"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SAYISI : 2024/7 D.İş
KARAR : Konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığı
Taraflar arasındaki korunma kararının kaldırılması davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kurum vekili dava dilekçesinde özetle; davalı çocuklar ... ve ...’in Tekirdağ Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 22.07.1991 tarihli, 1991/798 Esas, 1991/691 Karar kararı ile korunma altına alındığını, sonrasında çocukların annesi ...’in kurumlarına verdiği 14.01.1997 tarihli dilekçe ile çocukları yönünden verilen korunma kararının kaldırılmasını talep ettiğini ileri sürerek 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu’nun (2828 sayılı Kanun) 24 üncü maddesi gereğince davalarının kabulü ile korunma kararının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. MAHKEME KARARI
Tekirdağ 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 27.01.1997 tarih ve 1997/40 Esas, 1997/12 Karar sayılı kararı ile Tekirdağ Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 22.07.1991 tarihli, 1991/798 Esas, 1991/691 Karar sayılı kararı ile devlet bakım ve koruması altına alınan çocuğun ... tarafından yetiştirme yurdu müdürlüğüne yazılan 14.01.1997 tarihli dilekçesi, sosyal inceleme raporu ve ve tüm dosya kapsamına göre 18.11.1979 doğumlu ... ile 07.11.1981 doğumlu ... kardeşler hakkında verilmiş korunma kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 17.03.2016 tarih, 2016/3898 Esas, 2016/5250 Karar sayılı kararı ile 24.05.1983 tarihli ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu’nun (2828 sayılı Kanun) 22 nci maddesinde, korumaya muhtaç çocukların ergin oluncaya kadar bu Kanun hükümlerine göre kurumca kurulan sosyal hizmetler kuruluşlarında bakılıp yetiştirilmeleri hususundaki gerekli tedbir kararının yetkili ve görevli mahkemece alınacağı düzenlenmiş ancak maddede görevli mahkeme belirtilmediği, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun (5395 sayılı Kanun) 26 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında mahkemeler ve çocuk hakiminin bu Kanun ve diğer kanunlarda yer alan tedbir kararlarını almakla görevli olduğu, 2828 sayılı Kanun'un 24 üncü maddesinde düzenlenen koruma kararlarında da çocuk mahkemelerinin görevli olduğunun belirtildiği, 16.7.2007 tarihinde Tekirdağ’da çocuk mahkemesinin kurulduğu; kabule göre de; Koruma kararının kaldırılmasına ilişkin istek, koruma altında bulunan çocuğun hak ve menfaatleriyle de ilgili olduğu, bu nedenle davanın, hakkında koruma kararı alınmış olan çocuğa, çocuk ergin olmamış ise yasal temsilcisine (veli veya vasisine) yöneltilmesi, onların da göstereceği deliller varsa toplanıp, yasal çerçevede değerlendirilerek ulaşılacak sonuç uyarınca karar verilmesi gerektiği, Mahkemenin davacı kurumun başvurusu üzerinde evrak üzerinde yapılan inceleme ile karar verilmiş olmasının doğru olmadığı gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1.Tekirdağ 1 Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.01.1997 tarihli 1997/40 Esas 1997/12 Karar sayılı kararı ile bozmaya uyularak görevsizlik kararı verilmiştir.
2.Tekirdağ Çocuk Mahkemesinin ilk kararından ile “... Tekirdağ Sulh Hukuk Mahkemesinin 22.07.1991 tarihli 1991/798 esas 1991/691 karar sayılı kararı ile devlet bakım ve koruması altına alındığı, çocuğun bu karardan itibaren yetiştirme yurdunda kalmaya başladığı, çocuk hakkında düzenlenen 17.01.1997 tarihli sosyal inceleme raporuna istinaden Tekirdağ 1 Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.01.1997 tarihli 1997/40 esas 1997/12 karar sayılı kararı ile koruma kararının kaldırılarak çocuğun kurumdan ilişiğinin kesildiği, bu kararın Yargıtay 2.HD'nin 2016/3898-5250 E-K sayılı ilamı ile çocuk mahkemesi görevli olduğundan bahisle bozularak dosyanın mahkememize gönderildiği ve yargılamasının yapıldığı, her ne kadar anne ... tarafından 14.01.1997 tarihli dilekçe ile davalı ...'in kendisine verilmesine dair dilekçesine istinaden bu işlem yapıldığı belirtilmiş ise de; dosyadaki evraklar incelendiğinde davalının annesi ...'in durumun farkına vararak 06.11.1996 tarihli dilekçesi ile oğlunun yurtta kalmaya devam etmesini talep ettiği, tanık olarak beyanına başvurulduğunda kendisine gereken açıklama yapılmadan el yazısı ile yazılmış bir dilekçeyi kendisine imzalattıklarını, dilekçeyi okuyup içeriğini anladığında hemen altına bu isteğimden vazgeçiyorum yazarak imzaladığını, bu beyanın dosya arasında yer alan 06.11.1996 tarihli dilekçe ile ispatlandığı..." gerekçesi ile davanın reddine davalı ...'in 18 yaşını doldurana kadar fiilen devletin koruması altında olduğunun tespitine karar verilmiştir.
3. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
4. Dairemizin 11.05.2023 tarihli 2023/3069 Esas 2023/2359 Karar sayılı kararı ile davanın, 18.11.1979 doğumlu ... hakkında Tekirdağ Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 22.07.1991 tarihli, 1991/798 Esas, 1991/691 Karar sayılı kararı ile devlet bakım ve koruması altına alınması kararının kaldırılmasına yönelik olduğu, ...'in bu davada davalı konumunda olmasına karşın savunmaları arasında ergin olduğu tarihe kadar kurumda kaldığının tespitini de talep ettiği, davalının ayrıca açılmış bir tespit davası ya da karşı davası bulunmadığına göre davalının yargılamayı gerektirir dava niteliğindeki talebi hakkında hüküm kurulmasının doğru olmadığı, hakkındaki korunma kararı kaldırılması istenen ... 18.11.1979 doğumlu olup karar tarihinde ergin olduğundan, korunma kararının kaldırılmasına yönelik davanın konusunun kalmadığı, bu durumda mahkemece konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesi ile Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, hakkındaki korunma kararı kaldırılması istenen ... 18.11.1979 doğumlu olup karar tarihinde ergin olduğundan, korunma kararının kaldırılmasına yönelik davanın konusunun kalmadığı gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına, davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 17.000,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, yargılama giderlerinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kurum vekili; vekâlet ücreti ve yargılama gideri yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kurumun vekâlet ücreti ve yargılama giderinden sorumlu olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası. 6100 sayılı Kanun`un 323 üncü maddesinin birinci fıkrasının (ğ) bendi, 326 ncı maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
Yapılan araştırma ve toplanan delillerden; korunma kararı kaldırılması istenen ...`in annesi tarafından çocuğu yanına almak istemesi nedeni ile korunma kararının kaldırılmasını talep ettiğine dair kuruma dilekçe verildiği, kurum tarafından da bunun üzerine ... hakkında 1991 yılında verilen korunma kararının kaldırılmasını talep edildiği ve Mahkemece korunma kararının kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Dava tarihi itibari ile davacı kurum dava açmakta haklıdır. Bu nedenle Mahkemece korunma kararı kaldırılması istenen ... yararına davada kendisini vekil ile temsil ettirdiği gerekçesi ile vekâlet ücretine hükmedilmesi ve davacı kurum aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesi hatalı olup, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
01.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.