Logo

2. Hukuk Dairesi2024/806 E. 2024/8249 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin davacı kadına şiddet uygulaması, küfür etmesi ve maddi olarak ilgilenmemesi gibi hususların tanık beyanlarıyla ispatlanması ve kadına yüklenebilecek bir kusurun bulunmaması gözetilerek, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tamamen kusurlu olduğuna dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/996 E., 2023/1778 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Karacasu Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2019/160 E., 2021/21 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin, davalının müvekkiline yıllarca fiziksel şiddet uygulaması, hakaret etmesi, tehdit etmesi, her defasında aşağılayarak evden kovması, boşanacakları düşüncesiyle mal varlığını ablası ve eniştesinin üzerine yapması, ortak çocuklara şiddet uygulaması, çocukların depresyona girmesine sebep olması, müvekkiline hiç değer vermemesi, kumar oynaması, alkol alması, müvekkilini sürekli çalıştırıp eziyet etmesi, kız çocuğunu başlık parası için yaşlı biri ile evlendirmeye kalkması, müvekkiline ve evliliğe inanmaması nedeniyle sarsıldığını belirterek, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, 2005 doğumlu ortak çocuk ...'nin velâyetinin müvekkiline tevdii ile çocuk yararına aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin bu aşamaya gelmesinde, davacının ortak çocukları da yanına alıp hiçbir haklı sebep olmaksızın evi terk etmesi nedeniyle asıl kusurlu taraf olduğunu belirterek, davanın reddine, boşanmaya karar verilmesi halinde 2005 doğumlu ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline tevdii ile müvekkili yararına aylık 1.000,00 TL tedbir, aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakası ile faizi ile 75.000,00 TL maddî, 75.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dinlenen tanık beyanları ile davalı erkeğin davacı kadına şiddet uyguladığı, küfür ettiği, maddî olarak ilgilenmediğinin sabit olduğu, davacı kadına izafe edilebilecek bir kusur somut dosyada bulunmadığından yaşanan olaylar karşısında davacı kadın kusursuz davalı erkek ağır kusurlu kabul edilmiş, davanın kabulüne tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, çocuk ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk yararına takdir edilen aylık 200,00 TL tedbir nafakasının 30.01.2020 tarihine kadar davalıdan alınıp davacıya, bu tarihten sonra aynı miktar tedbir nafakasının davacıdan alınıp davalıya verilmesine, erkeğin maddî ve manevî tazminat talebi ile yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, kadın yararına 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminat ile aylık 200,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1-Davacı kadın vekili verilen kararı; kusur belirlemesi, tazminat ve kendi lehine hükmedilen nafaka miktarları yönünden istinaf etmiştir.

2-Davalı erkek vekili verilen kararı; kusur belirlemesi, boşanma hükmü ve kadın yararına verilen tazminat ve nafaka hükümleri yönünden istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, "...mahkemece erkek aleyhine belirlenen ve gerçekleşen " kadına fiziksel şiddet uyguladığı, küfür ettiği, maddî olarak ilgilenmediği" maddî vakıalarının davacının somut, birbirini teyit eden, samimi tanık beyanları ile ispat edildiği anlaşılmaktadır. Erkeğin bunların yanında "eşi, evi ve çocuklarıyla yeterince ilgilenmediği, kadını birden fazla evden kovduğu" davacı tanık beyanları ile ispat edildiği halde erkeğe kusur olarak yüklenmemesi doğru görülmemiştir. Buna rağmen kadına atfı mümkün hiç bir kusur ispat edilememiştir. Keza davalı tanık beyanlarının bir kısmının, geçimsizliği ispata elverişli olmadıkları, bir kısmının ise davalıdan duyumlara dayandığı anlaşılmaktadır. Kadının en son evi terk edip kızının yanına sığınması, bir daha eve dönmemesi, erkeğin de terke dayalı açtığı bir boşanma davasının bulunmaması karşısında, bu eylemin kadına kusur olarak yüklenmemesinde bir usulsüzlük görülmemiştir. Gerçekleşen bu durum karşısında, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tamamen kusurlu olduğuna ilişkin kusur belirlemesinde bir usulsüzlük görülmemiş ise de, davacı kadının; kusur gerekçesi, lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin kabulü gerekmiştir..." ile, kararın bunlara ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılmasına, kusur gerekçesinin yukarıdaki gerekçede açıklandığı şekilde düzeltilmesine, kaldırılan hükümler hakkında yeniden hüküm tesisine; kadın lehine 40.000,00 TL maddî tazminat, 40.000,00 TL manevî tazminat, 600,00 TL tedbir, 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, sair istinaf istemlerinin esastan reddine hükmedilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kabul edilen dava, kusur tespiti, yoksulluk nafakası tazminatlar yönlerinden temyiz talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık davanın kabulünün hakkaniyete uygun olup olmadığı, kusur tespiti, tazminatlar, nafaka noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’nun 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü, 175 inci maddeleri. 6098 sayılı Kanun'un 50 ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.