Logo

2. Hukuk Dairesi2024/849 E. 2024/1784 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, mahkemece yapılan protokolde yer alan aylık ödemenin yoksulluk nafakası olarak tavzih edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Tavzih talebinde bulunan tarafın dilekçesinin karşı tarafa tebliğ edilmesi ve usulüne uygun cevap süresi verilmesi gerekirken, bu işlemler yapılmadan yazılı şekilde tavzih kararı verilmesinin usule aykırı olması gözetilerek, temyiz edilen karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2014/799 E., 2014/761 K.

DAVA TARİHİ : 01.10.2014

KARAR : Dava kabul

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne, davalı kadın vekilinin talebi üzerine hükmün tavzihine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek dava dilekçesiyle davalı ile anlaşmalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın da boşanmayı kabul ettiğini beyan etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davanın kabulü ile "tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince boşanmalarına, taraflar arasında düzenlenen 25.09.2014 tarihli protokolün şahsi ilişkiyi düzenleyen 3. ve 3. maddelerinin çıkarılarak diğer hükümlerinin onaylanmasına ve bu protokol hükümleri gereğince:

a)Tarafların ortak çocukları anne ve babayla aynı yer ve hanede nüfusa kayıtlı bulunan 26.06.2009 doğumlu İpek Yaşa ve 16.08.2003 doğumlu İrem Yaşa 'nın velâyetlerinin anne Meral Yaşa 'ya verilmesine,

b)Her iki tarafın her türlü şahsi eşyalarının tümünü almaları ve eşya olarak başka alacağı olmadığını kabul etmeleri nedeniyle bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına,

c)Evlilik süresi içerisinde edinilmiş olan İstanbul Sancaktepe Yakacık mahallesindeki .... adına tapulu mülkün, davalı ... ...'ya bırakılmasına, banka kredisiyle alınan mülkün kredi taksitleri ve taksitleri bitene kadar olan her türlü vergileri ... tarafından ödenmesine,

d)İş bu protokol gereğince davalı eşe bırakılan gayrimenkulün ortak çocuklar 18 yaşına gelene kadar her iki tarafında muvafakati olmadan satılamamasına , ortak çocuklar 18 yaşına geldiğinde mülkiyetinin çocuklara devredilmesine, onun öncesinde tarafların ortak kararı ile satılması halinde evin bedeli çocukların adına açılacak hesapta muhafaza edilmesine,

e)Ortak çocukların her türlü okul masrafları ve taksitleri ... tarafından karşılanmasına,

f)Yaz aylarında Tolga Yaşanın ayarladığı tatil planının ki bu çocukların daha uzun tatil yapabilmeleri adına o anki maddi şartlara göre ... 'nın insiyatifinde genelde devremülk şeklinde 2 haftalık bir tatil olmasına ve ve 1 haftasını Meral Yaşa 'nın çocuklarla burada geçirebilmesine,

g)Davalı ... Yaşa ve ortak çocukların özel sağlık sigortası yıllık ödemelerinin ... tarafından karşılanmasına,

h-Davalı ... Yaşanın şu an çocuklarla birlikte oturduğu evin kira, aidat, elektrik, su, doğalgaz, telefon, internet giderleri ve mutfak masrafları ... tarafından ödenmesine,

ı) d . Maddesindeki giderler haricinde her ay nakit olarak 1500 TL (bin beş yüz türk lirası) Meral Yaşanın Yapı Kredi Bankası hesabına yatırılmasına, bu miktara her yıl enflasyon oranında (tefe -tüfe ortalaması oranında) artış yapılmasına,

i)...'nın Meral Yaşa'nın şahsi giderlerine de 1 ( bir) yıl süresince yardım etmesine,

j)Boşanma sebebiyle her iki tarafta birbirinden herhangi bir şekilde maddî ve manevî tazminat talepleri bulunmadığından bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına,

2-Ortak çocuklar ile babaları arasında her ayın 1. ve 3. Cumartesi günü sat 10:00'dan pazar günü saat 18:00 'e kadar, dini bayramların 2. Ve 3. Günü aynı saatler arasında, yarı yıl tatilinin ikinci haftası ve yaz aylarında bir ay (1-31 Ağustos) baba yanında kalacak şekilde şahsi ilişki tesisine, masrafların baba tarafından karşılanmasına,

3-Ortak çocukların üzerine kayıtlı mal varlığı veya mevduat hesabı bulunmadığından bu konu ile ilgili işlem yapılmasına ve karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir."

2.Davalı kadın vekili 19.12.2023 tarihli dilekçe ile hükmün 2. maddesinin (ı) bendinde d . maddesindeki giderler haricinde her ay nakit olarak 1.500,00 TL (bin beş yüz türk lirası) Meral Yaşa'nın Yapı Kredi Bankası hesabına yatırılmasına, bu miktara her yıl enflasyon oranında (tefe -tüfe ortalaması oranında) artış yapılmasına, şeklinde karar verildiği, söz konusu kararın yoksulluk nafakası niteliğinde olduğu ancak kararda yoksulluk nafakası olarak açıkca belirtilmediği için kararın icrasında tereddüt oluştuğunu iş bu nedenle mahkeme kararının tavzih edilmesine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, kararın tavzihine karar verilmiş, davalı vekilinin talebinin kabulü ile mahkemenin 05.12.2014 tarih ve 2014/799 Esas, 2014/761 Karar sayılı kararının 2 numaralı ara kararının (ı)bendinin " d . Maddesindeki giderler haricinde her ay nakit olarak 1.500,00 TL yoksulluk nafakasının (bin beş yüz türk lirası) Meral Yaşanın Yapı Kredi Bankası hesabına yatırılmasına, nafaka tutarına her yıl enflasyon oranında (tefe -tüfe ortalaması oranında) artış yapılmasına, " şeklinde tavzihine 20.12.2023 tarihinde karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı erkek vekili; Mahkemece davalının tavzih talepli dilekçesi davacı tarafa tebliğ edilmeksizin ve bahse konu aylık ödemenin yoksulluk nafakası olduğunu gösterir hiçbir beyan/delil olmamasına rağmen usul ve yasaya aykırı şekilde bu ödemenin yoksulluk nafakası olduğundan bahisle tavzih kararı verilmesi, tavzih ile sadece hükümdeki tereddütün ortadan kaldırılabileceği, hükümdeki haklar ve borçların tavzih ile genişletilip daraltılamayacağı veya değiştirilemeyeceği, hüküm değiştirilip genişletilerek davacının davalıya yoksulluk nafakası ödemesine karar verilmesinin hatalı olduğu, tarafların iradelerine uygun olarak bu protokol onaylandığı ve her iki taraf lehine de herhangi bir "nafaka"ya hükmedilmediği, İcra Hukuk Mahkemesi'nin dosyasına ibraz edilen banka kayıtları incelendiğinde görüleceği üzere davacı tarafından davalıya tek bir kez dahi olsa "nafaka" açıklamasıyla bir ödeme yapılmadığı ve davalının da bu ödemeleri hiçbir ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin ve itirazda bulunmaksızın kabul ettiği, başlı başına işbu husus dahi davacı müvekkilin davalıya "nafaka" ödeme yükümlülüğü bulunmadığının dolayısıyla da tavzih ile müvekkil aleyhine hükmedilen "yoksulluk nafakası"nın

usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; tavzih kararı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, Mahkemece kurulan tavzih hükmünün doğru olup olmadığı, usuli eksiklik olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ıncı maddeleri, 166 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası.

3. Değerlendirme

Tavzih, dilekçeye taraftarın sayısı kadar nüsha eklenmek suretiyle hükmü veren mahkemeden istenebilir. Dilekçenin bir nüshası, cevap süresi mahkemece belirlenerek karşı tarafa tebliğ edilir. Karşı tarafın cevabı da tavzih talebinde bulunan tarafa tebliğ olunur (6100 sayılı Kanun md. 306/1) ve 6100 sayılı Kanununun 306 ıncı maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca inceleme yapılarak, gerek görülürse iki taraf sözlü açıklamalarını yapabilmeleri için davet edilip tavzih hakkında bir karar verilmesi gerekir. Somut olayda davalının tavzih talebinde bulunması üzerine Mahkemece, tavzih isteyenin dilekçesi karşı tarafa tebliğ edilip gerekli usul işlemleri tamamlanmadan yazılı şekilde karar verilmesi usûl ve yasaya aykırı olup, tavzih kararının münhasıran bu sebepten bozulması gerekmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

14.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.