Logo

2. Hukuk Dairesi2024/7 E. 2024/7589 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, maddi ve manevi tazminat, nafaka ve çocukla kişisel ilişki konularında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanabilir hukuk kuralları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/538 E., 2023/1537 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Lüleburgaz Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/45 E., 2021/94 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların severek ve isteyerek evlendiklerini, ancak davalının evlilikleri süresince hiçbir zaman evli bir erkek gibi davranmadığını, sürekli olarak kendisini bekar ve özgür bir erkek gibi hissettiğini, aile olma bilincini ve sorumluluğunu asla almak istemeyen davalının bilhassa alkol kullanımı içiciliğini aşınca taraflar arasındaki tartışmaların da ana kaynağı olduğunu, alkol aldığında ise davalının saldırgan bir tutum içrisine girdiğini ve müvekkiline şiddet uyguladığını, davalının sadakatsiz davrandığınıni müvekkilinin hayatına kast edereki pek kötü muamelelerde bulunduğunun ve onur kırıcı hareketler sergilediğinin veya evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının kabulü ile buna sebep davalının kusuru olduğunun kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuk ...'nun velâyetinin dava süresince tedbiren ve dava bitiminde de olmak üzere davacı anne ...'na verilmesine, ortak çocuk ...'nun velâyetinin dava süresince tedbiren ve dava bitiminde de olmak üzere davacı anne ...'na verilmesine, ortak çocuk ... ve davacı müvekkili için dava süresince tedbiren ve dava bitiminde de olmak üzere ortak çocuk için aylık 1.500,00 TL iştirak nafakası ile davacı müvekkilinin için de aylık 2.000,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesi ile bu miktarların her yıl üfe oranında arttırılmasına, davacı müvekkili lehine 80.000,00 TL maddî ve 120.000,00 TL manevî tazminata dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin evliliğin ilk gününden beri evlilik birliğinin üzerine yüklediği yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getirdiğini, hatta davalının eşini adeta bir lüks ve sefa içinde yaşattığını, tarafların uzun yıllar süren dostluk, arkadaşlık ve duygusal birliktelikten sonra severek ve isteyerek evlendiklerini, müvekkilinin her zaman eşine, evine ve ailesine değer vererek sahip çıktığını, davacı eşin ise müvekkili ve müvekkilinin ailesi de ne yapsa bir türlü memnun olmadığını, müvekkili hakkında, kendisine ağır hakaretler ettiği vs gibi ispatlayamayacağı asılsız beyanlarda bulunduğunu, kendi yazdığı senaryoları oynadığını, anlatılanların aksine her zaman kendilerine destek olan ve sahip çıkan müvekkilinin ailesine dahi birçok kez saygısızlık ettiğini, davacı tarafından açılmış bulunan haksız ve yasal dayanaktan yoksun davada boşanma talebinin kabulü ile, ortak çocuğun velâyetinin davacı annede bırakılmasına ve baba ile yatılı olacak şekilde kişisel ilişki tesisine, kusurlu yanın davacı olması nedeniyle maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, davacının nafaka taleplerinin reddine, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin davacı kadına birçok farklı hareketlerle duygusal şiddet, ekonomik şiddet, sosyal içiciliğin ötesinde sürekli alkol tüketilmek suretiyle karma şiddet ve birden fazla kez fiziksel şiddet uyguladığı, davacı kadının ise de kıskanç tavırlar sergileyerek davalıya karşı duygusal şiddet uyguladığı sabit görülerek; davalının ağır kusurlu, davacının ise az kusurlu olduğu kanaatine varılmış ve davacının davası kabul edilerek, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, terditli davanın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 161 inci ve 162 nci maddeleri yönünden reddine, ortak çocuğun velâyetinin davacı anneye verilmesine, baba ile yatısız kişisel ilişki kurulmasına aylık 500,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşmesinden sonra iştirak nafakası olarak devamına, davacının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın lehine 5.000,00 TL maddî, 7.500,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacının istinaf başvurusu; kusur tespitine, TMK 162 nci maddesine dayalı boşanma davasının reddedilmiş olmasına, davacı yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarına, davacı yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmemiş olmasına, ortak çocuk ile davalı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin süresine yöneliktir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının kişisel ilişki, iştirak nafakası ile maddî ve manevî tazminatın miktarı konusundaki istinaf talebinin kabulüne, diğer istinaf taleplerinin reddine, çocuk ile baba arasında yatılı olacak şekilde kişisel ilişki tesisine, kadın lehine 50.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminata, ortak çocuk lehine aylık 1.250,00 TL iştirak nafakasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1-Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; maddî manevî tazminat yönlerinden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

2- Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; kişisel ilişki, tedbir nafakası, maddî ve manevî tazminat miktarları yönlerinden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık tazminat, nafaka, kişisel ilişki noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’nun 6 cı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174, 175, 327, 323 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.