacı-karşı davalı kadının annesinin ve çevrenin etkisinde kalarak eşini küçük düşürdüğünü, hakaretvari sözler söylediğini, müvekkilinin erkeklik onuru incittiğini, müvekkiline destek olmadığını, bir eş olarak yükümlülüklerini yerine getirmediğini, evi terk ettiğini, müvekkilini ihmal ettiğini, davacı-karşı davalı kadının kusurlu olduğunu, bu nedenle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesini, müvekkili lehine 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların 26.08.2018 tarihinde evlendikleri, bu evlilikten müşterek bir çocuklarının olduğu, tarafların evlenedikten sonra önce Van iline yerleştikleri, davalı karşı davacı kocanın askeriye de görev yaptığı, yaşanan bir olay nedeniyle bir süre tutuklu kaldığı akabinde ihraç edildiği, tarafların Ereğli'ye taşındıkları, davalı karşı davacı kocanın ailesi ile birlikte yaşamaya başladıkları, davalı kocanın bir süre işsiz kaldığı daha sonra A101 de çalışmaya bağladığı, davalı karşı davacı kocanın anne ve babasının evliliklerine müdahale ettiği davalı karşı davacı kocanın da bu duruma ses çıkartmadığı, davacı karşı davalı kadına müdahale ettikleri, akrabaları ile görüşmesine bile izin vermedikleri, görüşmelerinin kayın valide kayın peder izni ile olduğu, evliliğin başından beri davalı kocanın maaaşının ciddi bir kısmını kendi ailesine verdiği eşinin ve çocuğunun ihtiyaçlarını karşlılamakta yetersiz kaldığı, bu hususta eşinin rızasını dahi almadığı, ayrı eve çıktıtan sonra da davalının ailesinin müdahalesi devam ettiği, yaklaşık 1 ay kadar ayrı evde kalan tarafların evine hafta da bir kaç kez geldikleri, davalı kocanın her tartışmayı anne babasına haber verdiği onlarında davacı karşı davalı kadının ailesine haber verdikleri, davacı karşı davalı kadının ziyaret/ kafa dinleme amaçlı olarak babasının evine bir kaç günlüğüne gittiği, buradayken en son yapmış olduğu durum paylaşımına annesi ve davalı kocanın aşırı tepki gösterdiği, annesinin yanlışlıkla yapılan arama da gelinini istemediğini söylediği, gıyabında hakaret ettiği, davalı karşı davacı kocanın da bu durum karşısında sessiz kaldığı, annesini onayladığı görülmüş olup, evlilik birlikteliğinin sona ermesinde, ailesinin evlilik birlikteliğine makulün çok üzerinde maddî manevî müdahalesine sessiz kalan, annesinin eşine hakaretine sessiz kalan davalı karşı davacı kocanın evlilik birlikteliğinin sona ermesinde tam kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın kabulüne, davalı karşı davacı kadına yönelik iddiaların davalı karşı davacı tarafça ispatlanamamış olması nedeniyle karşı davanın reddine, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile şahsi ilişki tesisine, çocuk için 400,00 TL tedbir, 500,00 TL iştirak nafakasına, kadın için dava tarihinden 23.12.2021 tarihine kadar 400,00 TL bu tarihten itibaren 600,00 TL tedbir- yoksulluk nafakasına, kadın için yasal faiziyle birlikte 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı- davacı erkek vekili kusur değerlendirmesini, tedbir- iştirak- yoksulluk nafakası, maddî- manevî tazminat miktarını, tazminat taleplerinin reddini istinaf etmiştir.
2.Davacı-davalı kadın vekili; kusur belirlemesi, tazminat ve nafakalar yönünden istinaf etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesince erkeğe verilen kusurun yerinde olduğu, erkeğin ayrıca tanık ...'in beyanı ile kadını sürekli aşağılayıp hakaret ettiği, tanıklar ... ve ...'in beyanı ile ailesiyle birlikte muska yapılmak üzere kadının hocaya götürdükleri yönüyle kusurlu bulunduğu, kadının ise kusurunun ispatlanamadığı nafakaların ve tazminatların miktarının az olduğu gerekçesi ile erkeğin istinaf taleplerinin esastan reddine, kadının istinaf taleplerinin kısmen kabulü ile kadın lehine 1.000,00 iştirak nafakasına, 1.000,00 yoksulluk nafakasına, 35.000,00 TL maddî, 35.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; maddî ve manevî tazminat yönlerinden temyiz talebinde bulunulmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakası, tazminatlar, kadının kabul edilen davası, erkeğin davasının reddi, kusur belirlemesi yönlerinden temyiz talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, asıl davanın kabulünün karşı davanın reddinin hakkaniyete uygun olup olmadığı, nafaka ve tazminatlar ile kusur belirlemesi noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı maddesi ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’nun 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü, 175 inci maddeleri; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.